Türkiye’nin iç meselelerinde, özellikle de Kürt vatandaşlarımızla ilgili konularda, kavramlar ve olgular sıklıkla çarpıtılarak farklı bir algı yaratılmak isteniyor. Gerçekte ise "Kürt sorunu" olarak adlandırılan şey, kökü teröre ve ideolojik manipülasyonlara dayanan derin bir krizden başka bir şey değildir. Bu krizin iki ana unsuru vardır: PKK terörü ve Türk solu.

Kürtçe Tabelalar ve Keskozor :

Türkiye’nin dört bir yanında, esnaflar bir yandan ticaretlerini sürdürmeye çalışırken, diğer yandan çeşitli baskılarla karşı karşıya kalıyor. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde, Kürtçe tabela asmak isteyen esnaflar, PKK sempatizanları ve bunları destekleyen sol görüşlü grupların baskısıyla karşılaşıyor. Kürtçe tabelaların üzerine veya renklendirmesinde terör örgütlerinin bayraklarının renklerini kullanarak durumu manipüle ediyorlar. Esnafların diline, kültürüne ve ticaretine bu şekilde müdahale edilmesi, açık bir şekilde bir Kürt sorunu yaratma politikasıdır.

Gençlik ve Terörizmin Müzikal Yüzü:

Gençlerimiz, halaylar çekerek kültürel değerlerini yaşatmaya çalışırken, ne yazık ki bazı etkinliklerde arka planda terör örgütlerini öven şarkılar çalınıyor. Bu müzikleri çaldıranlar, terör örgütlerine sempati duyan ve bunları destekleyen sol görüşlü gruplardır. Bu gruplar, müzik aracılığıyla gençlerin zihnini zehirleyerek onları terörizme özendirmeye çalışmaktadır. Gençlerimizin temiz duyguları, terörün propagandasına alet edilmek isteniyor ve bu durum kabul edilemez.

Çocuklar ve Taraftar Maskesi Altındaki Terör:

Ebeveynler, çocuklarını güvenle spor etkinliklerine göndermek isterken, bazı kötü niyetli gruplar tarafından bu etkinlikler terör örgütlerine militan kazandırma faaliyetlerine dönüştürülmekte. Taraftar kisvesi altında çocukları dağa kaçıran, onları terörün kirli oyunlarına dahil etmeye çalışan gruplar, hem insanlık suçu işliyor hem de ülkenin geleceğini tehlikeye atıyor. Bu kirli oyunun aktörleri, terör örgütleri ve onlara çanak tutan sol görüşlü çevrelerdir.

Eğitimdeki İdeolojik Zehirlenme:

Eğitim sistemimiz, çocuklarımızın zihnini bilgi ve bilimle aydınlatmak yerine, sol ideolojilerle zehirleniyor. Okullar ve dershaneler, sosyalizm adı altında ideolojik propagandanın yapıldığı, körpe beyinlerin bulandırıldığı merkezler haline getirilmeye çalışılıyor. Bu durum, ülkenin genç neslinin geleceğini karartmakta ve onları yanlış yönlendirmektedir. Eğitim, ideolojik bir savaş alanı değil, bilim ve aklın rehberliğinde ilerlemenin yolu olmalıdır.

Gerçek Sorunlar ve Çözümler

Kürt sorunu diye bir şey yoktur; aslında sorun, Kürt halkının da maruz kaldığı PKK terörü ve Türk solunun zararlı ideolojik faaliyetleridir. Geçmişte darbeci zihniyetin hemen hemen her türlü etnik gruplarda açmış olduğu derin yaraların gerçekliği unutulmuyor evet ama bu durum günümüzde toplumu ayrıştırmakta ve çatışma ortamı yaratmaya çalışmaktan öte bir tutum değil. Asıl yapılması gereken, bu sorunları doğru bir şekilde tanımlamak ve etkili politikalarla çözüm üretmektir.

Türkiye, birlik ve beraberlik içerisinde, kardeşçe bir geleceği inşa edebilir. Ancak bu, terör ve ideolojik sapkınlıkla mücadele ederek, toplumun tüm kesimlerini kucaklayan politikalar geliştirmekle mümkün olacaktır. Terör ve ideolojik manipülasyonlara karşı durmalı, ülkenin huzur ve güvenliğini korumalıyız