Bugun...



Yapıcıoğlu: Ne kadar oy alırsa alsın hiçbir parti tek başına bir halkın temsilcisi olamaz

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Ne kadar oy alırlarsa alsınlar hiçbir parti tek başına bir bölgenin, bir kavmin, bir etnik grubun, bir mezhebin, bir halkın temsilcisi olamaz." dedi.

facebook-paylas
Tarih: 19-11-2021 00:25

Yapıcıoğlu: Ne kadar oy alırsa alsın hiçbir parti tek başına bir halkın temsilcisi olamaz

Yapıcıoğlu, katıldığı bir TV programında ittifaklar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Helalleşme" çıkışı, parti kapatmalar, asgari ücret, ekonomi, gençlerin farklı kuşlaklarda kategorize edilmesi, sistemdeki 50+1 tartışmaları başta olmak üzere seçim çalışmalarına dair önemli açıklamalarda bulundu.

 “İLKELERİMİZE UYGUN BİR SEÇİM İTTİFAKININ İÇİNDE YER ALABİLİRİZ”

Seçim ittifakına ilişkin konuşmanın henüz erken olduğunu, siyasette her şeyin mümkün olduğunu belirten Yapıcıoğlu, en yüksek oyu alan partinin de en az oy alacak partinin de seçim barajı nedeniyle ittifaklara ihtiyaç duymak zorunda bırakıldığını söyledi.

PARTİ KAPATMA TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNDEN ÇIKMALI

HDP'nin kapatma davası iskeletini 6-8 Ekim olayları iddianamesi oluşturduğunun altını çizen Yapıcıoğlu, ilkesel olarak parti kapatmanın Türkiye'nin gündeminde çıkması gerektiğini söyledi.

HÜDA PAR, HİÇ KİMSENİN ARKA BAHÇESİ VE UZANTISI DEĞİLDİR

HÜDA PAR'ın bölgede kalıcı ve ağırlığı olan bir parti olduğunu, sadece bölgede değil, Türkiye'nin her yerinde olduğunun altını çizen Yapıcıoğlu, amaçlarını şöyle sıraladı: "HÜDA PAR hiç kimsenin arka bahçesi değildir. HÜDA PAR kimsenin uzantısı değildir. HÜDA PAR’ın silahlı kanadı yoktur. Tersinden söyleyeyim. HÜDA PAR herhangi bir örgütün siyasi kanadı olmadığı gibi HÜDA PAR’ın silahlı kanadı da yoktur. HÜDA PAR, 2012 yılında kurulmuş meşru bir siyasi partidir. Meşru hedeflere meşru vasıtaları kullanarak varılabileceğine inanan, İslam’ı hayatının merkezine almış, siyasi hayatı dahil hayatını buna göre tanzim etmeye çalışan ve sistemin halkın değerleriyle başta maddi ve manevi değerler olmak üzere barışık zorunda olması gerektiğine inanan bir kadronun adıdır. İslam’ı kimliğimiz olarak belirlemişiz. Evet partinin içinde ağırlıklı olarak belki Kürt kardeşlerimiz yer alıyor. Ama bu bizim seçimimiz değil ve bu bir mecburiyet, bir şart değil. Partinin içinde Arap kardeşlerimiz de Türk kardeşlerimiz de var. Hatta partinin içinde Alevi ilçe başkanlarımız da var."

“UZLAŞMA KÜLTÜRÜ ADINA 50+1 İYİDİR DE DENİLEBİLİR”

Kamuoyunda tartışmalara neden olan sistemdeki 50+1'i değerlendiren Yapıcıoğlu, şunları söyledi: "Bu sistemde en fazla rastlana oran yüzde 50+1, yani oyların 1 fazlası. Eğer iki turlu bir sistem olmasa, tek tur olsa, ilk turda mevcut adaylar kaç tane olursa olsun, en çok oyu alan bir limitte getirilebilir. Çünkü neticede siz bir kişiyi hükümet yapıyorsunuz. Bir kişilik bir hükümetten bahsediyoruz. Diğerleri onun yardımcıları. Eğer parlamenter sistem olsa, bugünkü gibi 100 küsur parti var. Diyelim ki bunlardan 20 tanesi seçime girme yeterliliğine sahip. Faraza hiçbirisi yüzde 20’yi aşmadılar. Yüzde 18-17-15-14 oy aldılar. Böyle bir hükümet sisteminde yüzde 20 oy alan birisinin tek başına hükümet olması doğru bir şey olur mu? Parlamenter sistemde böyle olsa, o yüzde 18 alan çoğunluğu sağlayamadığı için güvenoyu almak için yanına başka partiler almak zorunda kalacak. Bu sistemde yani Başkanlık sisteminde ya da Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde artık koalisyonlar devri bitmiş ama seçimler öncesi ittifaklar devri başlamıştır"




Bu haber 504 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER Diyarbakır Haberleri

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI YUKARI