escort konya
Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
ÇETE SARMALI ve TEDBİRLER
Tarih: 21-10-2024 00:03:00 Güncelleme: 21-10-2024 00:03:00


 


Türkiye bugün, devletin kılcal damarlarına kadar sızmış ve siyasetten aldığı güçle halkın üzerinde tahakküm kuran çetelerin cirit attığı bir ülke haline gelmiştir. 

Bu çeteler, yeni peyda olmuş yapılar değil; kökleri derinlere, hatta devletin ve siyasetin içine kadar uzanır. Hatırlayın, Susurluk kazası ile gün yüzüne çıkan karanlık ilişkiler ağını… 

O dönemde bile siyasetin içine sızmış çetelerin varlığı konuşuluyordu, ancak devlet mücadele ediyor ve bu yapılarla başa çıkabiliyordu. 

Bugün ise her köşede, her makamda bir çete, bir çıkar şebekesi mevcut.

 Devletin Zafiyeti: İktidarla Kol Kola Girmiş Çeteler 

Artık her bakanın, her valiliğin ve hatta her belediyenin bir çetesi olduğu bir dönemdeyiz. İktidarın gücünden beslenen ve siyasetçilerin arkasına sığınarak faaliyetlerini sürdüren bu çeteler, adeta dokunulmazlık kazanmış durumda. 

Halkın gözünde ise devletin otoritesi yerle bir olmuş, adaletin kılıcı körelmiştir. 

Yasa dışı faaliyetlerde bulunan bu çeteler, yalnızca kendi çıkarlarını korumakla kalmıyor; aynı zamanda devleti tehdit ediyor, halkın can ve mal güvenliğini hiçe sayıyor.

 Bu yozlaşmış yapıların, halkı sindirerek, korkutarak veya susturarak adeta bir paralel güç gibi hareket etmelerine izin verilmesi kabul edilemez.

Diyarbakır’da bile çeteler, siyasetin ve bürokrasinin içine sızarak güç devşirmiş durumda.

 Geçmişte, Diyanet’in dahi içine kadar giren çetelerin, müftüyü tehdit ederek tayin istemek zorunda bıraktığını hatırlamak bile, bu durumun ne kadar vahim olduğunu gösteriyor.

 Bugün bir siyasi partinin önde gelen isimleriyle fotoğraf çektiren veya iktidarın gücünü arkasına alarak halka ve devlet kurumlarına meydan okuyan çeteler, adeta ülkeyi kendi çıkarlarına göre şekillendirmeye çalışıyor. 

Eskiden böylesi bir rezaletten söz etmek mümkün değildi; devlet, bu tür yapılara göz açtırmaz, onları bertaraf ederdi. 

Şimdi durum tam tersine dönmüş durumda.

 Adaletin Çöküşü: Cezalar Neden Caydırıcı Değil? 

Çetelerin bu denli pervasızca hareket edebilmelerinin ardında, adalet sisteminin zayıflığı yatmaktadır. 

Cezalar caydırıcı olmaktan çok uzak; adeta suçlulara “rahat olun, arkanızda biz varız” mesajı veriyor. 

Bu çarpık düzenin sürdürülmesine katkı sağlayanlar sadece çeteler değil, aynı zamanda adalet mekanizmasının işlevsiz hale gelmesine göz yuman siyasetçiler ve bürokratlar da var.

 Hukukun üstünlüğünü savunmakla yükümlü olan yargı mensupları, ya baskı altında ya da görevlerini yapmaktan alıkonulmuş durumda.

 Adaleti sağlamak için mücadele etmesi gereken savcılar ve hâkimler, çetelerin etkisi altındaki siyasilerin karşısında çaresiz kalabiliyor.

Devletin içindeki bu çürümüş yapıları temizlemek için öncelikle hukuk sisteminin kökten bir reforma tabi tutulması gerekiyor. 

Savcıların ve hâkimlerin, hiçbir baskı altında kalmadan görevlerini yapabilmeleri sağlanmalı ve çetelerle mücadelede tam bir bağımsızlık tanınmalıdır. 

Bugün sokaktaki vatandaş, bir çete mensubunun adını duyduğunda bile şikâyette bulunmaktan korkuyorsa, bu durum devletin ve adaletin ne kadar zayıf hale geldiğinin açık bir göstergesidir.

 Çetelerle Mücadelede Kararlılık Şart: Halkın Güvenliği Tehlikede 

Türkiye, çetelerin devletin içinde ve dışında cirit attığı bir ülke olmaktan çıkmalıdır. 

Bu tür yapılarla mücadele etmek için sadece yasaları çıkarmak yeterli değildir; aynı zamanda bu yasaların uygulanmasını sağlamak ve caydırıcı cezalarla çetelerin kökünü kazımak gerekir.

 Her çetenin arkasında bir siyasi güç, bir bakan veya bir bürokrat varsa, bu durum hukuk devletinin temellerini dinamitlemek demektir. 

Devletin bütün kurumlarıyla çetelerle savaşması, hukuk sistemini bağımsız ve güçlü kılması, halkın güvenliği ve ülkenin geleceği için elzemdir.

Bugün bu çeteler, yalnızca devletin otoritesini sarsmakla kalmıyor, aynı zamanda halkın günlük yaşamını da zehirliyor. 

Her köşede, her sektörde, her mahallede adeta bir paralel güç gibi hareket eden bu yapılar, devletin elini kolunu bağlamış durumda. 


Türkiye’nin dört bir yanına yayılmış bu suç şebekeleriyle mücadelede etkin adımlar atılmadığı sürece, çeteler ve onların destekçileri halkı sindirmeye ve devleti kendi çıkarlarına göre yönlendirmeye devam edecektir.

 Son Söz: Çetelerin Kökü Kazınmalı, Adaletin Kılıcı Yeniden Keskinleşmeli 

Türkiye’de çetelerle mücadele yalnızca adaletin sınavı değil, aynı zamanda devletin varlık sebebinin de bir sınavıdır.

 Halkın devlete olan güvenini yeniden kazanmak için çetelerin devletin içindeki uzantıları temizlenmeli, caydırıcı cezalarla hukukun üstünlüğü yeniden tesis edilmelidir.

 Adaletin kılıcı, suçluların başında yeniden sallanmalı ve çeteler tarihin karanlık sayfalarına gömülmelidir.

 Artık bu ülkenin çetelerle anılmasına son vermek, devletin ve halkın el ele vererek bu çürümüş yapıları tarihe gömmesiyle mümkün olacaktır.



Bu yazı 3363 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI