Bugun...


Ahmet Ay

facebook-paylas
Tecavüzcüyü Neden Kolluyorlar
Tarih: 11-10-2020 19:09:00 Güncelleme: 11-10-2020 19:09:00


Kadına her türlü zulmü reva görüyorlar.

Çağdaşlık adına çocuklarına zorla içki ve sigara içiriyorlar.

Hatta, “beden benim…” kepazeliğini icad ederek kızı yaşındaki kızları sevgili, metres tutuyorlar.

Mesela dindarlık kokusunu taşıyanların ya da Ak Parti ile irtibatı olan birisinin bu tür kabahatlerini hep beraber, günlerce, haksız ithamlarla ve üstelik genelleyerek medya, sosyal medya ve diğer iletişim araçları ile yayan; failden hareketle bütün bir camiayı aşağılayan solcu, laikçi, Batıcı bu güruh;

Neden kendilerinden biri bir tecavüz olayına karıştığında, kadına, özelde de eşine şiddet uyguladığında ya da çocuk istismarcısı çıktığında bir tek kelime etmiyorlar?

Sahi neden?

“Benim tecavüzcüm iyidir!” gibi bir ahlaksızlık, bir çifte standart var ise dünyada, tam da o ahlaksızlık da o çifte standart da budur.

Ensar Vakfı Karaman Şubesine atılan iftirayı hatırlıyorsunuz değil mi?

Sonradan adamın mahkeme zabıtlarına da geçen beyanında, ateist ve solcu olduğunu, Ensar Vakfı ile ilişkisinin olmadığını anlatmıştı ama yine de dindar camia onların çirkin hakaretlerinden kurtulamamıştı.

Bundan birkaç hafta önce FOX TV’nin sunucularından İsmail Küçükkaya’nın eşi ile yaşadıkları medyada yer aldı. Küçükkaya’nın eşi yaptığı açıklamada,

İsmail Küçükkaya tarafından nasıl dövüldüğünü, nasıl aşağılandığını, nasıl tehdit edildiğini anlatmıştı.

Peki, siz sol cenahın medyasından, sosyal medyasından, siyasetçisinden, gazetecisinden bir tek laf işittiniz mi?

Hayır.

Ya Sol cenahın ortaklarından?

Yine hayır!

Neden peki?

Çünkü İsmail Küçükkaya dindar olmadığı gibi sol mahalledendi de ondan. Unutmayın, “Mahalleliyi kollama” görevinin asıl gerekçesi önemli.

Geçtiğimiz gün HDP Mardin Milletvekili Tuma Çelik’in 1,5 yıl önce kendisi gibi Süryani olan bir kadına tecavüz ettiğini,

HDP’lilerin bu iğrenç tecavüzü duyduktan sonra gidip tecavüze uğrayan kadını çeşitli tehdit ve şantajlarla susturduğunu,

Bu “susturucu” grubun içinde HDP’li kadın milletvekillerinin de yer aldığını öğrendik.

Bu 1,5 yıl içinde,

HDP’den bir tek insanın,

Duyulduktan sonra HDP’nin ortağı CHP’den bir tek siyasetçinin,

HDP-CHP ortaklığının diğer figür ve paydaşlarının bu iğrençliğe dair bir tek sözünü duydunuz mu?

Yıllardır “Jin, Jîyan, Azadî/Kadın, Hayat, Özgürlük” diyerek araçsallaştırdıkları kadını ve onun kutsal “kadınlığından” yararlanan HDP, bu iğrençlikte kendi tecavüzcü vekiline yükleneceğine, tecavüze uğrayan kadına yüklenerek susturmaya çalıştılar.

Biz HDP’nin bu konudaki sahtekarlığını biliyoruz. Kadının, kendisinin vazgeçilmezi kabul ettiği namusu, onlar, “Namus kabustur!” diyerek sıfırladılar.

Peki, ya CHP ve “minikleri” nerelerde?

Kayıplarda!

CHP’lilerin tiyatrocularına, soytarılarına arka çıkmalarını,

Bu soytarıların da HDP’li Mensur Işık’ın da eşlerine şiddet uygulamalarına CHP ve “minikleri”nin sessiz kalmalarını geçiyorum.

Ancak;

Yukarıda bu sessizliğin “asıl gerekçesi” olduğunu söylemeye çalışmıştım. Şimdi asıl gerekçenin ne olduğuna bakalım.

Tecavüzcüleri, vatan hainlerini, cinsel sapıkları, teröre açıktan destek verenleri, Türkiye ile Suriye ya da İran savaşırsa biz Suriye ve İran’dan yana savaşırız, diyen CHP’lileri HDP’lilerle, İYİ Partililerle, SP hatta artık Babacan ve Davutoğlu’nun partileri ile bir noktada buluşturan “o güç” böyle istiyor.

Ne/den istiyor?

“O güç”;

Türkiye’de kendilerini “Milli ve Yerli” blokta konuşlandıran Ak Parti ve MHP’ye karşı,

Türkiye’de, geriye kalan diğer bütün kesimleri ‘hiçbir şekilde birbirleri ile ters düşmemeleri koşuluyla’ bir araya getirdi. Çünkü “o güç”, CHP eksenli bu muhalif kesimi, Ak Parti-MHP ittifakını ancak bu koşullarla yarabileceklerine inandırdılar.

İşte bu yüzden, bir CHP’li tecavüzcü çıksa,

Bir HDP’li tecavüz, gasp ile yargılansa,

Diğer muhalif kesimden birileri Ak Partili birisinin işlediği cürmün 50-100 katı ağırlığında cürüm işlese bile bütün muhalif kesimler, “O güç” tarafından dikte edilen, “Hiçbir şartta birbiriniz aleyhinde konuşmayın” talimatına harfiyen uyarak bu çirkinliklere sessiz kalıyorlar.

Bu haysiyetsiz sessizliğe onlara yakın hatta onların zurnası televizyon kanalları, Cumhuriyet, Sözcü ve “BATI TARAFINDAN FONLANAN SİTELER” de kör-sağır-dilsiz kalıyorlar.

Ara sıra bu “şart” bilinmesin diye mesela İYİ Parti’ye, “Milliyetçi hassasiyeti olanları kaybetmemek için bazen HDP aleyhinde konuşabilirsin” izni verilmiş. Diğerlerine de bu minvalde ve bu kadar. Yani danışıklı dövüş!

Ama temel koşul şu:

Hiçbiriniz,

Hiçbir şekilde diğer parti aleyhinde olmayacaksınız,

Bazen aleyhinde konuşuyorMUŞ gibi yaparak seçmeninizi konsolide edebilirsiniz, o kadar.

Tecavüzcülerini bu yüzden kolluyorlar…



Bu yazı 178 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI