Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
CAMİLERE ÖNEM VERELİM-1-
Tarih: 11-10-2020 19:25:00 Güncelleme: 11-10-2020 19:25:00


Bugünkü yazımda Camiler ve Din görevlileri haftası münasebetiyle Camilerimizin hayatımızdaki önemini ve din görevlilerimizin cami hizmetlerindeki değerini sizlerle paylaşacağım.

Yaşamın başlangıcıyla beraber Dinlerin başlangıcı gerçekleşmiştir. Yüce Yaratan yaratmış olduğu kulları için dünyada ve ahirette mutluluğa erecekleri, kendi akıllarıyla doğru ve yanlışları bulabilecekleri ilahi nizamlar dinler göndermiştir. İnsanlığa gönderilen dinler içerisinde itikat, ibadet ve ahlak ilkeleri mevcuttur. Bu ilkeler ile beraber insanların topluca ibadet etmeleri gereken yerler mabetler  tarih sahnesinde yerini alan bütün dinlerde mevcuttur. İster ilkel kabile dinleri olsun, isterse insanlığı derinden etkilemiş olan ve günümüzde milyarlarca müntesibi bulunan dinler olsun insanların tapındıkları mabetler her dinde olagelmiştir.

Günümüzde yaşayan bütün dinlere baktığımız zaman mabetler insanların en vazgeçilmez kutsal mekanları olarak göze çarpmaktadır. Her bir yerleşim alanının temelinde mabet mevcuttur. Mabetler, şehirleşmenin ana unsuru olarak her zaman olmuş ve her zaman olacak olan ana unsurlardır. Müntesibi olmakla şeref duyduğumuz, Yüce Allah’ın kullarına göndermiş olduğu son din İslam Dininde bulunan mabetler ilk dönemlerde mescit olarak zikredilmiş, günümüzde ise bu mabetler hem “mescit” hem de “cami” olarak ifade edilmektedir.

İnsanlar için ilk kurulan mabed hakkında Allah-u Teala Kur’an-ı Kerimde şöyle bildirmektedir.

“Şüphesiz, insanlar için kurulan ilk ibadet evi elbette Mekke’de, âlemlere rahmet ve hidayet kaynağı olarak kurulan Kâ’be’dir.” Peygamber Efendimiz bir hadislerinde kendisine sorulan bir soru üzerine ilk bina edilen mescidin “el-Mescidu’l-Harâm” olduğunu cevap olarak vermiştir.

 Peygamber Efendimizin Medine’ye hicretleri esnasında ve daha sonra gerçekleştirmiş olduğu ilk ve en önemli iş mescit inşası olmuştur. Nitekim Ranuna vadisinde ilk cumanın kılındığı Kuba mescidi daha Medine’ye gelinmeden inşa edilmiş, Medine’ye hicretin tamamlanması akabinde Mescid-i Nebevi yapılmaya başlanmıştır.

Peygamber Efendimizin şehirleşme planında ilk temel unsur mescit olmuştur. İnsanların bir araya geldikleri, eğitimin yapıldığı, istişare edilmek suretiyle önemli karaların alındığı yer haline gelmiştir mescid-i nebevi. Sosyal hayatın daha düzgün bir şekilde devam edebilmesi için en temel unsurların başında hep mescitler ön planda tutulmuştur.

Mescit kavramı zaman içerisinde biraz daha farklı kullanımlara bürünmüş ve mescit kavramı yerine artık cami kavramı kullanılır hale gelmiştir. İlk zamanlarda sadece Cuma namazı kılınan mescitler için el-mescidü’l-cami (cemaati toplayan mescit) ifadesi kullanılırken, zamanla bu tabir kısaltılmış ve cami olarak kullanılmaya başlanmıştır. Kur’an-ı Kerimde kullanış şekli olarak mescit ifadesi zikredilmiştir. Mescit ifadesi Kur’an-ı Kerim’de birçok yerde tekil, çoğul veya sıfat olarak kullanılmıştır.

Dağınık şeyi toplamak, biriktirmek, birleştirmek, elbise giymek anlamındaki “c-m-`a” kökünden türeyen câmi’, toplayan, bir araya getiren, birleştiren, müellif, mürettip demektir. Dinî terim olarak, toplu ibâdet edilen yerlere denir. Kur’ân ve sünnette câmi, mescid kavramı ile ifade edilmiştir. Mescid; secde edilen yer demektir.

Camilerin asıl fonksiyonu mabet oluşudur. Camiler Allah’ın anıldığı, birlik ve beraberlik içerisinde Allah’a ibadet edildiği yerlerdir. Kur’an-ı Kerimde bu hususla ilgili ayetleri sizlerle paylaşmak isterim.

“Allah’ın, yüceltilmesine ve içlerinde adının anılmasına izin verdiği evlerde hiçbir ticaretin ve hiçbir alış verişin kendilerini, Allah’ı anmaktan, namazı kılmaktan, zekatı vermekten alıkoymadığı birtakım adamlar buralarda sabah akşam O’nu tesbih ederler. Onlar, kalplerin ve gözlerin dikilip kalacağı bir günden korkarlar.”

“…İlk günden temeli takva (Allah’a karşı gelmekten sakınmak) üzerine kurulan mescit (Kuba mescidi), içinde namaz kılmana elbette daha layıktır. Orada temizlenmeyi seven adamlar vardır. Allah da tertemiz onları sever.”

Camiler insanları sadece bedenen birleştiren yerler değildir. Aynı şekilde ruhları birleştiren, maneviyatı sağlamlaştıran, birlik ve beraberliğe katkı sağlayan mekanlardır. Irk, mezhep ayrılığı yoktur camilerde. Zengin fakir ayrımı, amir memur, işçi işveren ayrımı yoktur camilerde. Aynı safta omuz omuza bir araya gelen insanlar kendilerinde bulunan sıfatları bir tarafa bırakarak aynı Rabbe yönelmek, aynı kıbleye doğru bir duruş sergilemek üzere camide bir araya gelirler. Bu birliktelik gönüllere ferahlık verir. Sevgi ve saygının ihdas edilmesine zemin hazırlar. Sıkıntılar çözümlenir. İnsanlar birbirleriyle irtibatı koparmaz. Yardıma muhtaç olanlar tespit edilir. Sıkıntı içerisinde olanların sıkıntısı giderilir camilerde.

Camiler Allah’ın evleri, oraya gelenler ise ev sahibi olan Allah’ın (c.c.) misafirleridir. Nitekim insanlar için ilk kurulan Mabedin adı Beytullah (Allah’ın evi)’tır.  Bu sebeple Yüce Allah’ın evlerine yardım edenler, imar edenler, bakımını üstlenenler, ihtiyaçlarını karşılayanlar Allah’a iman ettiklerini ortaya koymaktadırlar. Bir ayette Yüce Yaratanımız şöyle buyurmaktadır.

“Allah’ın mescitlerini, ancak Allah’a ve ahiret gününe inanan, namazı dosdoğru kılan, zekâtı veren ve Allah’tan başkasından korkmayan kimseler imar eder. İşte onların doğru yolu bulanlardan olmaları umulur.”

Allah’ın evlerini imar edenler övülmekle beraber, Mescitlerin ve camilerin harap olması için çalışanlar ise zalim insanlar olarak değerlendirilmektedir. Kur’an-ı Kerimde bu husus şöyle ifade edilmektedir.

“Allah’ın mescitlerinde onun adının anılmasını yasak eden ve onların yıkılması için çalışandan kim daha zalimdir. Böyleler oralara (eğer girerlerse) ancak korka korka girebilmelidirler. Bunlar için dünyada rezillik, ahirette de büyük bir azap vardır.”

Camiler Müslümanlık nişanıdır. Her nerde görülürse görülsün orda Müslüman insanların yaşadığı hemen anlaşılır.

Devamı Yarın…



Bu yazı 3335 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI