Pazartesi günü Diyarbakır’da yeni eğitim-öğretim yılı başlıyor.

Diyarbakır Valiliği, okulların açılmasına günler kala ilgili tüm kurumlarla birlikte toplantılar yaparak hazırlıklarını gözden geçirdi.

Toplantıda, eğitimdeki eksiklikler masaya yatırıldı, ancak şu an için görünürde ciddi bir eksiklik olmadığı belirtiliyor.

Fakat deneyimler gösteriyor ki eksiklikler genellikle okul açıldıktan sonra ortaya çıkıyor.

Eğitimdeki fiziki ve akademik eksiklikler kadar önemli bir diğer konu da okullardaki kantinlerin durumu.

 Özellikle kantinlerde satılan ürünlerin denetlenmesi, öğrenci sağlığı açısından büyük önem taşıyor.

Ancak bu noktada daha dikkat çekici bir konu var: boykot mallarının kantinlerde satılıp satılmadığı.

Özellikle Diyarbakır Valiliği, İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Dicle Üniversitesi Rektörlüğü, boykot edilen ürünlerin okullarda ve üniversite kantinlerinde satışının yapılıp yapılmadığını yakından takip etmeli.

STK’lar Denetim Yapmalı

Sivil toplum kuruluşları da bu konuda harekete geçmeli. Diyarbakır’daki tüm okul kantinlerini ziyaret ederek, boykot mallarının satışının engellenmesi için denetimlerde bulunmaları büyük önem taşıyor.

Okul kantinleri, sadece öğrencilerin değil, aynı zamanda toplumun da birer aynasıdır.

Burada satılan her ürün, bir tercih ve bir duruşun ifadesidir.

Dolayısıyla boykot mallarının satışı, hem öğrenciler hem de veliler tarafından dikkatle izlenmelidir.

Özellikle Dicle Üniversitesi’nde sendika yetkililerinin ve sendika başkanının bu konudaki tutumu sorgulanıyor.

Şu anki yönetim sessizliğini korurken, üniversitenin kantinlerinde boykot mallarının satılmaması için tedbirlerin alındığı ifade ediliyor.

Ancak bu önlemlerin ne kadar etkili olduğu, sendika ve üniversite yönetiminin bu konuda ne kadar hassas davrandığı ise belirsizliğini koruyor.

 Bugüne kadar sendika yetkililerinin kantinlerde denetim yaptığına dair bir girişim gözlemlenmedi. Sendika temsilcileri sadece poz vermek için sahaya inmekle yetinirken, kantinlerdeki boykot malları konusu ihmal ediliyor.

Yeni Rektörün Sorumluluğu Büyük

Dicle Üniversitesi’nin yeni rektörüne bu konuda büyük bir sorumluluk düşüyor.

Üniversite sınırları içerisindeki kantinlerde boykot malları satılmaya devam ediyorsa, bu ürünleri satan kantin sahipleri önce uyarılmalı, gerektiğinde cezai işlemler uygulanmalı ve en son çare olarak kantinlerin kapatılmasına kadar gidilmelidir.

 Rektörlük, bu konuda tavizsiz bir tutum sergileyerek, hem öğrencilerin hem de üniversitenin duruşunu korumalıdır. Boykot mallarının satılmasına göz yummak, üniversitenin toplumsal sorumluluğuna da aykırıdır.

Valilik ve Milli Eğitim Müdürlüğü Harekete Geçmeli

Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Diyarbakır Valiliği de bu süreçte aktif bir rol oynamalıdır.

 Okullar açılmadan önce, özellikle pazartesi günü tüm okul kantinlerini denetleyerek boykot mallarının satışı konusunda gereken uyarıları yapmalıdırlar.

 Okullardaki kantinler, yalnızca birer ticaret alanı değil, aynı zamanda eğitimin bir parçasıdır ve burada satılan ürünler öğrencilerin sağlığını doğrudan etkiler. Bu nedenle denetimlerin sıkı bir şekilde yapılması ve gerekirse sert önlemler alınması gerekmektedir.

Sendikalar Neden Sessiz?

Özellikle Eğitim Bir-Sen 2 No’lu Şube’nin bu konuda neden sessiz kaldığı da merak konusu.

Boykot mallarına karşı ses çıkarmayan sendika yetkililerinin, konuyla ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmeleri ve açıklamalarda bulunmaları beklenmektedir.

Eğitim camiasının bu konuda birlik içinde hareket etmesi, toplumun da bu tür ürünlere karşı bilinçlenmesine katkı sağlayacaktır.

Toplumsal Sorumluluğun Farkında Olmalıyız

Boykot mallarının satışı sadece ticari bir mesele değil, aynı zamanda toplumsal bir duruştur. Okullarda ve üniversitelerde boykot edilen ürünlerin satışına izin vermek, bu duruşun zayıflamasına sebep olur.

 Bu nedenle her kurumun ve bireyin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi, hem eğitimin kalitesini hem de toplumsal bilinci yükseltecektir.

Okul kantinlerinin denetiminde, valilikten milli eğitime, üniversiteden sendikalara kadar herkesin elini taşın altına koyması gerekmektedir.

Diyarbakır’da eğitim başlarken, bu hassas konuda gereken adımların atılması ve öğrencilerin, boykot mallarından uzak sağlıklı bir eğitim ortamında bulunması en büyük temennimizdir.