Vatandaş haklı olarak belediyelerin yaptığı hizmetlerin ve harcadığı paraların takipçisi olma hakkına sahip.

Belediyeler,  vatandaşın ortak malıdır.

Koltukta oturanın görevi, iş ve işleyiş sorumluluğudur.

Belediye imkânlarını başkan istediği gibi kullanamaz ve yasa dışında hareket edemez.

Diyarbakır’da yerel seçimler yaklaşırken Belediyelerde savurganlık had safhada görülüyor.

Diyarbakır'da bulunan tüm belediyeleri birilerinin uyarması gerekiyor.

Basın olarak biz, kendi üstümüze düşeni yapmaktayız,  gereken uyarıları yapıyoruz.

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi , DİSKİ ve DEDAŞ  6 şubat  depreminde tüm ikazlara rağmen Dicle Üniversitesi yolunda  bir çadır kent kurdu.

Burada olup bitenleri biz sadece açıklamadık.

Taraflı davranmadık da doğru olanı ifade ettik.

Olup bitenleri geçenleri siyasi parti temsilcilerine sorduk.

Çoğu kimseden  bir cevap gelmedi

Kur'anın deyimi ile bizi idare eden kör, sağır, konuşamıyorlar.

Diyarbakır'da bulunan vatandaşlar orada kalan insanlar nereye yerleşti?

DEDAŞ  oraya bir sürü elektirik direği çekti.

Kablolar  döşendi.

Onların hepsi hurdaya mı  gitti?

 Orada kurulan çadırları AFAD ne yaptı?

 Onlar da hurdacılara mı gitti?

Orada bulunan direkler  orada mı?

Onlar ne olacak?

Hurdaya mı yoksa bir depoda mı alı konulacak?

Vatandaş, " Belediyelere tasarruf tedbir gelmemiş. "diyor .

Kent kurmuşlardı, orda bulunan malzemeler  depolara mı konuldu?

Yoksa birilerine el altından mı verildi?

İnsanlar akın akın paralar toplayıp çadırlar konteynerler aldı.

Birbirinin yarasına merhem olmak için çaba harcadı.

Kardeş belediyeler destek sundu.

Okullar açıldı.

Sağlık ocağı kuruldu.

Bu sorular cevap