Emek kavramı çok değerli ve saygıdeğerdir. TDK sözlüğünde; “Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü; alın teri.” olarak geçer emek kelimesi. Özellikle bu tanımı buraya aldım ki emek kavramının resmi bir kaynaktan da saygıdeğer olduğu kanıtlanmış olsun! Değerlidir, çünkü bu kavramda “alın teri” vardır! Maalesef emeğe ve emekliye gereken değeri verdiğimizi söyleyemeyiz! Değer vermek, sözle olmaz! Kullanılan sözler, ne kadar süslü, değme sözler olursa olsun problemleri çözemez! “Lafla peynir gemisi yürümez!” Öyleyse ne yapmamız gerekir? Öncelikle yukarıda geçtiği gibi emek bir “alın teridir” deyip emek-li-lerimize sahip çıkmalı ve standartlara uygun geçinebileceği miktarda alın terinin karşılığının verilmesinin yanında emek- li-nin sosyal yaşamının da düşünülerek katkıda bulunulması gerekir. Örnek olarak: Çalışanlarda olduğu gibi emek-li-lerin de bir insan olarak sosyal ihtiyaçlarının olduğu göz önünde bulundurularak yeteri kadar devlet tarafından maaşının artırılması gerekir. Örnek olarak çalışırken verilen aile yardımına emekli olunca da verilmeye devam edilmelidir. İnsan emekli olunca ihtiyaçları sona ermiyor ki... Üstelik daha da artıyor. Çocukların evlenmesi ve düğün masrafı, doğum günü kutlamaları, askerliği için ihtiyaçlar devam etmektedir. Torunlarına doğum günü, evlilik hediyesi alacak; çocuklarına karşı ebeveynlik görevini yapacak ve mutlu olacak! Bunlara güç yetiremeyince de üzülecek ve moralleri bozulacaktır. Pazar alış verişi, giyim kuşam, kira giderleri ateş pahası... Çaresi, emeklilerin maaşını belirlerken yetkililerimiz, bu durumları da göz önünde bulundurmalıdırlar. Ülkemizde tasarruf yapılması gerekiyorsa – ki gerekiyor-hep birlikte bu yükün altına girilmelidirler. Devlet harcamalarındaki israf ve yerel yönetimlerdeki yolsuzluklar harıl harıl devam ederken emek-li’nin ekonomik durumunu düzeltici maaşlara zam yapmaya gelince “verirsek batarız” gerekçeleriyle geçim sıkıntısıyla bocalayan emek-li’ye verileceği sözü verilen seyyanen zam verilmedi.
Unutmayın yetkililer! Bugün rahat edebiliyorsanız; bunda emek-li-lerin “alın teri” vardır! Unutmayın Allah’ın Elçisi (sav) şöyle buyuruyor: “Emeği geçenin /çalışanın/ isçinin “alın teri” kurumadan karşılığını verin!”
