Yasin Güler - Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde görev yapan 22 bin eğitim çalışanını kapsayan promosyon ihalesi, dün yapılan oturumla sonuçlandı. Ancak süreç, hem beklentilerin hem de ülke genelindeki uygulamaların gerisinde kalması nedeniyle büyük tepki topladı. Eğitim çalışanları, ihale sonuçlarını “hayal kırıklığı” olarak nitelendirirken, sendika temsilcileri ihale sürecinin şeffaf olmadığını ve çalışanların hakkının zedelendiğini dile getirdi.

İhale Başladı, Devlet Bankaları Hemen Çekildi

İhalenin başlangıcında masada devlet bankaları da yer aldı. Ancak şaşırtıcı şekilde, bu bankalar kısa sürede yarıştan çekildi. Bu ani çekilme, hem eğitim çalışanları hem de sendikalar tarafından “rekabetin bilinçli bir şekilde ortadan kaldırıldığı” şeklinde yorumlandı. Çalışanlar daha yüksek tekliflerin geleceğini umarken, ihalenin başından itibaren tablo tekelleşmeye doğru evrildi.

Özel Bankanın Şaibeli Hamlesi

Kalan tek özel banka, ilk etapta agresif bir şekilde teklif artırarak çalışanlarda umut yarattı. Ancak kritik bir anda kısa bir mola talep eden banka, dönüşünde şok bir kararla ihaleden çekildiğini açıkladı. Bu ani geri adım, salondaki tüm dengeleri bozdu.

Eğitim çalışanları ve sendika temsilcileri, bu manevrayı “ihale sürecinin güvenilirliğini zedeleyen, şaibeli bir hamle” olarak değerlendirdi. İhalenin sonunda tek bir bankanın verdiği kişi başı 75 bin 100 TL’lik teklif kabul edildi.

Beklentiler ve Gerçek Arasındaki Fark

Oysa Diyarbakır’daki 22 bin eğitim çalışanı için beklenti çok daha yüksekti. Çalışanların ortak kanaati, kişi başına en az 100 bin TL seviyesinde bir promosyon anlaşmasının çıkacağı yönündeydi. Çünkü Türkiye’nin farklı illerinde son aylarda yapılan benzer ihalelerde bu rakamlar hem aşıldı hem de çok daha avantajlı anlaşmalar imzalandı.

Ancak Diyarbakır’da ortaya çıkan rakam, yalnızca beklentilerin değil, ülke ortalamasının da gerisinde kaldı. Eğitimciler, “22 bin kişilik bir kitlenin emeği, böylesine düşük bir rakamla yok sayıldı” diyerek tepkilerini dile getirdi.

Ümit Kurt: “Alın Terimiz Pazarlık Konusu Yapılamaz”

Konuyla ilgili açıklama yapan Teç-Sen Diyarbakır İl Başkanı Ümit Kurt, ihale sürecini sert sözlerle eleştirdi. Kurt, eğitim çalışanlarının hakkının birkaç bankanın insafına bırakılamayacağını vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:

“Promosyon anlaşmaları, eğitim çalışanlarının alın terinin karşılığıdır. On binlerce çalışanın hakkı, birkaç bankanın tekeline terk edilemez. Diyarbakır’daki bu ihale, şeffaflıktan uzak, güven vermeyen ve beklentileri boşa çıkaran bir tablo ortaya koymuştur. Ya daha adil ve rekabetçi bir ihale süreci işletilmeli ya da mevcut ihale iptal edilmelidir. Eğitim çalışanlarının hakkı, şaibeli ihale süreçlerinde pazarlık konusu yapılamaz.”

“Diyarbakır Eğitimcisi Türkiye’nin Gerisinde Bırakılamaz”

Kurt ayrıca Diyarbakır’ın ülke genelinde yürütülen promosyon süreçlerinde geride bırakılmasına izin vermeyeceklerini söyledi:
“Bizler Türkiye’nin en zor şartlarında görev yapan eğitimcileriz. Sınıflarda, köylerde, şehir merkezlerinde geleceği inşa ediyoruz. Hakkımızı kimseye yedirmeyeceğiz. Bankaların oyunu, masa başı planlar ya da şaibeli ihaleler, Diyarbakır’daki eğitim çalışanlarının iradesini yok sayamaz. Diyarbakır eğitimcisi, Türkiye’nin diğer illerinde elde edilen kazanımlardan geri kalmayacak. Biz hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz.”

Eğitim Çalışanları Birlik Çağrısı Yapıyor

22 bin eğitim çalışanını doğrudan ilgilendiren bu kritik süreçte, öğretmenlerden hizmetlilere, memurlardan idari personele kadar herkesin gözü yeniden açılması beklenen ihalede. Çalışanlar, hak ettikleri rakamın masaya gelmesi için birlik çağrısı yaparken, sendikalar da bu sürecin takipçisi olacaklarını ifade ediyor.

Sonuç: Bir Banka Anlaşması Değil, Bir Mücadele Konusu

Diyarbakır’daki promosyon ihalesi yalnızca rakamlardan ibaret değil. Bu süreç, eğitim çalışanlarının emeğinin, alın terinin ve onurunun masaya sürüldüğü bir dönüm noktası olarak görülüyor. Sendikalar, bu ihalenin mevcut haliyle kabul edilmeyeceğini ve eğitim çalışanlarının hakkı için yeni bir mücadele sürecinin başlatılacağını net bir şekilde ortaya koyuyor.