Diyarbakır bu hafta sonu oldukça hareketli günler yaşadı. 

Siyasi arenada DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, CHP Gölge Genel Başkanı (!) Ekrem İmamoğlu ve yerel ölçekte Kızılay Diyarbakır Şubesi’nin seçimleri öne çıktı. 

Bu yoğun gündemde, Diyarbakır’ın kronikleşen sorunlarının konuşulup çözüm önerilerinin sunulduğu bir siyaset anlayışı görmek mümkün olmadı.

Siyasetin Sessizliği

Ekrem İmamoğlu, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak Diyarbakır’da bulunmasına rağmen, kentle ilgili herhangi bir mesaj vermedi. 

Kürt meselesine dair somut bir söylemi olmadığı gibi, Diyarbakır halkının sorunlarını da gündeme taşımadı. 

İmamoğlu, daha çok kendi seçmenine ve CHP kongre üyelerine mesaj vermekle yetindi.

 Türkiye’nin genel sorunlarına ve bunlara dair çözüm önerilerine dair de pek bir şey söylemedi.

Ali Babacan ise partisinin düzenlediği bir iftar programı kapsamında Diyarbakır’daydı. 

Onun da Diyarbakır’a dair söylemlerinden bir iz yoktu. 

Kente dair düşüncelerini veya projelerini açıklamaktan kaçındı. 

Diyarbakır’daki yerel ve bölgesel sorunlar, maalesef bu tür ziyaretlerde hep göz ardı ediliyor.

Kızılay Şubesi Seçimi ve Sosyal Yardımlaşma

Diyarbakır Kızılay Şubesi’nde başkanlık el değiştirdi. 

Başkan yardımcılığı görevini yürüten Ahmet Demirel, yeni başkan olarak seçilirken, eski başkan Mesut görevine veda etti.

 Ahmet Demirel’in, Diyarbakır Kızılay’ını daha ileriye taşıyıp taşıyamayacağı önümüzdeki süreçte belli olacak. 

Önemli olan, Kızılay’ın bir cemaatin ya da siyasi partinin arka bahçesi haline getirilmemesi gerektiğidir. 

Kızılay, tüm Türkiye vatandaşlarının yardımlarıyla ayakta duran bir kurumdur ve fakir fukaranın hakkının başkalarına peşkeş çekilmemesi gerekir.

Ramazan Sofraları ve Görünmeyen Fakirler

Ramazan ayı boyunca Diyarbakır’da zengin iftar sofraları kurulmaya devam ediyor. 

Bu sofralarda fakir ve yardıma muhtaç insanları göremiyoruz. 

Ekonomik krizle boğuşulan bu günlerde, hâlâ evine bir tas çorba götüremeyen insanlar var.

 Yardım yapılması gerektiğini sıkça dile getiriyoruz; iftar sofraları kurarken, bunların fotoğraf ve videolarının paylaşılmamasına özen göstermeliyiz.

 Yardımların reklam amaçlı değil, samimi bir iyilik duygusuyla yapılması gerekiyor.

Sonuç

Bu hafta sonu Diyarbakır, hareketli bir gündeme ev sahipliği yaptı; ancak ne yazık ki bu hareketlilik, kentin çözüm bekleyen sorunlarını konuşmaya yeterli olmadı.

 Diyarbakır’ın ekonomik, sosyal ve kültürel sorunlarını çözme iradesini gösteren bir siyasete ihtiyaç var.

 Siyasetçiler ve kurumlar, kentle daha fazla ilgilenmeli ve sadece kendilerini değil, halkı merkeze alan projeler üretmelidir. 

Özellikle Ramazan ayı gibi birleştirici dönemlerde, gerçek yardımlaşmayı ve dayanışmayı görebilmek dileğiyle...