Büyük Ortadoğu Projesi’nin gerçekleşmesi için şımarık, gözü doymaz çocuk İsrail ve babası ABD hedeflerine ulaşmaya devam ediyorlar. Alkolün şişede durmadığı gibi İsrail yerinde durmuyor! Dünyanın jandarmalığına soyunmuş ABD ve maşası İsrail amaçlarına ulaşmak için durmadan ve pervasızca, kimseyi takmadan yoluna devam ediyorlar! Bu defa hedefine Suriye’yi almış ve geçtiğimiz çarşamba günü başkent Şam’ı vurma cüretini pervasızca gösterdi. Bu saldırıların haklı ve mantıklı gerekçesi yok ama “kurt kuzuyu yemek isterse” ilgisiz bahane bulur. Sana ne Suriye’deki Dürzilerle aşiretlerin çatışmasından! Sen güvenlik görevlisi misin! Yoksa baban gibi sen de dünyanın jandarması mısın? Dürzileri korumak sana mı düştü? 

   Ey İsrail, topladığın Esat ve İran yanlılarını, Dürzileri ve eski katilleri kışkırtarak, ortalığı ateşe veriyor ve oluşan bu dumanlı havada kurtluk yapıyorsun! İşin gücün suyu bulandırıp balık avlamak...  

   Kim ne derse desin, İsrail ve babası Türkiye’nin Suriye ile olan ilişkisini hazmedemediler ve “evi yanmış Yahudi” gibi “ah vah!’ edip trampet çalmaya başladılar. Amaç Türkiye’nin Suriye ile olan yakınlığına son verip  ortada cirit atmak! Trampet çalıp oynamak ve diğer Arap devletlerinde olduğu gibi Suriye’den de ulufe koparmak! 

   Şimdi gelelim asıl meseleye: Gavur sana acıyacak değil ey Müslüman! Gavurdan merhamet bekleme! Senin kanını emebildiği sürece senin dostun gibi görünür, senden çıkar elde etmezse seni kullanılmış peçete gibi lavaboya atar! 

   Ey ümmet aklımızı başımıza almamız ve önleminizi almamız acilen gerekir; yoksa gavurlar koşarken biz ayaklar altında çığlık atmaya devam ederiz! 

   Kitabımızda Allah bizi uyarıyor ancak biz sadece okuyup geçiyoruz ya da hangimiz daha güzel sesli ve harflerin çıkış yerlerine kim dikkat ederek okuduysa ona  bakıyoruz; ancak bize ne dediğinden haberimiz yok! Ezberliyoruz; ancak Kur’an bize  nasıl bir kurtuluş yolu gösteriyor ondan kimsenin bilgisi yok! 

   İşte Kur’an’ın emirleri: 

”Dinlerine uymadıkça Yahudiler de Hristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır. De ki: Doğru yol, ancak Allah´ın yoludur. Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, andolsun ki, Allah´tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.” 

(Sure No:2  Ayet No :120) 

“Müminler, müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmesin. Kim bunu yaparsa, artık onun Allah nezdinde hiçbir değeri yoktur. Ancak kâfirlerden gelebilecek bir tehlikeden sakınmanız başkadır. Allah, kendisine karşı (gelmekten) sizi sakındırıyor. Dönüş yalnız Allah´adır.” 

(Sure No:3  Ayet No :28)  

“Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet (güç ve şeref) mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah´a aittir.” 

(Sure No:4  Ayet No :139) 

Bugün gavurlara ABD’ ye ve dolayısıyla İsrail’e sırtını dayayıp rüşvet vererek hayat sürenler bilsinler ki bu ayet tam da onları uyarıyor: 

“Ey iman edenler! Yahudileri ve Hristiyanları dost edinmeyin. Zira onlar birbirinin dostudurlar (birbirinin tarafını tutarlar). İçinizden onları dost tutanlar, onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna yol göstermez.” 

(Sure No:5  Ayet No :51) 

   Aklımızı kullanmamızın zamanı geçmiş bile...