Yerel seçimlerde ülke çapında ya da kısmen seçim bölgelerinde ittifakla hazırlıklarını yapan partiler, seçim kurullarına listesini teslim etti.

Seçime kırk gün kaldı. Biz bu yazıyı yazarken.

Kırk gün sonra -cek ve -cak ile konuşan, projelerle şehirleri-ilçeleri  düzlüğe çıkaracağını iddia edenler, sessizliğe bürünecek.

Nihayetinde her belediyenin bir başkanı olur.

Diyarbakır'da bu gün hangi parti, kimi aday göstermişse konuşulacak.

Herkes, etrafına kazanacakları gözüyle bakıyor.

Özellikle ilçelerde blok oylar, seçimlerde kazanacak partiyi belirleyecek.

Seçimler, şaka gibi bir tarihte belli olacak: 1 Nisan.

Nisanın birinde kim başkan kim başkan olmayacak belli.

Bu kırk günün kırkında televizyonlarda görüş belirtenler olacak.

Bilboardlar-reklâm panoları boş durmayacak.

Gazeteler, kendisine yakın parti haberleriyle dolu olacak.

Caddelere ve kavşaklara asılacak pankartlarla adayların gülümseyen yüzlerini görme mecburiyetinde kalacaksınız.

Encümen adayları harıl harıl çalışacak.

Mahalle muhtarları, semt pazarlarında yumurtacıdan balıkçıya, baharatçıdan sebzeciye kadar posterlerini asacak.

Mahalle kahvelerinde aynı camekânlarda belki dayı-yeğen fotoğrafları.

Diyarbakır'da kimi mahalle sokaklarında insan elinin ulaşmadığı yükseklikte bina cephelerinde halen mahalle muhtarınızın afişlerini görebilirsiniz.

Belediye mi encümen mi?

Diyarbakır'da ve çevresinde muhtarlık seçimlerin en gözdesi.

Masrafsız ve zahmetsiz.

Mahalleye yetecek kadar afiş ve oy için pusula.

Yalnız çoğu muhtar, sandıktaki pusulalarını daha önce dağıtır, bunu ihmâl etmez.

Belediyeler mi?

Tek kazananı var.

Büyüksehir dahil 18 kişi.

Mahalle muhtarlığı öyle mi?

Şunun şurasında en çok muhtarlar kazanacak.

Kazasız ve belasız bir seçim olsun.