Vedat Kardaş

Diyarbakır Su ve Kanalizasyon İdaresi (DİSKİ) Genel Müdürlüğü; kent genelinde kanalizasyon sistemlerinin sağlıklı, güvenli ve sürdürülebilir biçimde işlemesini sağlamak amacıyla bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor. Son dönemde artan kanal tıkanıklıkları ve taşkınlara ilişkin yapılan teknik incelemelerde, tuvaletlere atılan ıslak mendillerin altyapı sistemlerinde ciddi hasarlara yol açtığı tespit edildi.

Islak mendiller kanalizasyon sistemlerinde tıkanıklığa neden oluyor

Kanalizasyon Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan değerlendirmelerde, ıslak mendillerin suda çözünmeyen lifli yapıları nedeniyle boru hatlarında ilerleyerek birikim oluşturduğu belirlendi. Bu birikimlerin zamanla yağ ve diğer atıklarla birleşerek tıkanıklıklara ve taşkın risklerine yol açtığı ifade edildi.

Kanal İşletme Şube Müdürü Serhan Can, kanalizasyon sistemlerinde yaşanan arızaların yalnızca teknik bir sorun olmadığını; çevre sağlığını, kamusal yaşamı ve yurttaşların eşit hizmet alma hakkını doğrudan etkilediğini vurguladı. Özellikle yağışlı dönemlerde yaşanan tıkanıklıkların, kent genelinde taşkın risklerini artırabildiğini ifade etti.

“Tuvalete atılabilir” ibaresi teknik gerçeklikle örtüşmeyebiliyor

Serhan Can, bazı ürünlerin ambalajlarında yer alan “Tuvalete atılabilir.” veya “Suda çözünebilir.” ifadelerinin yanıltıcı olabildiğine dikkat çekerek, ıslak mendillerin çözünmeden kanalizasyon hatlarında ilerleyerek pompa arızalarına, rögar taşmalarına ve çevresel kirliliğe neden olabildiğini vurguladı.

Can; kanalizasyon altyapısının lifli, çözünmeyen veya doğada uzun sürede parçalanan ürünleri kaldırabilecek şekilde tasarlanmadığını belirtti. Bu tür atıkların altyapı üzerinde baskı oluşturduğu ve kamu kaynaklarıyla yürütülen bakım-onarım çalışmalarını artırdığına dikkat çekti.

Can, altyapının korunmasına katkı sunan yurttaşlara teşekkür ederek şöyle konuştu:

“Kanalizasyon sistemlerinin sağlıklı işlemesi, günlük yaşamda yapılan bilinçli tercihlerle doğrudan bağlantılıdır. Bu konuda duyarlı davranan tüm yurttaşlarımıza teşekkür ediyorum. Henüz bu riskin farkında olmayan yurttaşlarımızdan da aynı özeni göstermelerini rica ediyoruz. Altyapı, hepimizin ortak emeği ve ortak hakkıdır; onu birlikte koruyabiliriz.”