Bugun...


Abdurrahman SEVGİLİ

facebook-paylas
Ulema ve ümera
Tarih: 11-10-2020 19:05:00 Güncelleme: 11-10-2020 19:05:00


“İki sınıf insan düzelirse toplum düzelir, bozulursa toplum bozulur” diye önemli bir tespitte bulunuyor Efendimiz sav.Bu iki zümrenin kim olduğunu soran Ashabı Kiram’a, Efendimiz (sav) şu cevabı veriyor: Ulema(alimler) ve Ümera(yöneticiler)

Şimdi İslam Ümmetine, İslam Ülkelerine dönüp baktığımızda, maalesef içler acısı bir durumla karşılaşıyoruz. Bir kasım İslam ülkelerinin yöneticileri ve bilginleri, bilim adamları maalesef başkalarının, dış güçlerin çıkar ve menfaatlerini kendi çıkar ve menfaatlerine tercih etmektedirler. Başkaları derken, dış güçleri, başka ülkeleri, Batıyı , Avrupa’yı, Amerika’yı, İsrail’i…Siyonizmi kastediyoruz. Zülüm ve sömürü düzeni kuran bu şer odaklarıyla işbirliği içindedirler, işbirlikçidirler.Suudi Arabistan , Birleşik Arap Emirlikleri …gibi. Dünyadaki zenginliklerin çok önemli bir kısmı İslam coğrafyasında olduğu halde,  fakirlik ve sefalet hüküm sürmekte, ümmet fakru zaruret içindedir. Yeraltı ve yerüstü pek çok zenginliğe rağmen, İslamın emrettiği yardımlaşma ve dayanışma, zekat, infak, … birlik ve beraberlik olmadığından ,ulema ve ümera gaflet veya ihanet içinde olduklarından veya  tembellik veya başka sebeplerden dolayı ümmetin genelinde açlık ve sefalet hüküm sürmekte, cehaletten kaynaklı pek çok sıkıntı yaşanmaktadır maalesef. İslam coğrafyasından  sürekli kan ve barut kokusu gelmektedir. Bu sıkıntı ve perişanlığın en önemli bir kaç nedeni üzerinde duracak olursak şunları söyleyebiliriz:

1)Dünyayı yöneten ırkçı emperyalizmin İslam ülkelerini, petrol başta olmak üzere yer altı ve yer üstü bütün zenginliklerini sömürmesi. Geçmişten günümüze  dek, özellikle İngiltere, Fransa, İtalya, Hollanda, Rusya, Çin, ABD, ve İsrail …gibi ülkeler, İslam ülkelerini hep sömürmüşlerdir ve bu sömürü düzeni farklı şekillerde de olsa, daha korkunç bir şekilde devam etmektedir maalesef.Tarihte İngiltere koca Hindistan’ı,(Pakistan ve Bangladeş ayrılmadan önce), Avusturya’yı, Kanada’yı…,Fransa;Fas,Tunus,Cezayir’i, İtalya; Libya yı vs..fiilen sömürmüşler  ve Arzu ettikleri şekilde yönetmişlerdir, parçalamışlardır, geri kalmalarında büyük etken olmuşlardır. Değerlerden yoksun bu  ülkelerde, bilgi ve teknolojik üstünlük olunca, vahşi kapitalizm, zulüm ve sömürü kaçınılmaz olmuştur.Çağımızda da aynen bu çark devam etmektedir. Üzülerek belirtmek gerekir ki, Batı Emperyalizmine neredeyse bütün İslam ülkeleri teslim olmuş durumdalar. Amirler isteyerek veya istemeyerek bu şer odaklarının, siyonizmin tahakkümü altına girmişler, onlarla işbirliği halindeler. Alimler ve bilim adamlarımız da, beyin göçüyle bir çoğu Batı ülkelerine, ABD ve Avrupa’ya hizmet etmektedirler. Sömürülen, parçalanan Libya, Irak ve Suriye, Afganistan, Miyanmar, Doğu Türkistan vs..sayabiliriz. Zaten üretmeyen, çalışmayan, birleşmeyen, okumayan müslümanlar, Allah vergisi olan zenginliklerini de, güç ve iradelerini de bu şekilde Emperyal güçlere kaptırmış durumdalar. Bunlar müslümanın canına kıymaktan, kanına girmekten, malını yemekten zevk alan sadist ruhlu zalim toplumlardır, zalim ülkelerdir. Kafirden merhamet dilenmez.Tek çözüm güçlü olmaktır. Güçlü olmak için de yöneticilerin ve bilim adamlarının hain olmamaları ve birlik beraberlik içinde çok çalışmaları gerekir.

2)Dengesiz ekonomik paylaşım. Buna iç sömürü de diyebilirsiniz. Ekonomik düzen İslami olmayınca bir başka sömürü unsuru olan faiz ve haksız kazanç devreye girer, iç barış zedelenir. Zekat, sadaka ve Karzı hasan…gibi infak müesseseleri  devre dışı kalır. Yardımlaşma, dayanışma ve paylaşım ruhu yok olur. Bencillik ve kapitalizm hakim olur. Adil bir düzen, dengeli bir paylaşım olmaz oluşmaz. İslami anlayışta, ”komşusu aç iken tok yatılmaz.” İslamda “isar” vardır, müslüman kardeşini kendisine tercih etme olayıdır ki bu durum neredeyse  tarihe karışmıştır, tarih olmuştur çok büyük oranda maalesef. Kanaat, hazinedir kültürümüzde. Maalesef o da yok olmaya yüz tutmuştur. Ne kadar güzel bir değerimiz varsa hepsini  bir bir kaybettik, ediyoruz. Bunlara kim sahip çıkacak, topluma kim yerleştirecek bu değerleri!? Elbette daha çok alimler ve amirlerin eliyle, öğüt ve talimatlarıyla, çıkaracakları kanunlarla ancak bu değerler hayat bulur, mevcut değerler korunur, huzur ve barış, birlik beraberlik ve kardeşlik tesis edilmiş olur.

3) İsraf: Açlıktan ölenlerin olduğu bir yerde, bir coğrafyada, obeziteden, fazla yemekten de ölümler olabiliyor günümüzde.”Yiyiniz, içiniz lakin israf etmeyiniz” diyor dinimiz. Ancak üzülerek belirtmek gerekirse, neredeyse her şeyde israf bulunmaktadır. Yiyecekte ve özellikle ekmekte büyük israf vardır, giyimde kuşamda israf vardır, evlilikte, düğünlerde… israf vardır. En büyük israf ise  zaman israfıdır ve zamanımızı hovardaca kullanıyoruz müslümanlar olarak. Pek çok konuda olduğu gibi israf konusunda da ümmet, İslam’dan uzaklaşmıştır. Yöneticilerimiz ve Din adamlarımız başta olmak üzere hep beraber israfı asgariye indirme mücadelesi vermek zorundayız. Çünkü aç ve açıkta olan çok sayıda insanımız var, ihmal ettiğimiz işlerimiz var. Bir an önce israfa dur demeli, zamanımızı çok verimli kullanmalı, ekonomik yönden güçlenmeli, adil düzeni ve İslam birliğini bir an önce   kurmalıyız.Ticaretin çok büyük bir kısmı yahudilerin elindedir maalesef. Dünyada yaklaşık on beş milyon civarında nüfusa sahip olan İsrail oğullarının, ticaretteki bu başarısı üzerinde çok düşünmek ve İslam Ümmeti adına çok dersler çıkarmak gerekir. İsraf ve faizden uzak, dürüstlük ve güvene dayalı bir ticarete, müslümanların biran önce başlaması zorunludur. Ekonomisiz hiçbir şey olmaz. Güçlü bir ekonomi şart. Bunu yapacak olanlar, sorumluluk makamında olan amirlerdir ve ekonomistlerdir, esnaf ve tüccarlardır, alimler ve amirlerdir. İsraf ekonomisini durdurup faize ve haksız kazanca topyekün ve hemen savaş ilan etmeliyiz.

4)Tembellik: İki günü eşit olan ziyandadır diyor Peygamber Efendimiz (sav). Geri kalışımızın en önemli unsurlarından birisi, belki de en önemli nedeni  tembelliktir. Efendimiz (sav) boş oturana selam bile vermemiştir. Ne oldu bize ki, en tembel insanlar olduk. Kitap okumaz, ziraat ve tarımla uğraşmaz, sanayide üretmez olduk. Çok sayıda işsizimiz olmasına rağmen gerekli hiçbir ciddi tedbir almadık, almıyoruz. Camilerimiz, eğitim kurumlarımız, pek çok tesisimiz atıl durumda.Üşengeçliğimizden ve tembelliğimizden eğitimde, sanatta, sanayide, ziraatte, tarım ve hayvancılıkta, yazılım ve her türlü teknolojide… maalesef geri kaldık. Eser üretmez olduk, bilim adamı yetiştirmez olduk. Marka, lisans ve patent… gibi  konularda, Batıyı yakalamak için ancak çok fazla çalışmamız şart. Kadın erkek, genç yaşlı herkes, her müslüman ve özellikle yöneticiler ve bilginlerimiz, bilim adamlarımız, her konuda seferberlik ilan etmeli, Endülüs Emevi Devleti ve ve dönemin Bağdat’taki  kütüphaneleri gibi kütüphaneler kurmalı, çağa damgasını vuran bilim adamları yetiştirmeliyiz.Tembelliği bırakıp, okuyan, düşünen, üreten… olmak zorundayız. Aksi halde Batı’nın sömürgesi ve oyuncağı olmaya ümmet olarak devam edeceğiz ne yazık ki.

Son söz olarak şunu belirtmek gerekir ki, Müslümanlar İslamdan uzaklaştıkça batmaktadırlar. Kurandan, Sünnetten ve O’nun ahkamından uzaklaştıkça bölünüyorlar,küçülüyorlar ve cahil kalıyorlar. Kurtuluş İslamdadır, kurtuluş İslamın emrettiği bilgide, birlikte, kardeşlikte, dürüst ve adil bir düzene dayalı faizsiz bir ticarette, sürekli okuyup araştırmada, yardımlaşma ve dayanışmadadır. Başka bir deyişle, ilim, ittihat ve meşru bir zenginlik bu işin kurtuluş formülüdür. Bütün bunları rıza-i Bari için yapmak, tüm müslümanların hatta tüm insanlığın saadeti ve selameti için, ibadet niyetiyle yapmak, çalışmak şarttır, zaruridir. Bunları temin etmek en başta yine alimler ve amirlerin  görevidir, bilim adamlarının ve yöneticilerin işidir.Rabbim söylemlerimizi ehline duyursun, Rabbim Ümmeti Muhammedi bu xabı gafletten, bu derin uykudan uyandırsın. Mevlam bizleri her türlü bela ve musibetten korusun. Amin. Selam ve dua ile.

 



Bu yazı 250 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI