Bugun...


Ahmet yoldaş

facebook-paylas
İNSANLIK İÇİN AYAĞA KALK: ZULME SESSİZ KALMA.
Tarih: 07-10-2025 00:01:00 Güncelleme: 07-10-2025 00:01:00


 

 

Bazen bir çocuğun gözyaşı, bir annenin feryadı, bir mazlumun sessiz bakışı bütün insanlığın vicdanını yerinden sarsar. Biz, bu feryatları duymuyorsak; kalplerimiz taşlaşmış, ruhumuz uyuşmuş demektir.

 Rabbimiz Kur’an’da buyuruyor:

 “Zulmedenlere meyletmeyin, yoksa size ateş dokunur.” (Hûd, 113)

 

Bir müminin hayatında, zulme karşı sessizlik diye bir seçenek yoktur. Çünkü Resûlullah şöyle buyurmuştur: “Sizden kim bir kötülük görürse onu eliyle düzeltsin; buna gücü yetmezse diliyle, buna da gücü yetmezse kalbiyle buğz etsin. Bu ise imanın en zayıf derecesidir.” (Müslim, Îman, 78)

 

Bugün insanlık, zulmün en ağır imtihanlarından birini yaşıyor. Çocuklar korku içinde, anneler çaresizlikle ağlıyor, şehirler yıkılıyor. Bizim için mesele yalnızca coğrafya değil; vicdan, iman ve insanlık meselesidir. Çünkü Müslüman, “nerede bir mazlum varsa, orada ben varım” diyebilen kişidir.

 

İmam Ali (r.a) der ki: “Zulme sessiz kalan, adaletin yok olmasına yardım eder.”

Mevlânâ ise şöyle seslenir: “Zulme razı olan, zulmü işleyenden beterdir.”

Bu sözler, tarih boyunca adaletin sadece mahkemede değil, kalpte başladığını hatırlatır bize.

 

Peki biz ne yapacağız?

Önce bilgiyle uyanacağız. Her haberin arkasında hangi el var, hangi manipülasyon gizli bilmeye çalışacağız. “Duydum” değil, “araştırdım” diyen bir ümmet olacağız. Çünkü yalanın en büyük dostu cehalettir.

 

Sonra dua ile başlayıp eylemle devam edeceğiz. Dua, kalbi bir bağdır; ama imanın gereği, dua ettikten sonra elini taşın altına koymaktır.

Rabbimiz buyurur:

 “Allah, bir kavim kendilerinde olanı değiştirmedikçe onların durumunu değiştirmez.” (Ra’d, 11)

 

Bu yüzden suskun kalmak bize yakışmaz. Suskunluk, zalime destek; sessizlik, mazluma ihanettir. Fakat öfkeyle değil, hikmetle hareket edeceğiz.

 

Resûlullah buyuruyor: “Gerçek mücahit, Allah yolunda nefsine karşı cihat edendir.” (Tirmizî, Fedâilü’l-Cihâd, 2)

 

Bugün öfkemizi hayra dönüştürmek, bilgiyle, merhametle, adaletle mücadele etmektir. Sosyal medyada nefret değil, vicdan dili üretmektir. Yardım kuruluşlarına destek olmak, mazlumun sesi olmak, çocukların geleceği için dua etmektir.

 

Ünlü düşünür Aliya İzzetbegoviç şöyle der: “Bizim davamız, yalnızca toprak değil, insan ve ahlâk davasıdır.”

Evet, bizim davamız da aynen böyledir: İnsan onuru, adalet ve merhamet davası.

 

Gel kardeşim,

İnsanlık için ayağa kalk. Sözünle, kaleminle, duanla, imkanınla…

Zulme sessiz kalma; adaletin, merhametin, hakkın tarafında ol. Çünkü zulme karşı susan, bir gün o zulmün hedefi olur.

 

Rabbim kalplerimizi diriltsin, vicdanlarımızı uyanık eylesin, mazlumlara yardım eden, zalime karşı duran kullarından eylesin.

 

“Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun.” (Mâide, 8)

 

Selam, dua, tevekkül ve muhabetle..

Ahmet YOLDAŞ

 



Bu yazı 525 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
GAZETEMİZ

HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI