Kudüs’e doğru yola çıkan deniz filosuna selam olsun. Bu kutlu yolculuk, insanlığın vicdanını temsil eden bir adım, karanlığa karşı yakılmış bir ışıktır.
Kur’an-ı Kerim’de buyrulduğu gibi, "İçinizden, hayra çağıran, iyiliği emreden ve kötülükten men eden bir topluluk bulunsun." (Âl-i İmrân, 104). İşte bu filo, tam da bu ayetin ruhuna uygun bir şekilde, iyiliği yaymak ve zulme karşı durmak için yola çıkmıştır.
Bu insanlar, sadece Filistin’in değil, aynı zamanda insanlığın da kurtuluş umududur. Zira bugün insanlık perişan, insanlık rezalet içinde, insanlık yerlerde sürünmektedir. Vicdan, adalet ve merhamet duyguları neredeyse yok olmuştur.
Evet, İsrail’in uyguladığı zulüm, sadece Filistinlilere değil, tüm insanlığın yüreğine ateş düşürmüştür. Maneviyatı ezmiş, insanları çaresiz bırakmış, umutları paramparça etmiştir. Ama işte bu filo, bu ezilmişliği sona erdirmek, insan onurunu yeniden ayağa kaldırmak için yola çıktı. Bu bir girişim değil; bu, kutsal bir direniştir. Rabbim onlara yardım etsin. İnşallah bu çaba, Filistin’in kurtuluşuna vesile olur.
Bu yolculuk, sadece bir siyasi hamle değil; vicdan sahibi insanların, tüm insanlık adına verdiği bir mücadeledir. Kendilerini Filistin halkı için, insanlık için feda eden bu yüce gönüllülere Allah kat kat razı olsun.
Umarız bu çaba, Arap dünyasında lüks saraylarda oturan ama mazlumun halinden habersiz kalan yöneticilere bir uyanış vesilesi olur. Camilere doluşan kalabalıkların duaları, bu mübarek insanlar için olsun. Zulme karşı sessiz kalan liderler, kölelikten ve uşaklıktan kurtulmayı öğrenirler. Aksi takdirde dünya bir cehenneme dönebilir.
Ortadoğu’da adalet temelli bir İslam birliğinin kurulması artık bir zorunluluktur. Zira bu vahşetin karşısında birlik olmayan bir millet, kolayca ezilir, yok edilir. Bugün Filistin halkının ne evi kalmıştır, ne içecek suyu, ne de yiyecek bir lokması. Karşılarında ise insanlıktan nasibini almamış, merhametsizliğin temsilcisi bir güç vardır.
Bu vahşetin temsilcileri sadece güçten anlar. Onların anladığı dil vicdan, barış ya da insanlık değil; güç, baskı ve zorbalıktır. İnsanlık buna karşı artık “dur” demelidir. Aksi takdirde bu zulüm, herkesin kapısını çalacaktır.
Çünkü bu zihniyet, kendinden başka kimseyi insan yerine koymaz. Diğer herkesi köle olarak görür. Siyonist ahlaktan beslenen bu anlayış, hayvani duygularla hareket eder ve insanlık adına hiçbir değer taşımaz.
Bugün 40’tan fazla ülkeden bir araya gelen bu filodaki insanlar, mübarek ve yürekli insanlardır. Onlar vicdanı, merhameti ve insanlığı temsil ediyorlar.
Bu kutsal filoya selam olsun! Rabbim onlara güç versin, kuvvet versin, dayanma gücü versin. Allah’a emanet olsunlar.