Bugun...



MİLLİYETÇİLİK HASTALIKTIR PANZEHİRİ DE DEMOKRASİDİR

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY), Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Uzungöl’e gelen turistlerin, ‘Kürdistan’...

facebook-paylas
Tarih: 22-07-2019 07:15

MİLLİYETÇİLİK HASTALIKTIR PANZEHİRİ DE DEMOKRASİDİR

Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY), Trabzon’un Çaykara ilçesine bağlı Uzungöl’e gelen turistlerin, ‘Kürdistan’ yazılı atkıyla fotoğraf çektirmek isterken çevredeki bir grubun saldırısına uğraması Diyarbakır’daki partilerin il başkanları tarafından tepkiyle karşılandı.   Seyfettin EKEN DİYARBAKIR - Gazetemize açıklamalarda bulunan partilerin il başkanları böyle olayları tasvip etmediklerini belirterek bu gibi olayların Türkiye’nin turizm sektörüne birlik ve beraberliğimize darbe vuracağını belirtti. Trabzon’da yaşanan nahoş olaya karışanların cezalandırılması gerektiğini belirten başkanlar, cezalandırmalar olmasa bu tür olayların Türkiye’de daha büyük ‘Madımak Olayları’nın yaşanmasına ön ayak olacağını belirtti. “BU OLAYLARI TASVİP ETMİYORUM” Trabzon’daki turistlere linç girişimini tasvip etmediklerini belirten AK Parti Diyarbakır İl Başkanı Süleyman Serdar Budak; “Trabzon’daki hadise bizim kabul edebileceğimiz bir şey değildir. Turist kafilelerine de herhangi bir bahaneyle saldırmak vatandaşlarımızın işi olmamalıdır. Üzücü bir hadisedir ve oradaki vatandaşlarımızın turist kafilesine saldırmaları hem görevleri değil hem de Türklerle Kürtler arasında herhangi bir problem yoktur. Bunu bir bahaneye çevirip turist kafilesine saldırmak çok ayıp bir şeydir. Bu olay elbette ülke turizmine de etkisi olacaktır. Neticede bir turist bin turist getirir. Ama olumsuz bir olayda da tam tersi bir etki yaratır. Bu olay ülke turizmine olumsuz yansıyacaktır. Dolayısıyla şiddet kabul edilebilir bir şey değildir, hele ki bir turist kafilesine yapılmışsa bunu asla tasvip etmiyorum. Hangi milliyetten olursa olsun eğer kardeşsek böyle bir şeyin olmaması gerekir” ifadelerini kullandı. “MİLLİYETÇİLİK HASTALIKTIR, PANZEHİRİ DE DEMOKRASİDİR” Milliyetçiliğin bir hastalık olduğunu ifade eden HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Zeyyat Ceylan ise; “Trabzon’un Çaykara ilçesinde yaşanan olayı her şeyden önce ırkçı bir saldırı olduğundan dolayı kınıyorum. Orada saldırıya uğrayan insanlar Kürt kimliklerinden ve Kürt sembollerinden dolayı saldırıya uğradı. Aynı zamanda Kürt kimliği üzerinden kriminalize edilerek onlara karşı bir linç durumu ortaya çıkmıştır.  Aslında bu saldırının temellerine bakmak gerekiyor. Bugün yaşanan olaya iktidar olan AKP-MHP çizgisinden bakıldığında toplum bu şekilde örgütlendirilmiştir. Aynı şekilde faşizmin tohumlarını da ekersen ortaya çıkacak sonuç bir halkın başka bir halkın evlatlarına aşırı milliyetçilik üzerinden saldırmasıdır. Biz milliyetçiliği bir hastalık olarak tanımlıyoruz ve kesinlikle bu faşizan iktidar böyle bir milliyetçilik yaratmıştır. Yoksa Türkler ile Kürtler arasında bir sorun yoktur, Karadenizliler ile Karadeniz'de ikamet edenler arasında bir sorun yoktur. İster Kuzeyli ister Güneyli ister Rojavalı olsun hiç kimsenin arasında böyle bir sorun yoktur ve saldırıyı gerçekleştirenlerin de sıradan bir halk olduğuna inanmıyoruz. Kesinlikle örgütlendirilmiş faşizan çetelerin işidir. Bu olay Türklere de mal edilmek isteniyor ve öyle bir hataya vatandaşlar çekilmek isteniyor” dedi. “TURİST GELSİN DİYE TÜM ÜLKELERİN BAYRAKLARI ASILIDIR” Bugün Türkiye’de turist çekmek için turizm acenteleri, oteller ve işletmelerde her ülkenin bayraklarının yer aldığına değinen Ceylan; “Turizm bölgesinde çalışmış bir şahsın sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımlar üzerinden bir değerlendirme yapmak istiyorum.  O şahıs şöyle diyor. ‘ben yıllardır Turizm sektöründe çalıştım turizmde oteller ve şehirler turist çekebilmek için yeryüzünde ne kadar devlet varsa onların bayraklarını hepsini yan yana koyuyoruz.’ Yani demek istediğim her ülkenin vatandaşlarının buraya gelebileceği algısı yaratılmak ve ülkemizin kapılarının herkese açık olduğunu göstermek amacıyla yapılan bir harekettir. Bu tesislerde işletmelerde onlarca ülkenin bayrağının yer alıyor. Kuzey Irak bölgesinin bayrakları da dünyanın kabul ettiği bir bayraktır. Türkiye'nin de aynı zamanda hukuksal olarak kabul ettiği bir bayraktır. Bunun için bizim mücadele etmeniz gereken nokta ekilen milliyetçilik tohumlarıdır. Bizim bu hastalıkla mücadele etmemiz gerekiyor. Eğer, bu hastalık devam ederse bu tehlike başımıza daha büyük belalar getirebilir, şu anda Türkiye'de daha büyük ‘Madımak Olayları’nın gelişmesine de önayak olabilecek bir milliyetçilik var. Milliyetçiliğin panzehiri demokrasidir, demokrasi kültürünü yaratmak ve yaymaktır. Türkiye'ye gelmek için gelen turistleri döversen bu turistler de Türkiye yerine başka ülkelere gider. Dolayısıyla Türkiye'nin turizmi de bundan etkilenir. Türkiye'ye gelip de böyle saldırırlar olursa bu turistler Türkiye'deki turistik bölgeleri yerine Bağdat, Lübnan, İran veya Ürdün’e giderler. Avrupalı turistler de Türkiye yerine Avrupa'daki diğer turistik bölgelere giderler. Bu davranışı yapanların bir daha böyle bir şey yaşanmaması için cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Parti olarak da bu konunun takipçisi olacağız” diye konuştu. “BATILILAR BAYRAK AÇIYORSA KÜRTLER DE BAYRAĞINI AÇABİLİR” Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan da; “Hatırlanacağı üzere “18.07.2019” tarihinde Trabzon’un Çaykara İlçesine bağlı Uzungöl'de, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi vatandaşlarından oluşan 50 kişilik turist grubu, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nin resmi bayrağını simgeleyen atkılarla fotoğraf çektirdikleri için ırkçı bir saldırıya uğramışlardır. Kaldı ki, bu bayrak Irak Anayasasında yer alıyor ve Türkiye olarak bu bayrağı resmen tanımıştır. Ülke olarak bütün imkânlar zorlanarak turist gelsin diye çaba gösterilir. İngiliz, Alman, İsrail, Rus, Japon'u gelir, dillerini konuşur, ırklarını, ülkelerini rahatlıkla ifade eder, bayrağını açar. Haç'ını takar, çıplak gezer, hatta otellerde ahlaksız işler yaptıkları biliniyor. Bunları kimse görmez duymaz hatta kırmamak, üzmemek adına gururla yardımcı olunur. Ancak bu turistler, Irak Kürdistan'ından gelmişse, dayak yer neredeyse linç edilir. Bu ırkçılık değil de nedir? Bu saldırı, ötekileştiren ve nefret uyandıran bir olaydır” şeklinde konuştu. “VALİLİĞİN AÇIKLAMASI GARABET OLUŞTURMUŞTUR” Bu olayların sebebinin siyasilerin seçim sürecindeki açıklamaları ve sosyal medyadaki paylaşımlar olduğuna değinen Bozan; “PKK terör örgütü şahsında, Barzani ve bütün Kürtler hepsi potansiyel suçlu gibi sunulmuş bu da vatandaşta Kürt'lere karşı olumsuz bir algı oluşturmuştur. Yaşanan bu vahim olayın ardından, Trabzon Valiliği tarafından yapılan resmi açıklamada turist kafilesi içinde darp edilen grubun gözaltına alındığı, saldırıyı yapanların da “sakinleştirildikleri” belirtilmiş olması ayrı bir garabettir. Trabzon Valiliği, Trabzonda yaşayan vatandaşlarımızın güvenliğinden sorumlu olduğu kadar Trabzon'a içerden veya dışardan gelen misafirlerin güvenliğinden de sorumludur. Kanunların uygulamasından herkese eşit mesafede olmak durumundadır. Trabzon'a gelen İngiliz, Fransız veya Rus turiste davrandığı gibi Irak Kürdistan Bölgesel Yönetiminden gelen Kürtlere de aynı şekilde davranmak durumundadır. Ama bu olayda maalesef öyle olmamıştır. Trabzon valiliği tarafından saldırganların “sakinleştirilen vatandaşlar” olarak nitelendirilmesi kabul edilebilir bir açıklama değildir. Batılı ülkelerden gelen bir turistin kendi ülkesinin simgeleriyle gezmesi, fotoğraf çekmesi ne kadar doğalsa Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY)’den bir vatandaşın da ülkesinin simgeleri ile kendini fotoğraflaması o kadar doğaldır.” “SALDIRI ÜLKEMİZ VE TRABZON’UN İMAJINA ZARAR VERMİŞTİR” Başkan Bozan bu saldırının ülkemizin imajına zarar verdiğini söyleyerek şunları söyledi; “Sınır komşumuz olan IKBY ile Ülkemiz ve özelikle Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odasının girişimleriyle karşılıklı ticari ilişkilerin geliştiği, IKBY Kültür Bakanlığı ve T.C. Erbil Başkonsolosluğu’nun desteği ile Irak tur şirketleri ilimize gelmiş, karşılıklı tur organizasyonları için işbirliği sağlanmıştı. Sağlanan işbirlikleri neticesinde bin kişilik bir turist kafilesinin gruplar halinde Diyarbakır ve Diyarbakır üzerinden diğer bölgelerimize ve Karadeniz Bölgesi’ne seyahatleri ile ilgili rezervasyonlar alındığı bir dönemde Trabzon ilimizde vuku bulan bu ‘IRKÇI’ saldırı bütün bu girişimleri baltalamıştır. Ülkemizin ve Trabzon’un genel imajını sarsan bir sonuç doğurma tehlikesiyle karşı karşıya bırakılmıştır. Elbette, bu olay tüm Trabzonlu vatandaşlarımızı da üzdüğüne inanıyorum. Beklentimiz daha üst mülki ve adli mercilerin bir an önce devreye girip olaya karışanlar ile ilgili gereken işlemlerin yapılması ve zedelenen ülke ve Trabzon’un imajının yeniden düzeltilmesi için biran önce hızlı ve kararlı bir şekilde harekete geçmeleridir. İKBY ile sürdürülen olumlu gelişmeler böylesi provokasyonlarla gölgelenmemelidir. Elbette bu fevri olayı, Tüm Trabzonlu vatandaşlarımıza mal etmek doğru değildir. Benzer olayların olmaması için başta Siyasi Parti yetkilileri ve Medya olmak üzere Kürtlerle ilgili söylemleri barışçıl ve kucaklayıcı olmalıdır. Ülkemizde ve Irak Kürdistan’ındaki Kürtleri potansiyel suçlu olarak ima edecek söylemlerden kaçınılması gerekir. Dış mihrakların ülkemiz üzerinde “diş bilediği” bir dönemde, ülkemizin birlik ve beraberliğine zarar verecek her türlü provakasyonlardan kaçınmak hepimizin en önemli görevidir” şeklinde konuştu. “İSLAM KARDEŞLİĞİNE ATILMIŞ DİNAMİTTİR” HÜDAPAR Diyarbakır İl Başkanı Osman Akbaş da Trabzon’un Çaykara ilçesinde yaşanan linç girişimini değerlendirerek şunları söyledi; “Trabzon'daki son ırkçı saldırı, İslam kardeşliğimize atılmış bir dinamit gibidir. Bu saldırıyı gerçekleştirenlerin kardeşliğimizi zerre kadar düşünmedikleri gibi, birliğimizin yok olması için gönüllü olarak fitne ateşini tutuşturan akıldan yoksun kimselerdir. Irak'tan ülkemize misafir olarak gelen şahıslara yönelik bu saldırı çok çirkin olduğu gibi, aynı zamanda emperyalizmin ekmeğine yağ sürmekten başka bir işe yaramayacaktır. Bu işin sorumlusu, 90 yıldır Batı’yı kıble edinen anlayışın yönetime hâkim olan ırkçı dilidir. Keşke emperyalistlerin oyununa gelmeseler, kardeşlerini onların kucağına itmeseler, kardeşlerini düşman görmek yerine kucak açsalar her şey güllük gulistanlık olur” “KARDEŞLİK BAĞINI SAĞLAYAN UNSUR İSLAM BAĞIDIR” Ayrıştırmanın şeytanın işi olduğuna vurgu yapan Akbaş; “Ayrımcılık ve ötekileştirmenin şeytanın işi olduğunu bilmeyecek kadar şoklanmış bir iradenin, yapının düşman arttırmaktan başka bir işe yaramadığını anlamamız gerekmektedir. Irkı, dini, dili ne olursa olsun herkesin insan olduğu gerçeğini her zaman hatırlamalı, kadim medeniyetin mensupları olarak bu topraklarda asıl bağlayıcı unsurun İslam olduğunu eylemlerimizle göstermeliyiz. Dışarıdan ithal hastalıklı saikler, ideolojiler ve bencilliklerle bizi bizden koparıp yabancılaştıran dayatmalardan kurtulmamız gerekir. Bu toprakların kardeşlik bağlarını sağlayan tek unsur, İslam bağıdır. Bu bağın korunması, geliştirilmesi ve hepimiz tarafından beslenmesi gerekmektedir. Bu ırkçılığın bitmesi için “Kardeşlik” hukukunu geliştirmemiz gerekmektedir. Siyasi dil, üslup ve yaklaşımlar ırkçılık üzerine değil, kucaklayıcı olursa bu tür olaylar bir daha yaşanmaz. Bu olay ister istemez oradaki işletmecileri olduğu gibi yerli-yabancı turistleri de olumsuz etkilemektedir. Bu ırkçı olayın yaşanmasından sonra saldırıya uğrayan turistlerin gittikleri yerde anlatmaları ve basının da bunu dillendirmesi ister istemez oraya gitmeye niyetlenen insanları düşünmeye sevk edecektir. Bu durum sadece Trabzon için değil bölge ve Türkiye için de söz konusudur” diyerek sözlerine son verdi. “DTSO: SALDIRIYA UĞRAYANLARDAN ÖZÜR DİLENMELİDİR” Trabzon’da yaşanan linç girişimiyle ilgili Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Meclisi de yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada; “Yaşanan bu vahim olayın ardından, Trabzon Valiliği tarafından yapılan resmi açıklamada turist kafilesi içinde darp edilen grubun gözaltına alındığı, saldırıyı yapanların da “sakinleştirildikleri”  belirtilmiştir. Trabzon Valiliği, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) sınırları içinde yaşayan Kürt vatandaşlardan bu vahim olaydan dolayı özür dilemesi ve saldırganlarla ilgili soruşturma açması gerekirken, saldırıya uğrayan 9 kişinin gözaltına alındığı ve sınır dışı edileceğini açıklamıştır. Ayrıca saldırganlarla ilgili de “Vatandaşların sakinleştirildiği” ifadesini kullanmıştır. Saldırganların “sakinleştirilen vatandaşlar” olarak nitelendirilmesi kabul edilebilir bir açıklama değildir. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının seyahat amaçlı gittiği herhangi bir ülkede ülkesinin simgeleri ile gezmesi, fotoğraf çektirmesi ne kadar doğalsa, IKBY’li bir vatandaşın da ülkesinin simgeleri ile kendini fotoğraflaması o kadar doğal bir durumdur” denildi. Açıklamanın devamında şu ifadeler yer aldı;”Sınır komşumuz olan IKBY ile odamızın ekonomik alanda işbirliğinin geliştiği bir dönemdeyiz. Karşılıklı ticari ilişkileri geliştirmek için Erbil, Süleymaniye ve Duhok Odaları ile işbirliği protokolleri imzaladık, ziyaretler gerçekleştirdik. Erbil direkt uçuşlarının başlatılması, sınır kapısından geçişlerin kolaylaştırılması ile ticari işbirliklerimizi geliştirmeye devam ediyoruz. IKBY ayrıca bizler için sağlık turizmi, kültür ve inanç turizmi açısından önemli potansiyeli olan bir bölge. IKBY Kültür Bakanlığı ve T.C. Erbil Başkonsolosluğu’nun desteği ile de Irak tur şirketlerini ilimizde ağırladık, karşılıklı tur organizasyonları için işbirliği sağladık. Sağlanan işbirlikleri neticesinde bin kişilik bir turist kafilesinin pey der pey Diyarbakır ve Diyarbakır üzerinden diğer bölgelerimize ve Karadeniz Bölgesi’ne seyahatleri ile ilgili rezervasyonlar alındı. Dün Trabzon ilimizde vuku bulan (Irkçı) saldırı bütün bu girişimlerimizi baltalayan, ülkemizin genel imajını sarsan bir sonuç doğurmuştur. Oda olarak Trabzon Valiliği ve akabinde Trabzon Başsavcılığı’nın açıklaması karşısında hayretler içerisinde olduğumuzu kamuoyu ile paylaşmak isteriz. Çağrımız, daha üst mülki ve adli mercilerin bir an önce devreye girip olaya karışanlar ile ilgili gereken işlemlerin yapılması ve zedelenen ülke imajının yeniden düzeltilmesi için biran önce hızlı ve kararlı bir şekilde harekete geçmeleridir. Çünkü Erbil, Diyarbakır ve Trabzon tarihsel, sosyal ve kültürel olarak birbirlerine yüz yıllardır kardeşlik bağıyla bağlıdırlar. Bu bağ böyle provokasyonlarla gölgelenmemelidir.”



Bu haber 21 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Diyarbakır Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI YUKARI