Bir şehide insanların önemli ihtiyaçlarından biri de rahat ve huzurlu bir ulaşımdır. Bu ihtiyacın önemli ve ağırlıklı bir kısmi şehir içi taşımacılıktır. Şehirde yaşayanların bir yerden bir yere giderken zorunlu olarak kullandıkları toplu taşıma araçlarıdır. Şehrimizde toplu taşımacılıkta geleneksel tutum devam ediyor. Özellikle özel minibüslerde ve özel halk otobüslerinde halkımız içler acısı bir durum yaşamaktadır. İlginç olan da özel aracı olanların bu sıkıntılardan haberinin bile olmamasıdır. Hali vakti yerinde olanların özel araçları var. Çileyi çeken yine fakir fukara, yaşlı, emekli, hastalardır. Yani anlayacağınız; “Tokun açtan haberi yok!” Çile çeken zavallı maddi durumu iyi olmayan halkımızdır. Oysa halkın huzuru ve güvenliği, sağlığı önde gelir. Toplu taşıma araçlarında gerekli denetim yapılamadığı içindir ki Diyarbakır’ın 45-46 derece olan sıcağında insanın bunaldığı bir ortamda toplu taşıma araçları klima çalıştırmamaktadırlar. Oysa aldıkları ücretin içinde klimanın çalıştırılması da dahildir. Yani aldıkları ücret aynı zamanda araçların yapacağı yakıt, sürücü maaşı gibi masraflar da hesaplanarak tespit edilmiştir. Klimayı çalıştırmamak yolcuların hakkını gasp etmektir. Halk arasında kul hakkı söz konusu olduğunda başkasının malını çalmak veya parasını vermemek gibi anlaşılır; oysa bu tür haksızlıklar da kul hakkıdır ve araç sahipleri sorumludurlar.
Belediye otobüslerinin klimaları da bakımsız olduğundan randımanlı çalışmamakta ve halkımızın huzurunu bozmakta; yolculuğu çekilmez duruma getirmektedir. Yeterli onarım yapılmadığı için de otobüsler çok fazla ses çıkarmakta; çıkan gürültü yolcuları rahatsız etmektedir.
Bir başka eksiklik de duraklarda bekleme kabininin bulunmamasıdır! Yazın sıcakta; kışın soğukta yolcular durakta beklerken güneşin altında kavruluyor; kışın yağış ve soğukta perişan oluyorlar. Bir parça gölgeye ya da korunmaya hasret kalıyor insanlar!
Belediyelerin ve diğer yetkili/ sorumlu kurumların yetkililerinden isteğimiz gerekli denetimleri sık sık yaparak söz konusu aksaklıkları gidermeleridir. “Halka hizmet; Hakk’a hizmettir!” prensibinden hareketle gereken çalışmaları yapmaları ve halkımızı memnun etmeleri acilen gereklidir.
Diyarbakır’ımızın kalbi durumundaki Gazi Caddesi’ inin Mardin Kapı’ya kadar yeniden düzenlenip araçların park etmelerinin yasaklanması halkımızın huzuru için gereklidir.
Bu eksiklikleri ve düzensizlikleri bir an önce giderici çalışmalar yapmamız; şehrimiz ve halkımızın huzuru için ivedilikle gereklidir.
Güneydoğunun incisi, hatıralar şehri, her tarafından tarih fışkıran, bunca medeniyetlere başkentlik yapmış kadim şehir Diyarbakır’ımız için ne yapsak değer. Belediyemizin yetkililerinden canla başla bir hayırlı haber bekliyoruz.