![]() |
Tweet |
“Hem çalışan hem halk mağdur; görevden almalar ve keyfi uygulamalar sağlık sistemini felce uğratıyor”
Genç Sağlık Sendikası Diyarbakır İl Başkanı Ahmet Böçkün, son günlerde Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü’nde yaşanan gelişmeler, bölge sağlık sisteminin yapısal sorunları ve sağlık çalışanlarının yaşadığı mağduriyetlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Böçkün, Güneydoğu Güncel Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Zeki Özer’i ziyaretinde, hem sağlık çalışanlarının hem de bölge halkının yaşadığı sıkıntıları tüm yönleriyle değerlendirdi.
“Sağlıkta güçlü kadrolar var ama sistem tıkanmış durumda”
Böçkün, Diyarbakır’ın sağlık alanında hem potansiyel hem de ciddi zorluklar barındırdığını belirterek, “İlimiz sağlık kurumları bölgeye hitap eden, ileri düzey sağlık hizmeti sunan güçlü yapılardır. Ancak bu güç, personel eksikliği ve randevulardaki aşırı yoğunluk nedeniyle sürdürülebilir olmaktan uzaklaşmaktadır. Sağlık kurumlarımız, bir yandan bölge halkına umut ışığı olurken, diğer yandan sistemin yükü altında ezilmektedir” dedi.
Sağlık Çalışanlarının Feryadı: “Mutsuzuz, tükeniyoruz!”
İl Başkanı Böçkün, sağlık çalışanlarının yaşadığı sorunlara dikkat çekerek şunları söyledi:
“Bugün sahadaki sağlık çalışanlarının genel ruh hali mutsuzluk ve yorgunluktur. Personel sayısındaki yetersizlik, çalışma düzeninde adaletsizlik, bazı kurumlarda liyakatten uzak atamalar ve keyfi uygulamalar çalışanların moralini tamamen bitirmiştir. Mobbing ve psikolojik baskı yaygın hale gelmiştir. Özellikle torpille görevlendirilen kişilerin avantajlı konuma geçmesi, emeğiyle çalışan diğer sağlık personelinde kırgınlık yaratmaktadır.”
Böçkün, bazı kurumlarda nöbet sayısının insan sınırlarını zorladığını, personelin neredeyse günaşırı nöbet tuttuğunu, bunun da hem fiziksel hem psikolojik tükenmişliğe neden olduğunu söyledi.
“Yoğun nöbet düzeni ve bitmek bilmeyen iş yükü, çalışanların aile yaşamını, özel hayatını, hatta ruh sağlığını doğrudan etkilemektedir. Birçok çalışan ailesini göremez hale gelmiştir. Sağlıkta fedakârlık var ama bu, adaletsizliğe ve keyfiliğe dönüşmemelidir.”
“Bölge halkı randevu bulamıyor, hastanede yatak yok”
Böçkün, halkın da en az sağlık personeli kadar mağdur olduğunu vurguladı:
“Bölge halkı hastanelerde randevu bulamıyor, yatış bekleyen hastalar yer yokluğundan geri çevriliyor. Özellikle acil servislerde aşırı yoğunluk yaşanıyor. Bu durum sağlık hizmeti kalitesini düşürürken, çalışanların stresini de artırıyor. Hem personel hem halk mağdur durumda.”
Böçkün, 2026 yılı için planlanan şehir hastanesi projesi ve Dicle Üniversitesi’nde yapılacak yeni hastane yatırımlarının umut verici olduğunu ancak bazı endişelerin de bulunduğunu söyledi.
“İl Sağlık Müdürünün geçmişte yaptığı açıklamalarda, Dağkapı Çocuk Hastalıkları Hastanesi ve Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’nin şehir hastanesine taşınacağı belirtilmişti. Bu durum yeni bir kapasite artışı değil, mevcut hastanelerin fiziki taşınması anlamına geliyor. Dolayısıyla hasta yükü yine aynı düzeyde kalacak. İkinci şehir hastanesi projesinin ise ne zaman hayata geçeceği hâlâ belirsiz.”
“Ücretli muayene sistemi adaletsizlik yaratıyor”
Böçkün, randevu sistemi (MHRS) üzerinden yaşanan yoğunluğun halkı MDÖ sistemine, yani ücretli muayeneye yönelttiğini belirterek bu uygulamayı sert dille eleştirdi:
“Vatandaşlar, randevu bulamayınca mecburen ücretli muayeneye gitmek zorunda kalıyor. Bu durum, maddi durumu iyi olmayan halkı doğrudan mağdur ediyor. Parası olan hızla hizmet alıyor, olmayan bekliyor. Bu sistem sosyal adalete aykırıdır. Devlet hastanesinde vatandaşın cebinden para çıkmamalıdır.”
İl Sağlık Müdürlüğü’nde Kriz Derinleşiyor: “Görevden almalar soru işaretiyle dolu”
Böçkün, son günlerde İl Sağlık Müdürlüğü’nde yaşanan görevden alma olaylarının da kamuoyunda ciddi rahatsızlık yarattığını söyledi.
İl Sağlık Müdürü Uzman Dr. Emre Asiltürk’ün göreve geldiğinde yöneticilerle tanışma ve inceleme süreci başlattığını, ardından kendi ekibini kurduğunu belirten Böçkün, şunları söyledi:
“Yeni kurulan bu ekibin içerisindeki bazı yöneticilerin kısa süre sonra görevden alınması kamuoyunda şaşkınlık yarattı. Bu kişiler neden görevden alındı? Performans eksikliği mi, soruşturma mı, yoksa keyfi bir karar mı söz konusu? Eğer ortada bir yanlış varsa, neden kamuoyuna açıklanmıyor? Eğer bir yanlış yoksa, hangi gerekçeyle görevden alındılar?”
Böçkün, ayrıca ihale süreçleriyle ilgili sosyal medyada yer alan iddialara da değinerek, bu konuların açıklığa kavuşturulması gerektiğini ifade etti:
“İhale süreçlerinde dile getirilen iddialar kamuoyunda yankı uyandırmıştır. Bu iddiaların doğruluğu ya da yanlışlığı, şeffaf bir biçimde ortaya konulmalıdır. Yeni görevlendirmeler sürecinde yapılacak en ufak hatalar hem sağlık çalışanlarının hem halkın mağduriyetine yol açacaktır. Bu nedenle alınacak önlemler ivedilikle hayata geçirilmelidir.”
“Sendika olarak çalışanların yanında olacağız”
Böçkün, açıklamasının sonunda sendika olarak sağlık çalışanlarının yanında olmaya devam edeceklerini vurguladı:
“Biz, camiamızın dertleriyle dertlenen, halkın huzuru ve refahı için mücadele eden bir anlayışla hareket ediyoruz. Sağlık çalışanlarının hakkını korumak, halkın daha adil bir sağlık hizmetine ulaşmasını sağlamak bizim önceliğimizdir. Sorunları dile getirmekten çekinmeyeceğiz. Çözüm için yapıcı bir şekilde mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Sonuç: Sağlıkta Sorunlar Derinleşiyor, Çözüm Beklentisi Artıyor
Genç Sağlık Sendikası İl Başkanı Ahmet Böçkün’ün açıklamaları, Diyarbakır’da sağlık alanında yaşanan yapısal krizleri bir kez daha gündeme taşıdı.
Personel yetersizliği, yönetim krizleri, adaletsiz uygulamalar ve randevu sistemindeki tıkanıklıklar, hem çalışanların hem vatandaşların günlük yaşamını doğrudan etkiliyor.
Bölgede planlanan sağlık yatırımları umut verse de mevcut sistemdeki tıkanıklıkların giderilmesi için acil, kapsamlı ve liyakate dayalı bir reform süreci beklentisi artarak devam ediyor.