Diyarbakır’da yıllardır halkın temel belediyecilik hizmetlerinden yoksun bırakıldığı günlerden sonra, nihayet gözle görülür bir kıpırdanma yaşanıyor. 

Belediye hizmetlerinde, özellikle Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki DİSKİ’nin attığı bazı adımlar halk nezdinde olumlu yankı bulmaya başladı. Bu köşeden sık sık eleştirdiğimiz DİSKİ, son zamanlarda kamuoyunda dile getirdiğimiz bazı sorunlara hızlı ve yerinde müdahalelerle cevap veriyor. 

Bu yaklaşım, uzun süredir beklenen bir kamu hizmeti anlayışının işareti olabilir.

Özellikle dikkatimizi çeken bir husus var: Gazetemiz aracılığıyla yapılan eleştiriler üzerine ilgili yerlere anında müdahale ediliyor, sorunlar çözülüyor. Ne yalanlama var, ne de savunmaya çekilme… 

Bu doğrudan çözüm odaklı yaklaşımın, kurumlar ve halk arasındaki ilişki açısından önemli olduğunu düşünüyoruz.

 Belediyeler halkla arasında set kurmamalıdır. Eğer bir belediye, halktan uzak bir yönetim şekli benimsiyorsa, bu onun halka hizmet gibi bir derdi olmadığını gösterir.

Bugün Diyarbakır’daki yerel yönetimler, kayyum döneminden kalan enkazı kaldırmaya ve halkın gönlünü yeniden kazanmaya yönelik çabalar içinde. Bu çabalar bazı noktalarda hissediliyor. 

Örneğin uzun süredir kronikleşen ulaşım sorunu belirli oranda çözüme kavuşmuş durumda. Vatandaşlardan bu konuda eskisi gibi yoğun şikayetler almıyoruz.

Ancak hâlâ çözüm bekleyen ve ihmal edildiği açık olan başka alanlar var. 

Bunların başında halkın en temel ihtiyacı olan ekmek geliyor.

 Diyarbakır gibi işsizliğin, yoksulluğun yüksek olduğu bir şehirde, her ilçeye Halk Ekmek fabrikalarının kurulması, halkın ekonomik yükünü bir nebze olsun hafifletecektir. 

Bugün Diyarbakır’da hâlâ birçok ilçede ucuz ve kaliteli ekmeğe ulaşmak mümkün değil. 

Bu da belediyelerin önünde duran bir sınavdır.

Bir diğer önemli konu da Yeniköy Mezarlığı çevresindeki hayvan satış alanları ve mezbahalar. Büyükşehir Belediyesi nisan ayında bu alanların kaldırılacağına dair halka söz verdi. 

Bayram sonrası başlanacağı belirtilmişti ancak aradan bir buçuk ay geçmesine rağmen henüz bir adım atılmış değil. 

Bu tablo Diyarbakır’a yakışmıyor. 

Mezarlıkların kutsal bir alan olduğu unutulmamalı; orada yatan ölülerimize saygı, sadece mezar başında dua etmekle değil, çevresini de temiz ve düzenli tutmakla gösterilir. 

Bu nedenle belediyenin, sözünü tutarak bu sorunu acilen çözmesi gerekiyor.

Dikkat çeken bir diğer nokta ise Büyükşehir Belediyesi’nin özellikle Kulp ilçesine gösterdiği aşırı ilgi. 

Hizmetin yapılmasına elbette karşı değiliz, ancak bu yoğun ilginin diğer ilçelere de eşit şekilde yayılması gerektiği yönünde halktan ciddi talepler geliyor. Kulp’ta yapılanlar güzel ama bu hizmetten Sur, Bağlar, Silvan, Bismil neden mahrum bırakılıyor?

Belediyecilik anlayışı, yalnızca kaldırım yapmak ya da park açmakla sınırlı değil. 

Halkın nabzını tutmak, ihtiyaçlarına kulak vermek ve eleştiriyi düşmanlık değil, hizmetin bir parçası olarak görmek gerekir. 

Diyarbakır halkı artık sabrının sonuna gelmiştir. Yapılan her olumlu hizmeti elbette takdir edeceğiz, ancak eksik kalanları da yüksek sesle hatırlatmaya devam edeceğiz.

Diyarbakır, hizmetin değil ihmalkârlığın konuşulduğu bir şehir olmaktan çıkmalıdır. 

Ve bu da ancak adaletli, katılımcı ve samimi bir yerel yönetim anlayışıyla mümkün olur. Bekliyoruz.