Bugun...



BAĞLAR’DA ŞEFFAFLIK, SAĞLIKTA GİZEM…

Ana konumuz sağlık ve eğitim olabilir ama dün gerçekleştirdiğimiz bir toplantı konusuna değinmeden ana konumuza geçmek istemedim,...

facebook-paylas
Tarih: 14-11-2019 00:04


Ana konumuz sağlık ve eğitim olabilir ama dün gerçekleştirdiğimiz bir toplantı konusuna değinmeden ana konumuza geçmek istemedim, zira siz okurlarımıza haberleri servis eden biz yerel basın camiasının hatırlanması da sanırım jesti hak eden bir aksiyon diye düşünüyorum. Malum Diyarbakır’ımızın en büyük ilçesi konumunda olan Bağlar ilçemiz ile ilgili hizmet haberleri her gün tarafınızca okunmakta. Tabi bu çalışmaların ana mimarı olan Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu, dün yerel basın temsilcilerini nazik bir davette buluşturdu. Diyarbakır’da faaliyet gösteren 9 yerel yazılı basın ekibi olarak Başkan Beyoğlu’nun bu nazik davetine icabet ettik. Sayın Hüseyin Beyoğlu her zamanki hoşsohbeti ile Bağlar Belediyesinin yaptığı hizmetleri değil ama yerel basınımızın sorunları ile ilgili bir toplantı gerçekleştirdiğini beyan etti. Sayın Beyoğlu her konuda fikre açık olduklarını ve şeffaflık ilkesinden asla ödün vermeyeceklerini de aktardı. Kendisinin bu nazik davetinden ve yerel basının sorunlarına duyarsız kalmamasından ötürü takdirlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Baştan sona son derece kaliteli bir biçimde hazırlanan toplantının mimarlarından olan Basın müdürü Hicran Çiftçioğlu Hanım başta olmak üzere emeği geçen herkese, basınımızın kıymetli kalemleri olan basın bürosu çalışanlarına da ayrıca teşekkürlerimizi sunuyorum. Gerçekten hassas bir yaklaşım ile yerel basının yaralarını sarmak isteyen Sayın Beyoğlu’nun bu jesti tarafımızca mutlulukla karşılanmıştır, bilmelerini arzu ediyorum. Şimdi gelelim ana konumuza ülkeler yatırımı en çok sağlık ve eğitim alanlarında yaparlar ve bu her zaman da böyle olmuştur. bütçelerini oluştururken bütçelerde aslan payını bu iki kaleme ayrılır. Türkiye’de AK Parti iktidarı eğitim ve sağlığa çok önem vermektedir. Bugüne kadar eğitim ve sağlığa harcanan paralar yeterli değildir veya paralar doğru yerde kullanılmadı. Bu gelen paralar ve yapılan harcamaların doğru yerde kullanılıp kullanılmadığı siyasi iktidarın sorumluluğu altındadır. Siyasi iktidar belli dönemlerde denetler. Sadece eğitim ve sağlığı değil, tüm kurumları denetler. İnsanlar için olmazsa olmaz olan bu iki kurumdur. Bu iki kurumun halka hizmet bakımından en iyi hizmeti vermekle sorumludurlar. Burada aksayan bir hizmet direkt iktidara yansır. Siyasi iktidar bu kurumlara atama yaparken en iyi bürokratını seçmelidir. Bu bürokratlar siyasi iktidarın bir aynasıdırlar. Burada yaşanacak bir olumsuzluk, bir eksiklik noktasında kimse bu müdür böyle yaptı, şu kişi şunu yaptı demez. Herkes iktidarın atadığı adam bunu yaptı der. Bugün Diyarbakır’ımızda sağlık teşkilatında yaşanan olumsuzlukların hiçbir yerde yaşanmadığına inanıyorum.  Rus çarı 2. Nikola’nın Osmanlı Devleti için kullandığı benzetmeyi bu günkü sağlık teşkilatımızda yönetici olanlar için kullanabiliriz: “HASTA ADAM” Örneğin Güneydoğu Anadolu Bölgesine hitap eden 1974’ten beri kurulan Dicle Üniversitesi o tarihten bugüne kadar tıbbi bilimde ve diğer bilimlerde hiçbir varlık göstermemiştir. Hep skandallarla anılmaktadır. Birkaç gün önce Dicle Üniversitesi Diş hekimliği fakültesinde ders esnasında meydana gelen olay bize acı tabloyu göstermektedir. İki gencimiz yaralandı. Bu olayı ört bas etmek isteyen bir yönetim nasıl olur da basının haber alma özgürlüğünü kısıtlayarak birilerini korumak için çeşitli senaryolar üreterek bilgi vermekten kaçınır. Bu gençlerin bir hayali vardı. Yarın öbür gün okulu bitirip diş teknisyeni olmak isteyen öğrencilerimizin hayalleri yarıda kaldı. Bu öğrencilerin yüzlerinde yangından dolayı yaşanan tahribatın yeri ne maddi ne de manevi açıdan doldurulabilir. Hele bu olay dersi veren öğretim elemanının başına gelseydi acaba üniversitenin tavrı ne olurdu? Yetmediği gibi üniversitenin bu skandal zincirine bir skandal daha eklendi. O da olayın yaşandığı üniversitede yanık ünitesi bulunduğu halde Diyarbakır’ın başka bir hastanesine hastaların sevk edilmesidir. Bahaneye bakın bahaneye. Bu bahaneye kargalar bile güler. Neymiş olaya maruz kalan öğrencilerin doktor arkadaşlarının orada olmasıymış. Yahu sizin burnunuzun ucunda yanık ünitesi var. Eğer bu çocuklara yolda bir şey olsaydı ailelerine ne cevap verirdiniz? Ya da şöyle diyebilir miyiz: Dicle Üniversitesi Hastaneleri Başhekiminin bir yakını burada idareci olduğu için olayı örtbas etme yoluna gidilmiş olabilir mi? İkinci bir konu da on günden fazladır Sağlık İl Müdürlüğü ve ona bağlı hastanelerde müfettişlerin geldiği iddiaları dolaşıyor. Bu müfettişler rutin bir çalışma için mi gelmişler yoksa yerel basında çıkan haberler üzerinden mi gelmişler merak konusu.  Bu sorunun cevabını bir türlü bulamadık. Müfettişler Doğum Hastanesi’nde yaşanan olaylar için mi? Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yaşanan olaylar için mi? Silvan Devlet Hastanesi’nin iptal olan ihalesi için mi? Selahattin Eyyubi Devlet Hastanesi’nde yaşanan skandallar için mi? il müdürünün yerel gazetelere yaptığı hakaretler için mi? İl Sağlık Müdürlüğü’nde yaşandığı belirtilen çok sayıdaki iddia için mi gelmişler bilemiyoruz doğrusu. Yakında bununla ilgili detaylar ortaya çıkar. Bu müfettişler buradayken son dakikada gelen bilgiler doğrultusunda Diyarbakır İl Sağlık Müdürlüğü ve bağlı hastanelere Sağlık Bakanlığı tarafından yaklaşık yirmi kişilik denetim elemanı geldiği iddiaları ortalıkta dolaşıyor.



Bu haber 71 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Genel Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI YUKARI