Son yıllarda Türkiye siyasetinde yaşanan tıkanıklık, artık göz ardı edilemeyecek bir boyuta ulaşmış durumda. İktidarda olan AK Parti, bazı sorunları çözemediğini itiraf etmek zorunda kalıyor. Oysa siyaset, vatandaşın sorunlarını çözmek için var ve iktidarın, vatandaşa gelen sorunları ivedilikle çözmesi gerekiyor. 22 yıldır Türkiye'de iktidarda olan AK Parti'nin lideri Sayın Recep Tayyip Erdoğan, sanki iktidarda değil de muhalefetteymiş gibi şikayetlerde bulunarak, sorunlara çözüm bulamadıklarını dile getiriyor. Bu acziyet kabul edilemez. Halk, size yetki verdi ve bu halkın umudunu boşa çıkardınız. Türkiye, bir bocalama sürecine girmiş durumda ve bir kurtarıcı bekliyor. Bu kurtarıcı kim olabilir? Kim halka doğru düzgün davranır, halkı dikkate alır ve gelen şikayetlere cevap verirse gelecekte iktidar olabilir.

Sayın Cumhurbaşkanımız, demeçlerinde sürekli birilerine mesaj vermeye çalışıyor. Ancak unutulmaması gereken bir şey var: İktidarda sizsiniz. Vatandaşı ihmal eden kimse, gereğini yapmak da size düşer. Eğer bunu başaramazsanız, halk gelecek seçimde sandıkta gerekeni yapacaktır. Kamu kurumları adeta bazı derneklerin ve tarikatların arka bahçesi olmuş durumda. Bu kabul edilemez. Türkiye bir adalet devletidir ve bütün vatandaşların kamu hizmetlerinden eşit olarak faydalanması gerekmektedir. Bürokrasi, vesayeti eline almış ve insanları mağdur eden bir yapıya bürünmüş durumda. Bu bürokrasiyi bu hale getiren sizin iktidarınız ve vekillerinizdir. Bu utanç verici durumu düzeltmek de sizin sorumluluğunuzdadır.

Vatandaşlarla iç içe değilsiniz. Vatandaş size ulaşmakta zorluk çekiyor. Daha önce vatandaş size kolaylıkla ulaşabiliyordu, şimdi ise bu imkân yok. Etrafınızdaki çemberi kırmanız gerekiyor. "Vatandaşı mağdur etmeyin" diyorsunuz ama vatandaş her gün mağdur oluyor. Devlet ve millet arasında bir duvar örülmüş durumda. Devletin başı sizsiniz ve bu duvarı örenleri ortaya çıkarıp gerekeni yapmalısınız. Aksi takdirde, sandıkta AK Parti'nin işi zor olacaktır.

Ülkenin dört bir yanında adalet arayışında olan, mağdur edilen, sesi duyulmayan vatandaşlar var. Türkiye'de adalet sisteminin çökmesi, ekonomik krizlerin üst üste gelmesi, işsizliğin artması, eğitim ve sağlık sistemlerindeki aksaklıklar, toplumsal huzursuzlukları körüklüyor. Halk, sizin ve vekillerinizin bu sorunlara gözlerinizi kapattığını düşünüyor. Bu büyük bir hata. İktidarın, halkın sorunlarına çözüm üretmek yerine, kendi çıkarlarını ve iktidarını koruma peşinde koşması, kaçınılmaz bir çöküşe sürükler.

Özetle, Türkiye'de siyaset tıkanmış durumda ve AK Parti'nin halkla olan bağı kopmuş gibi görünüyor. Bu durumu düzeltecek olan, halkın şikayetlerine kulak veren ve sorunları çözen bir lider olacaktır. Halk, gelecekte kendisine gerçekten hizmet edecek bir lideri seçecektir. Eğer bu sorumsuzluk devam ederse, AK Parti'nin geleceği karanlıktır ve bu halk, sandıkta gereken cevabı verecektir. İktidarın bu uyarıları dikkate alması ve derhal harekete geçmesi gerekmektedir. Aksi takdirde tarih, bu dönemi, AK Parti'nin ve Erdoğan'ın düşüşü olarak yazacaktır.