|
Tweet |
Batman İl Müftüsü Ahmet Durmuş, yılbaşı kutlamaları, çam ağacı süsleme ve Batı kültürüne ait bazı uygulamaların İslam inancı ve Müslüman örf ve adetleriyle bağdaşmadığını ifade etti.
Durmuş, Hazreti Peygamber'in (sallallahu aleyhi ve sellem) bu konudaki uyarılarına dikkat çekerek, Müslümanların kendi değerlerine sahip çıkması gerektiğini vurguladı.
Yılbaşı vesilesiyle yapılan kutlamaların yalnızca kültürel bir etkinlik olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çeken Müftü Durmuş, bu tür adetlerin inanç temelli bir arka planının bulunduğunu ifade ederek, özellikle ailelerin ve ebeveynlerin çocuklarını bu uygulamalardan uzak tutacak alternatifler üretmesinin önemine değindi.
Üç ayların başlaması dolayısıyla da değerlendirmelerde bulunan Durmuş, bu dönemin Müslümanlar için muhasebe, tövbe ve manevi yenilenme fırsatı olduğunu dile getirdi.
Ahmet Durmuş
"İslam dışı örf ve adetleri taklit etmek, dinimizde yeri yok"
Durmuş, Hazreti Peygamber’in batının yani Yahudi ve Hristiyanların örf ve adetlerini taklit etmeye dair uyarı içeren hadislerine dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:
"Hazreti Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellemin) Batı'nın yani Yahudi ve Hristiyanların örf ve adetlerini taklit etmeye dair bizlere son derece uyarıcı ve dikkat etmemiz gereken bir hadisini, yılbaşı kutlamaları ve çam ağacı süslemek gibi bazı batıl inanışların Müslüman bir ülkede uygulanması noktasında Müslümanlara bir uyarı vazifesi olarak paylaşmak istiyorum. Hazreti Peygamber (Sallallahu aleyhi ve sellem) bir hadisi şerifinde şöyle buyurmuştur: 'Kim kendini başka bir kavme benzetirse, yani Müslümanlar dışında kendini başka bir kavme benzetirse, o da onlardandır."
"Âlimlerimiz bu konuda çok net uyarılarda bulunmuştur"
Söz konusu hadisin anlamına değinen Müftü Durmuş, bu uyarının Müslümanlar için son derece açık olduğunu belirterek şöyle konuştu:
"Bu hadis çok açık ve net bir şekilde Yahudilerin ve Hristiyanların örf ve adetlerini taklit etme, onların yaptıklarını yapma ve onlara benzeme noktasında bizleri son derece dikkat çekici bir şekilde uyarmaktadır. Hatta alimlerimiz, kafirlere has bir hal, hareket ve kıyafet içerisinde olmanın kişiyi dinden çıkarabileceğini ifade etmişlerdir. Bunun için bu hususlara son derece dikkat etmemiz gerekir."
"Müslüman olarak kendi örf ve adetlerimizle yetinmeliyiz"
Yılbaşı kutlamaları ve bu kapsamda yapılan bazı uygulamaların Müslüman kimliğiyle örtüşmediğini vurgulayan Durmuş, "Bizim İslami örf ve adetlerimiz dışındaki Yahudi ve Hristiyanların yaptıklarını yapmamamız, onları taklit etmememiz ve onlar gibi yaşamamamız noktasında Hazreti Peygamber'in bizlere net bir tavrı vardır. Hele hele haçlı ve siyonistlerin bu kadar zulmü altında kardeşlerimiz soykırıma uğrarken, bir Müslümanın onların örf ve adetlerini, yılbaşı kutlamalarını ve yılbaşına özel hindi kesimini taklit etmesini doğru bulmuyorum. Biz Müslüman olarak kendi örf ve adetlerimizle yetinmeliyiz." dedi.
"Aşure orucu örneği bize ölçüyü gösteriyor"
Hazreti Peygamber’in Yahudilerle benzememe konusundaki hassasiyetine örnek veren Durmuş, şu hadisi hatırlattı:
"Mesela Hazreti Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Medine'ye geldiğinde Yahudilerin bir gün oruç tuttuğunu görür. 'Bu ne orucudur?' diye sorar. Onlar da 'Bugün Allah, Musa'yı ve kavmini denizden geçirerek Firavun'un zulmünden kurtarmıştır. Biz de bu sebeple oruç tutuyoruz' derler. Bunun üzerine Hazreti Peygamber, 'Biz Musa Peygamber’e sizden daha yakınız' buyurmuş ve o aşure orucunu tutmuştur. Ancak, Yahudiler sadece aşure günü tutarken, Peygamberimiz ümmetine 'Onlara benzemeyin. Siz dokuzuncu günü de onuncu günü de oruç tutun" diye uyarmıştır."
"Yeni yılı muhasebe ve tövbe vesilesi kılmalıyız"
Üç ayların başlamasına da değinen Müftü Durmuş, Müslümanların bu dönemi bir muhasebe fırsatı olarak değerlendirmesi gerektiğini ifade etti.
Durmuş, "Mübarek üç ayların milletimize, memleketimize ve bütün İslam beldelerine hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum. Bütün Batmanlı hemşehrilerimizi sevgi, saygı ve muhabbetle selamlıyorum. Bir Müslüman için çocuklarına sahip çıkmak, onları bu örf ve adetlerden uzaklaştırmak için alternatif şeyler yapmak önemlidir. Bir yıl geçti, bunun muhasebesini yapalım. Bir yıl daha ömrümüzden geçti, bizi mezara biraz daha yaklaştırdı, Allah'a hesap vermeye bir yıl daha yaklaştık."
"Akıllı insan nefsini hesaba çekendir"
Hazreti Peygamber'in bir hadisini daha hatırlatan Durmuş, "Hazreti Peygamber şöyle buyurmuştur: 'Akıllı insan, kendi nefsini hesaba çeken ve ölüm sonrası için hazırlık yapan kimsedir. Ahmak ise Allah'ın rahmetine güvenerek emirlerini takmayan, yasaklarından kaçınmayan ve heva-hevesinin peşinde koşandır.' İşte bizler de bu yeni yılı bir fırsat bilip muhasebemizi yapmalı, üzerimizde kul hakkı varsa sahiplerine iade etmeli, helallik dilemeli, yeni yıla tövbe ve istiğfar ederek, geçmiş günahlarımızdan pişmanlık duyarak girmeliyiz. Böyle davranmak daha doğru ve isabetli olacaktır." şeklinde konuştu.