Dönem Rize Milletvekili ve Rize Belediyesi Eski Başkanı Şevki Yılmaz ile beraberindeki heyet, “Gelin Canlar Bir Olalım, Bu Vatan Hepimizin” adlı konferansa katılmak üzere Diyarbakır’a geldi.   Seyfettin EKEN DİYARBAKIR - AK Parti Kayapınar İlçe başkanı Servet Can, Türkiye Kardeşlik Birliği Genel Merkez Kadın Komisyon Başkanı Hatice Keleş ve AK Parti Kayapınar encümen adayı Barış Akbaba’nın organize ettiği “Gelin Canlar Bir Olalım, Bu Vatan Hepimizin” adlı konferansa katılmak üzere Diyarbakır’a gelen 20. Dönem Rize Milletvekili ve Rize Belediyesi Eski Başkanı Şevki Yılmaz; gazetemize özel açıklama yaptı. “İNSANLIK CİZRE’DEN BAŞLAMIŞ” İnsanlık tarihinin Anadolu’dan başladığını ifade eden Şevki Yılmaz; “Anadolu toprakları Hz. Âdem ile Hz. Havva anamızın Mekke’de Arafat'ta buluşmasından sonra yayılan insanlık, kavimler haline geldikten sonra birçok insan ahlaki çizgileri, dürüstlüğü ve sadakati terk edince kendi elleriyle sonlarını hazırladılar. Nuh Tufanı’ndan sonra insanlık Anadolu'dan bütün yani Cizre'den tüm dünyaya yayıldı. Cizre'nin Türkçesi ada demektir. Vatanımızın kıymetini bilmek gerekir, neden dünyanın Türkiye'ye göz diktiğini bu şekilde anlayabiliriz. Çünkü Türkiye, Mekke’den sonra ikinci yayılım merkezidir. Avrupa, Asya ve Afrika’ya insanlık Türkiye'den yayılmıştır. Bugün dünyanın gözü Türkiye'nin üzerindedir. Bu Anadolu toprakları Müslüman’ların eline geçince İpek Yolu üzerinden Afrika ve Asya'yı işgal eden, sömüren Haçlı ordularının önüne geçti, adeta Avrupa’ya göğüs gerdik.  Dolayısıyla Haçlılar, Afrika ve Asya’ya geçemeyince bugün bu engeli kaldırmak için Türkiye üzerinden büyük oyunlar oynuyor” dedi. “İSLAM’IN SON KALESİ TÜRKİYE’DİR” Yılmaz; “Haçlılar, başta Türkiye olmak üzere bugüne kadar Anadolu toprakları üzerinde hâkimiyet kurmuş bütün Türk Devletlerini yıkmak için zamanında büyük darbeler yaptı. Anadolu Selçukluları, Osmanlı Hanedanı olmak üzere cihan hâkimi olan devletleri türlü oyunlarla ve içerdeki işbirlikçilerle yıkmayı başardı. Bugün son kale olarak Türkiye kaldı, onu da yıkmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Hem içeriden, hem de dışarıdan yıkmaya çalışıyor. Bugün İslam’ın son kalesi Türkiye’dir. Bu vatan hepimizin olduğu için hep birlikte sahip çıkmak gerekir” diye konuştu. “TÜRKİYE ÇOCUKLUK DÖNEMİNİ YAŞIYOR” Türkiye'nin üzerinde büyük oyunlar oynandığını söyleyen Yılmaz, “Bugün Türkiye, henüz süper güç değildir ama o yolda ilerliyor. Türkiye, bugün dünyanın 5'li çetesine karşı duracak güçte değildir. Türkiye çocukluk dönemini bitiriyor, gençlik dönemine doğru gidiyor. Türkiye'nin üzerinde bu kadar oyunlar oynanmasının sebebi de gençken boğmak istiyorlar. Bugün Türkiye çökmeden Avrupalılara rahat yok. Eğer Türkiye'yi 10-20 yıl daha yok edemezlerse bir daha hayatta öyle bir şey yapamazlar, çünkü kendileri çökecektir. Avrupalılar bunu bildiği için bugün var gücüyle ülkemiz üzerinde oyunlar oynuyor” şeklinde konuştu. “MADIMAK’TA HEDEF: ALEVİ- SÜNNİ SAVAŞI ÇIKARMAKTI” Yılmaz; “İçimizdeki insanları çeşitli yalanlarla, şantajlarla kandırıyorlar. Türk’ü Kürd’e, Kürdü Türk'e vurduruyorlar. 12 Eylül ihtilaline zemin hazırlayarak Türkiye'nin yükselmesini darbe ile önlediler. Bazen Alevi-Sünni kavgaları çıkarttılar. Sivas'ta Madımak’ı yakan derin devletti. Sivas'taki gaye şuydu, Alevi-Sünni Savaşı çıkartmaktır. Maraş'ta da aynısını denediler, Sivas'tan 28 Şubat dönemine kadar Alevi-Sünni çatışması çıkarmaya çalıştılar. Aynı şekilde 30 senedir Türk-Kürt kavgasını sahneye koydular. Anadolu'nun, Müslüman Türk ailelerinin çocuklarının beyinlerini önce ideolojiyle yıkadılar, sonra birbirine kırdırdılar. Bunu yaparken hedefleri Türkiye'yi iç meseleleriyle uğraştırmaktır. Türkiye bütün bütçesini kendi içlerindeki sorunlarla uğraşmak için harcamasını sağladılar. Çünkü barış olmayan yerde ayağa kalkma olmaz. Devletler iç dinamikleriyle savaşırsa güçlü olamazlar” dedi. “DEVLETİ YÖNETENLER BİRLEŞTİRİCİ DİL KULLANMALI” Devletin başındaki yetkililerin de bu konuda üzerine düşeni yapması gerektiğini aktaran Yılmaz; “Bugün devlet yönetiminde bulunan bazı kişiler, ayrıştırıcı dil kullananlar bunu kasıtlı yapıyor. Pirinci ayıklarken, taşlarla pirinci aynı çuvala koymamak lazım. Bugün herkesin üzerine görev düşüyor, herkesin sorumluluğu var. Konuşmalarımıza dikkat etmeliyiz, attığımız adımlara dikkat etmeliyiz, barış ve kardeşliği bozacak hareketlerden uzak durmamız gerekir. Tabi bu sadece devletten değil, vatandaştan da beklenen hareketlerdir. Irkçılık yapmamalı, ateşe benzin taşımakla bu işler çözülmez. Böyle yaparak bu ateş sönmez. Bu ateşi söndürmek için su taşımak gerekir. Yani yapıcı olmamız lazım, su kardeşliktir, su birliğini sevmedir, yıllardır Kürtler ile Türkler kardeş olarak yaşadılar. Türk ile Kürt bir vücuttur, kız almışız kız vermişiz. Bu geçici bir hastalıktır, bunu körükleyenlerin amacı bellidir, bu ülkeyi bölmektir” diye belirtti. “SİLAHLA SAVAŞMAK ÇÖZÜM DEĞİLDİR” Savaşla, silahla hedefe varılmayacağına değinen Yılmaz; “Dünyada bunun bir sürü örneği var. Eğer silahla savaşla bir yerlere varılsaydı İrlanda, Kolombiya ve İspanya'daki örgütler çoktan hedefine varmıştı. Ama bunlar böyle yaparak hem kendileri yok oldu, hem de devletleri yıprandı. Bu işin yolu devletin sistemine, düzenine kafa tutmadan ticaretini yapmaktan geçer. Mektebini kurarsın, üniversiteni kurarsın, silahlı nesil değil ilim nesli yetiştirirsin ki o gençler yarın öbür gün Türkiye'de söz sahibi olabilsin. Bugün Güneydoğu'nun İsrail toprağı olduğu harita İsrail parlamentosunun girişinde var. O haritada Diyarbakır, İsrail’in şehri olarak gösteriliyor. Buradaki Savaşı nasıl amacı da budur” diye konuştu. “CHP ZİHNİYETİ İLİM EHLİNE SAVAŞ AÇTI” CHP zihniyetinin çok tehlikeli olduğunu açıklayan Yılmaz; “Geçmişte CHP yönetimi 1925’ten itibaren özellikle İsmet İnönü’nün Cumhurbaşkanlığı döneminde tüm Türkiye'de ilim ehline savaş açtı. İskilipli Atıf Efendi idam edildi. Konya'dan hayvan trenine bindirilerek bir seferde idam edilen insanlar vardı. 400 tane âlim, Ulus meydanında asıldı.  CHP zihniyeti, bugün her kesime düşman, dine, Peygamber’e, vatana, ülkeye, Kürde düşmandır. CHP zihniyeti, Şeyh Sait ve talebelerini Diyarbakır Meydanı’nda katlettiler” dedi.