Yasin Güler - Diyarbakır sağlık camiasında uzun süredir konuşulan istikrarsızlık, idari çekişmeler ve kamu kaynaklarının verimsiz kullanımı iddialarına son verecek adım, 15 Mayıs 2025 tarihinde atıldı. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, ilin sağlık yapısında köklü bir dönüşüm sağlamak amacıyla göreve Uzman Dr. Emre Asiltürk’ü atadı.

Asiltürk’ün göreve başlamasıyla birlikte, Diyarbakır sağlık teşkilatında yıllardır süregelen dağınıklık yerini disiplin, düzen ve liyakat temelli bir yönetime bıraktı. Göreve gelir gelmez öncelikle kurumsal hiyerarşiyi güçlendiren, uzun süredir aksayan hizmet noktalarına doğrudan müdahale eden Asiltürk, kısa sürede personel motivasyonunu artırdı. Ayrıca kent için stratejik öneme sahip olan Diyarbakır Şehir Hastanesi inşaat sürecini de yakından takip ederek, hem teknik hem de idari açıdan sürecin hızlanmasını sağladı.

Denge Gözetilerek Atamalar, Ancak İçeriden Direnç

Göreve başladıktan sonra yalnızca iki ay içinde ilin en yoğun idari dönemlerinden biri olan sözleşme yenileme sürecini, dengeleri gözeterek tamamlayan Asiltürk, Diyarbakır sağlık teşkilatını kurumsal bir düzene oturtmayı başardı. Ancak kısa bir süre sonra, bazı başkan ve başkan yardımcılarının görev bilincinden uzaklaşarak farklı oluşumlarla hareket ettiği ve kurumsal işleyişi sekteye uğrattığı gözlendi.

Bu kişiler, yönetim disiplinini zayıflatacak şekilde tutumlar sergilemeye başlayınca, kurum içerisinde görev dağılımı yeniden gözden geçirildi. Fakat asıl kriz, Asiltürk’ün izinde olduğu sırada yaşandı.

Milyarlık İhalede Kriz: Komisyon Değiştirildi, Şartnameye Müdahale Edildi

Diyarbakır sağlık teşkilatının en büyük ve mali hacmi milyarları bulan Biyokimya ve Mikrobiyoloji Laboratuvar Hizmet Alımı İhalesi sürecinde, Asiltürk’ün bilgisi dışında ihale komisyonunun tamamının değiştirildiği ve teknik şartnameye müdahale edildiği tespit edildi.

Durumu dönüşte fark eden Emre Asiltürk, Bakanlıkla yaptığı istişarelerin ardından sürece doğrudan müdahale etti. Konuya karıştığı belirlenen kişilerin tamamının istifasını aldı, aynı zamanda işin arkasında yer aldığı tespit edilen tüm bağlantıları da ortaya çıkardı.

Bu gelişme, Diyarbakır sağlık teşkilatında yıllardır görülmemiş bir şeffaflık ve hesap verebilirlik adımı olarak değerlendirildi.

Gerçeği Çarpıtan İftira Kampanyası

Görevden ayrılan eski yöneticiler, görev kaybının ardından kamuoyunu yönlendirmeye yönelik asılsız iftira kampanyalarına başladı. İddialara göre, İl Sağlık Müdürü Asiltürk’ün 5-11 Ekim 2025 tarihleri arasında Ankara’da katıldığı kalite eğitimine “usulsüz şekilde” gittiği, “makam aracını boş olarak Ankara’ya gönderdiği” ve “harcırah aldığı” ileri sürüldü.

Ancak belgeler ve izin süreçleri, bu iddiaların tamamen gerçeği yansıtmadığını ortaya koydu.

Emre Asiltürk, söz konusu eğitim için Valilik oluru ve Bakanlık onayıyla Ankara’ya gitmişti. Eğitim süreci kapsamında götürülmesi gereken, uçakla taşınması yasak olan çok gizli nitelikteki evrak ve belgeleri güvenlik nedeniyle makam aracıyla göndermişti. Seyahatten kısa süre önce eşi, kronik düşük tansiyonu nedeniyle rahatsızlanınca, Asiltürk planlarını değiştirip gizli belgeleri araçla göndermiş, kendisi ise eşinin sağlık durumu elverdiğinde günün son uçağıyla Ankara’ya uçmuştu.

Eğitim süreci boyunca eşi, tansiyon düşüklüğüne bağlı bayılmalar yaşamış ve düşme sonucu sol kolunu kırmıştı. Bu nedenle Asiltürk, eğitim sonunda en erken uçakla Diyarbakır’a dönmek zorunda kaldı.

Kamu Kaynağı Kullanmadı, Her Şeyi Kendi Cebinden Karşıladı

İddiaların aksine, Asiltürk bu seyahat kapsamında devletten tek kuruş talep etmedi. Hem gidiş hem dönüş uçak biletlerini kendi imkanlarıyla karşıladı, ayrıca konakladığı Tarım İl Müdürlüğü Misafirhanesinin ücretini ve tüm yemek masraflarını da kendi cebinden ödedi.

Üstelik ne yolluk ne de harcırah talebinde bulundu. Tüm belgeler ve ödeme kayıtları, iftiraların tamamen temelsiz olduğunu gözler önüne serdi.

Müfettiş Raporu Bekleniyor: Gerçekler Ortaya Çıkacak

Sağlık Bakanlığı tarafından görevlendirilen müfettiş heyeti, önümüzdeki günlerde kapsamlı bir rapor hazırlayarak hem ihale sürecini hem de ortaya atılan iddiaları inceleyecek. Raporun, Diyarbakır sağlık teşkilatında uzun süredir devam eden kısır döngüyü sona erdirecek nitelikte olması bekleniyor.

Kaynaklara göre, Bakanlık süreci “temizlik operasyonu” olarak değerlendiriyor ve Diyarbakır’da liyakat temelli yönetim anlayışının kalıcı hale gelmesi için yeni adımlar planlanıyor.

“Gerçekler Gecikir Ama Gizlenmez”

Sağlık İl Müdürü Dr. Emre Asiltürk, hakkında yürütülen iftira kampanyalarına karşı sessizliğini koruyarak yalnızca şu ifadeyi kullandı:

“Gerçekler bazen gecikir ama gizlenmez. Bizim tek hedefimiz Diyarbakır halkına kaliteli, güvenilir ve adaletli sağlık hizmeti sunmaktır. Kim ne derse desin, kamu yararı dışında hiçbir şey bizi ilgilendirmez.”

Bu sözlerle birlikte, Diyarbakır’da sağlıkta yeni bir dönemin kapısının aralandığı, uzun yıllardır süren çıkar ilişkilerinin ve usulsüz yapıların çözülmeye başladığı ifade ediliyor.

Sağlık çevrelerinde geniş yankı uyandıran bu gelişme, hem bürokraside hem de kamuoyunda “Sağlıkta Temizlik Operasyonu” olarak anılmaya başladı.
Diyarbakır’da artık şeffaf, hesap verebilir ve vatandaş odaklı bir sağlık yönetimi dönemi başlıyor.