Günümüzde siyasetçi için vaz geçilmezdir, inançlar.

Liberal için aynıdır.

İnanmadığı halde ateisti, inançsızı bundan nemalanır.

Baktığınızda inanç karşıtı olanlar, inançlı görünür.

Sömüren bunu iyi kullanır.

Bundan inancını öğrenmekten uzak tutulanlar, daima zarar görür.

Bu ülkede bir futbol takımına bağlılık kadar inançla bağ kuvvetli olsaydı, İnanç Coğrafyamızda fırtınalar kopar, bir sürü izm ortadan kalkardı.

Üç kâğıtçıdan tutun on maske takan binbir suratlara varıncaya kadar...

Kendisi camide parası bankada faizde yatana kadar.

Kendisi Hacc'a giden için ibadet bir görev, yaşama  ve ticaret kapitalizm ölçüsü.

Şeytanın ve ardıllarının işi ne?

Onlar boş durur mu?

Adeta komünizmin yüz yıl göz açtırmadığı Moskova'da müftü kadar bilgili olanımız var.

Âdeta USA Patentli Şarkiyatçılar denli demokratlarımız var.

Onlar Incille Tevratla Zeburla söze  başlar, biz dinle devleti karıştırmadığımız için farklı telden çalarız.

Konu nereden olursa olsun, Diyanet'e gelir.

Yahu, o sadece bir başkanlık, bakanlık bile değil.

Din adamlarına önemli görevler düşmekte. 

Kafası bozulan duvara işer ve Diyanet diye saydırır.

Diyanet mi yoksa İslâm mı, hedef alınan.

Diyanete görev yapan diyanet başkanınından alt kademeye kadar İslam dini doğru bir şekilde millete anlatmayınca...

Tamam da nasıl anlatsın? 

Faiz haram, bankalar kurban kesme için faizli kredi veriyor...

Allahın bize verdiği krediden bankanın kredisi daha ilgi çekici.

Zina deseniz, rıza esaslı suç olmaktan çıktı. 

Gıybeti zararlarını biri siyasetçilere anlatsa yalan söyleyen SIYÂSETÇİ oranı %50 azalır.

İslam Ekonomisi uygulansa fakir ortada kalmaz, insanı kemiğindeki iliğe dek sömüren emperyalizm/ beşeŕî sistemler çöker...

 Hayatı güzel yaşamanın reçetesini hazırlayanı incitmez mi, inancını yaşamayanlar? 

Kur'an,  yaşanmak içindir.

Kur 'an, güzel sesli hafızları yarıştırmak değildir.

Okuduğunu anlamayan, size ne söyler?

Okuduğunuzu anlamıyorsanız ne mana taşır, yıllarınızı vermişliğiniz? 

Okunanın ne olduğunu herkes kendi dilinden okuyamaz mı, kitaplardan?

Ölülere okunmak için değildir, bu kitap!..

Yaşayanlara seslenen kitap, ölülere okunuyorsa yaşayana fayda sağlar mı?

Faydalanmayan suçunu ifade etmez.

Asar, kimsenin eli yetişmesin, yükseğe.

Dokunmak günah mı?

Okunanda ne geçer?

Her şey devletin camilerde görevlendirdiği görevlilerden bekleniyor.

Ondandır, bir yanlış oldu mu, isyana kalkanlar, görevliyi suçluyor.

Kişi, kırk sene görevli arkasında kıldığı namazı, bir başkasının önünde kıldıramaz mı?

Okuduğun sürelerin manasını bilmemen önünde engel mi var?

Evini, arabanı krediyle alıp, evinin içini bu parayla donatıp içeceğinin ve yiyeceğin dahil, giydiğine kadar ne varsa karşılarsan suç kimde?

Faize karşı sistemi sorguladın mı?

Haramdan uzak durdun mu?

Gıybetten kaçındın mı?

Emirleri ve yasakları öğrendin mi?

Allah, yarattığı kuluna zulmeder mi?

Hangi anne ve baba çocuğu için olumsuz düşünür?

İman ettiğin kitabı okudun mu?

Peygamberin nasıl yaşadı, bildin mi?

Lüks ve şatafat içinde yaşarken fakirlerle ihtiyaç sahiplerinin farkına vardın mı?

Allah, imann ettiğin kitabında ne söyler?

Terazide ölçüyü, vicdanda adil olmayı sağladın mı?

Sadece dünya hayatı mı, arzuladığın?

Sorgu ve sual faslını düşündün mü?

Diyanet görevlilerinin kimisi canla başla çalışırken diğerlerine sözümüz:

- Tebliğde bulunurken belirttiklerinize siz de uyuyor musunuz?

Kimse söylediğiyle yaşadığı örtüşmüyorsa, hangi sıfatla ifadelenir?

Aynı kıbleye yöneliyoruz...

Aynı anda el açıyoruz, duada...

Kimden ne ister, dururuz? 

Kendimizden başlayarak, " Bismillah!.."