Özel ve Kamu Sektöründe Çalışan İşçilerin Talepleri Dikkate Alınmalı

Yeniden Refah Partisi'nin Güneydoğu Anadolu Bölge Sorumlusu Mahmud Yahya KILIÇ, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla önemli bir açıklamada bulundu. KILIÇ, bugünü anarken hem geçmişte yaşanan kanlı olayları hatırlayarak bir daha yaşanmaması temennisinde bulundu, hem de günümüzdeki işçi hakları ve sosyal adalet konularına dikkat çekti.

KILIÇ, açıklamasında özellikle özel sektörde çalışan işçilerin sesiz çığlıklarına ve haklarına vurgu yaptı. Modern kapitalizmin temsilcileri olan patronların artan enflasyon karşısında işçilere adil davranması gerektiğini belirtti. Bu noktada, İslam peygamberi Hazreti Muhammed'in bir hadisini hatırlatarak, çalışana ücretinin alın teri kurumadan önce verilmesi gerektiğini vurguladı.

Ayrıca, kamu sektöründe çalışan ve taşeron statüsünde olan 600 bin kişilik bir grubun da haklarının göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çeken KILIÇ, bu kişilerin kadroya alınması ve sorunlarının çözülmesi çağrısında bulundu. Merkezi yönetimden bu konuda adım atılması gerektiğini belirtti.

Yeniden Refah Partisi olarak her zaman adil düzeni ve sosyal adaleti savunduklarını belirten KILIÇ, bu vesileyle tüm işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutladıklarını ifade etti. Ayrıca, dünya genelinde yaşanan acı olaylar nedeniyle kalplerinin buruk olduğunu da dile getirdi.

TEÇ-SEN Diyarbakır İl Başkanı Ümit KURT , 1 Mayıs: Emek ve Dayanışma Günü - Çalışma Koşullarının İyileştirilmesi ve Toplumsal Mücadele"

Çalışanların Hakları ve Sendikal Mücadele: Geçmişten Günümüze Bakış

TEÇ-SEN Diyarbakır İl Başkanı Ümit KURT 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü münasebetiyle yaptığı aciklamda ; "1880'li yıllarda günde 12 saatten fazla ve haftada 6 gün olarak düzenlenen çalışma saatlerine karşı başlatılan mücadelenin simgesel olarak kutlandığı bir gündür. Bu mücadele, tüm dünyada günlük çalışma saatlerinin 8 saat olarak düzenlenmesine ve resmi olarak kabul edilmesine öncülük etmiştir. Ancak, günümüzde özellikle özel sektörde çalışanların hala günlük 10-12 saat arası çalıştırıldığı ve sendikalaşma oranlarının düşüklüğü nedeniyle haklarının tam olarak korunamadığı bir gerçektir.

Özellikle son yıllarda, kamuda görev yapan çalışanların mali hakları asgari ücretle sınırlandırılmış ve güvencesiz çalışma koşullarıyla karşı karşıya kalmışlardır. Kamu çalışanlarının temsilcisi olan sendikaların, toplu sözleşme dönemlerinde etkili bir şekilde hareket edememesi, çalışanların ekonomik taleplerinin karşılanmasını zorlaştırmaktadır. Bu durum, kamu çalışanlarının yaşam standartlarının düşmesine ve yoksulluk sınırının altında bir ücretle çalışmalarına neden olmaktadır.

Ancak, tüm bu zorluklara rağmen, çalışanların haklarının korunması ve iyileştirilmesi için mücadele devam etmektedir. Sendikal hareketler ve toplumsal mücadele, çalışma koşullarının insan onuruna uygun hale getirilmesi ve güvenceli istihdam sağlanması için önemli bir rol oynamaktadır. 1 Mayıs, bu mücadelenin sembolü olarak her yıl kutlanmakta ve çalışanların birlik ve dayanışma içinde hakları için mücadele etmeleri teşvik edilmektedir.

Bu vesileyle, tüm çalışanların 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyor, sağlık ve esenlikler diliyorum." ifadelerine yer verdi.