Gazetemizde köşe yazarlarımız, dönüşümlü olarak yazıyor, köşelerinde.
Kimi dönem dönem kimi haftalık.
Sanal ortamın farklılığı, gazetelerin okuyucu sayısını azaltsa da site üzerinde okur sayımız haberlerimiz ve manşelerimizle köşe yazarlarımızla hatırı sayılır rakamlara ulaşıyor, kuşkusuz.
Gazetelerde " Hiç mi güzel haber yok?" diyen çıkıyor, arada bir.
" Elbette var." Olmaz olur mu?
Saatler süren bir güzel haber verelim, size.
Şehir Hayat ve Guguk Kuşu
"Bakın, kuşlar, istediği gibi kanat çırpıyor, havada.
Bakmayın şehirde kanatlıların yaşam alanı kalmadı.
Kuşları belgesellerde çocuklar seyrediyor:
- Aaaa bu serçe kuşu, bu akbaba.
Sadece insan, rahatça yaşamıyor, şehirde.
Hayat anlamlı ve güzeldir, şehirden uzaklaştıkça.
Bir köyün yakınında insan eli değmemiş bir akarsu ve çevresi.
Ne iki katlı tatil evleri var ne bungalolar...
Su tertemiz ve yemyeşil etraf.
Ağaç dallarında cıvıltılar, rengahenk kuşlar.
Şehirde su, çeşmeden içilmez oldu, Dicle Nehri'nde balıklar oksijensizlikten ölür, bir karış boya varmadan.
Şehirde semtlerde parklar vardır, çoğu alanı beton ve taş.
Ağaçlar vardır, çam cinsinden.
Bilir misiniz guguk kuşu yumurtasını başka kuşun yuvasına yapar.
Serçe olsun diğer kuşlar olsun, fark etmez, yumurtayı.
Yumurtadan erken çıkan guguk kuşu yavrusu, ilk iş olarak tüm gücüyle diğer yumurtaları yuvadan dışarı atar, yuva kendisine kalır.
Serçe ya da diğer kuşlar, besler durur, yavrusu bildikleri guguk kuşunu.
Anne ve baba kuş, hazır yemek kuryelerine dönüşür, beslemek icin, guguk kuşunu.
Guguk kuşu, kendisini besleyen kuşların beş katı ağırlığına ulaşsa da uçuncaya kadar, el-bebek, gül-bebek muamelesi görür.
Çam ağaçları da parklarda, bahçelerde, ormanlıklarda bu guguk kuşları gibidir, başka bitkinin ya da ağacın kolaylıkla yetişmesine engeldir.
Şehirlerdeki Farklılık
Şehirde hayat çok farklıdır, düne göre.
Değişim, gelişim, dönüşüm gibi kelimelerle ifadler, sadece sözde, konuşmada kalır.
Şehirlere bakıldığında insanın medeniyetle bağı güçlenmesi gerekirken, öyle olmssı esasken, şehir ve medeniyet arasında bağ kuramayan şehirde yaşayanlar, şehrin tarifini dile getirirken neden bahseder?
Mutfakla lavabo arasında med-cezir için mi, yaratılmış, insan?
Şehirler arasında yemek kapışmaları var, kavgalara varan.
Yarın bir şehirden şehir sevdalıları çıkıp, yeni yemekler icad ederek, patentini alarak, şehirlerinin cografî işaret sayısını artırmakla iftihar edebilir:
- Baklalı Ayran Çorbası
- Sumaklı Biberiyeli Mevsim Salatası
-Yeşil Naneli Nar Ekşili Prasa
Şehirler, önceleri varlık sahibi, ticaret ehli âilelerin ikametgâhı idi.
Köyde, ilçede üretilenin paraya çevrilip ihtiyaç maddelerinin kalem kalem tüccardan, hanlardan karşılandığı şehirde bu gün, ne köyden ne ilçeden gelen yok.
Şehirlerin İşgali
Üretimin azaldığı, tüketimin kamçılandığı şehirde ne terzi kaldı ne lokanta ne manav ne kasap ne de bakkalla fırın.
Batılının Kızılderili Ülkesi'ni işgaline benzer bir durum: Alış-Veriş Merkezlerine Hücûm!..
Altına hücûm edenler, cam esyalarla takas yapardı, önce. Ateş suyu ile Kızılderilileri kandırır, barış çubuğu ile hak ihlâllerini ört-bas eder, işi rayına koyardı.
Şehirde yardımlaşma ve merhamet insan kalbinden sökülüp atıldı.
Çok kazan ve çok tüket!..
Sen üretme, biz ayağına getiririz, zahmet etmeyin.
Paranız yoksa bankaların kredi kartlarıyla ihtiyacınızı karşılayın.
Ne kadar çok harcarsanız, size bankanın para yerine geçen puanlarını kazanırsınız.
Kazanan kim, kaybeden kim, şehirde.
Şehre göçen beraberinde hiç bir eşyasını esaslı getirmedi, çanak-tabak-kaşık-tencere-tas yenilendi. Hazırdan somyaların yerini kanepeler aldı, sonrası hazır ergonomik yataklar. Yünden yataklar, yorganlar, yastıklar, minderler ulu orta sokak başına bırakıldı, çoğunlukla.
Sünger döşeği güzel bulan, hazır yatakları beğenmez oldu.."
Uzayıp giden bir sohbetten kısa bölüm, aldığımız.
Şehir mi değişti insan mı?
Sohbetin Sonu
"Köyĺü, şehirden tavuk, yumurta, ekmek, sebze alır hale gelmişse" diyor, Gazetemiz Köşe Yazarı Mehmet Ali Abakay, " Şehirlinin ayranı hazır halde alması garipsenemez, akşam yemeği için hazır yemek siparişi eleştirilemez."
Bankaların kredi kartına bindirdikleri faizin, verilmeyen kredi kartı borcunun faizinin fazizinin faizi ile katlanarak guguk kuşu gibi anormal gelişimi, serçe kuşu gibi çelimsiz-mini minacık kuş hükmünde olan bankalara göbeğinden bağlı olanları gittikçe evinden, işinden, eşinden ediyor.
"Farklılık olsun " dedik, bu gün ve ileriki haftalarda gazetemiz köşe yazarlarıyla görüşme notlarımızı, yazılarındaki tespitleri öztleyerek vereceğiz.
Guguk kuşlarının tabiatındaki hilekârlık, samimî ve merhamet yüklü minacık kalpli serçe kuşlarını tuzağa düşürür, her zaman.
Gazetemiz Yazarı Sayın Mehmet Ali Abakay ile bir sohbetin özetinin özeti bu kadar.
Onlarca kitaba, bir çok makale ve araştırmaya imza atmış yazarımız, köşesinde şehir kapsamlı yazılarla çalışmalarına yer vemektedir.
Her hafta bir köşe yazarımızdan bahsederek, kendisinın kıymetli çalışmalarından bahsedeceğiz.
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort