Allah’ın hükmünün uygulanmadığı, insanların kendi bencilliklerine göre hüküm çıkardığı, kendi menfaatinden başka kimsenin menfaatini düşünmediği; uluslararası hukukun yok olduğu, “güçlü her zaman haklıdır” anlayışıyla bazı argümanları kullanarak insanları aldatmaktan çekinmeyen, yüzü kızarmayan, zamanın firavunlarının hüküm sürdüğü bir dünyada yaşamanın ne kadar zor ve çetin olduğu tüm ülkeler tarafından bilinmektedir.
İnsanlar bunun farkındadır; fakat toplum artık Allah’a olan inancını kaybettiğinden kendi nefsinin tanrılarını, kendi menfaat tanrılarını oluşturarak onlara tapmaktan geri durmamaktadır. Bu yüzden toplumda da dünyada da hiçbir güven kalmamıştır. Kimin yarın ne olacağı belli değildir. Çünkü güçlü olan, menfaati gereği fırsat bulduğu anda toplumu yok etmeye yönelebilmekte, insanları çoluk çocuk demeden öldürebilmektedirler. Diğer ülkeler de buna seyirci kalmaktadır.
Bugün Gazze’de ve daha birçok ülkede durum böyledir. Bazı güçler kendi menfaatleri gereği buraları işgal etmekte, boşaltmakta ve kendilerine yeni bir çıkar alanı oluşturmaktadırlar. İnsanlar ise artık sadece seyretmektedir. Allah korkusu, Allah’a iman arka planda kalmış; insanların peşine düştüğü ilk şey menfaat, nefis ve günlük eğlenceler olmuştur.
Böyle bir dünyada hiç kimsenin güvencesi yoktur. Sen güçlü olmadığın sürece, bir bahane ile sana rahatlıkla saldırılabilir ve seni perişan edebilirler. Hukuksuzluk, bahanesiz saldırılar, yüzsüzlük zamanın insanlarının bir gerçeği haline gelmiştir. Allah sonumuzu hayır etsin.
Bugün ABD bile Venezuela’ya saldırmak için sudan sebepler aramaktadır. Aslında gerekçesi oradaki petrol ve doğalgaz yataklarına göz dikmesidir. Fakat bunu alabilmek için insanları kandırmak zorundadır; “Sizi yöneten adaletsizdir, demokrasi yoktur, sizi rahatsız ediyorlar” gibi bahaneler üreteceklerdir. Diğer taraftan ise kendi çıkarları için her türlü pisliği ve rezaleti yapmaktan çekinmezler.
Böyle bir dünyada yaşıyoruz; kimin bir güvencesi var? Ahirette bile kimsenin kendine güveni yok, çünkü insanlar artık kendi nefislerinin, efendilerinin veya bağlı bulundukları örgütlerin emirlerini yerine getiriyor. Allah’ın hukuku son sıraya düşmüş durumda. Elbette bunun hesabını hem dünyada hem ahirette soracak güç yalnızca Allah’tır.
Ne yazık ki dünya artık yaşanabilir bir yer olmaktan çıkmıştır. Allah sonumuzu hayır etsin, toplumlara yeniden iman nasip etsin, hakkı ve hakikati nasip etsin. Vesselam.
