Esen, hem anneleriyle cezaevinde büyüyen çocukların hem de annelerinden kilometrelerce uzakta büyümek zorunda kalan çocukların yaşadığı zorluklara dikkat çekti.
“Bazı çocuklar anneleriyle parmaklıklar ardında büyüyor, bazıları annelerinden ayrı düşüyor. Her iki durumda da çocuklar cezalandırılıyor. Ceza, suçu işleyene ait olmalı; çocuklara değil.”
Esen, ziyareti sırasında kadınların cezaevindeki koşulları, sosyal destek imkanlarını ve çocukların gelişimsel ihtiyaçlarını yerinde gözlemledi. Görüşmede annelerin rehabilitasyon süreçlerine erişimi, çocukların eğitim hakkı ve psikososyal destek mekanizmalarının durumu gündeme geldi.
“Kadınların cezalarını hakkaniyetle çekmeleri kadar, ceza sonrası hayata uyumlanmalarını kolaylaştıracak sosyal politikalar da önemlidir. Aksi halde cezalar bitse de toplumsal dışlanma devam eder.”
Cezaevi memurlarının özlük hakları yeniden düzenlenmeli
Esen, özellikle çocuklu mahkum kadınlar için ayrı bir sosyal destek mekanizması oluşturulması gerektiğini vurgulayarak, mesleklenmelerinin de desteklenmesi için Adalet Bakanlığı, Aile Bakanlığı ve MEB ortak çalışma yürütmeli dedi.
Esen ayrıca cezaevi memurlarının özlük hakları konusundaki eksikliklerin de giderilmesi için gerekli çalışmaları yapacaklarını belirtti.
“Her çocuk, nerede doğarsa doğsun, aynı geleceği hak eder. Bizim görevimiz, o geleceği inşa edecek adaleti kurmaktır.”
Ziyaretin ardından Elif Esen, teşkilat üyeleriyle ,KEFEK projesi kapsamında Diyarbakırin sivil toplum temsilcileriyle de bir araya gelerek cezaevindeki çocukların sosyal hizmetlere erişimini artıracak öneriler üzerine istişarelerde bulundu.