Bugun...


Abdulsamet Özer

facebook-paylas
YAKINI GÖREBİLİYOR MUYUZ?
Tarih: 11-10-2020 19:06:00 Güncelleme: 11-10-2020 19:06:00


Gündem o kadar yoğun ki, takip etmek gerçekten zor. Kendi gündemimiz, ülkenin gündemi, dünyanın gündemi hepsi bir birine bağlantılı olarak baş döndüren bir hızla değişiyor. Eskiden insanların 20-30 yılda tanık olduğu değişiklikler günümüz dünyasında çok kısa bir sürede oluşabiliyor. Artık yıllar ay gibi, aylar gün gibi, günler de neredeyse bir saat dilimi gibi yaşanır oldu. İnsanlar bu yoğun gündemin içinde koşturup duruyor.

Kendi gündemimiz çoğu zaman modern hayatın getirdiği bir koşturmaca ile geçiyor. Aile içi sorunlar, çocukların eğitim durumları, ihtiyaçlar, işimizde yaşadığımız sıkıntılar ve daha neler neler. Ülkemizin gündemini yıllardır devam eden siyasal tartışmalar, geçmiş dönemlerin uygulamalarına yönelik yargılamalar ekonomik gelişmeler doldururken, dünya gündeminde ise Koronavirüs pandemisi adından bir hayli söz ettiriyor. Tam etkisini kaybetti derken ikinci dalga ve hatta belki üçüncü dalgaya da yakalanabiliriz. Son birkaç gündür Çin’de haberlerden edindiğimiz bilgilere göre yeni vakalar ortaya çıkıyor. Bu vakaların somon balığından kaynaklanabileceği tartışılırken, Dünya Sağlık Örgütü kesin olmayan bu bilgi konusunda ve virüsün yapısının ilk virüs mü, yoksa değişikliğe uğramış başka bir virüs mü olup olmadığı hakkında Çin’in kendilerini bilgilendirmesini istiyor.

Tüm bu gelişmeleri anında ekranlarda son dakika haberi olarak görüyor ve takip ediyoruz. Ülke gündemini bölgedeki ülkelerin gündemini daha doğrusu dünyanın gündemini istesek de istemesek de çoğu zaman canlı olarak an be an takip ediyoruz.

Peki dünyaya bu kadar yakınken kendimize çevremize ne kadar yakınız veya doğaya hayata ne kadar yakınız bunu hiç sorguluyor muyuz? Örneğin; kendimize zaman ayırabiliyor muyuz? Kitap okuyor muyuz? Spor yapıyor muyuz? Bu pandemi döneminde ailemize çocuklarımıza zaman ayırabiliyor muyuz? Eşimizle veya çocuklarımızla sohbet ediyor muyuz? Onları dinlemeyi televizyon seyretmeye tercih edebiliyor muyuz? Ortadoğu’da, Amerika’da veya Avrupa’da nelerin yaşandığını an be an takip ederken kendi oturduğumuz apartmanın bilmem kaçıncı katında kaç numarada oturan komşumuzu tanıyor muyuz? Ne iş yapıyor, kaç çocuğu var, ne ile geçiniyor hiç soruyor muyuz? Uzakları gördüğümüz kadar yakını da görebiliyor muyuz?

Oysa çocukluğumuzda bir mahalleyi tanıyorduk o mahalledeki insanların hemen hemen hepsini ne iş yaptıklarını, kaç çocukları olduğunu, çocuklarının adlarını her şeylerini biliyorduk. Şimdi bin metrekarelik bir alanda aynı apartmanda oturan ve birlikte yaşadığımız komşularımızın çoğunu tanımıyor, dünyaya yakınlaştığımız ölçüde kendimizden ve çevremizden uzaklaşıyoruz. İletişim dünyası bize uzakları yakın ettiği gibi bizi yakınlarımızdan ve çevremizden de uzaklaştırdı. Ekranlara mahkûm olduk. Televizyon ekranı, bilgisayar ekranı ve hele ki telefon ekranı aldı bizi bizden… derken tüm hayatı ekranlardan takip eder olduk. Artık geri dönülmez bir yoldayız, ekran dünyası bizi esir aldı ve bundan kurtulmak mümkün değil. En azından bir planlama yaparak arada bir bu sanal alemden uzaklaşıp gerçek hayata dönsek birazda yakınları ve yakınlarımızı görsek daha mutlu olabiliriz.



Bu yazı 228 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI