Bugun...


Avukat Vedat Yüce

facebook-paylas
KORUMA TEDBİRLERİ NEDENİYLE TAZMİNAT DAVASI
Tarih: 28-07-2022 00:01:00 Güncelleme: 28-07-2022 00:01:00


Bir suçun soruşturmasının veya kovuşturmasının, etkin bir şekilde yapılabilmesi için genellikle koruma tedbirlerine başvurulmaktadır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa göre başlıca koruma tedbirleri şunlardır: Arama, Yakalama, Gözaltı, Tutuklama, El Koyma, Adli Kontrol vs.

 

Koruma tedbirleri uygulanırken, ölçülü ve hukuka uygun bir şekilde uygulanmalıdır. Aksi takdirde, haksız koruma tedbirleri (haksız arama, haksız yakalama, haksız tutuklama vs.) ortaya çıkacaktır. Bu durumda da devletin tazminat sorumluluğu doğacaktır.

 

5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 141. Maddesine göre tazminat istenilebilecek durumlar şöyle sıralanmıştır.

 

  1. Suç soruşturması veya kovuşturması sırasında;

 

  1. Kanunlarda belirtilen koşullar dışında yakalanan, tutuklanan veya tutukluluğunun devamına karar verilen,

 

  1. Kanunî gözaltı süresi içinde hâkim önüne çıkarılmayan,

 

  1. Kanunî hakları hatırlatılmadan veya hatırlatılan haklarından yararlandırılma isteği yerine getirilmeden tutuklanan,

 

  1. Kanuna uygun olarak tutuklandığı hâlde makul sürede yargılama mercii huzuruna çıkarılmayan ve bu süre içinde hakkında hüküm verilmeyen,

 

  1. Kanuna uygun olarak yakalandıktan veya tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilen,

 

  1. Mahkûm olup da gözaltı ve tutuklulukta geçirdiği süreleri, hükümlülük sürelerinden fazla olan veya işlediği suç için kanunda öngörülen cezanın sadece para cezası olması nedeniyle zorunlu olarak bu cezayla cezalandırılan,

 

  1. Yakalama veya tutuklama nedenleri ve haklarındaki suçlamalar kendilerine, yazıyla veya bunun hemen olanaklı bulunmadığı hâllerde sözle açıklanmayan,

 

  1. Yakalanmaları veya tutuklanmaları yakınlarına bildirilmeyen,

 

  1. Hakkındaki arama kararı ölçüsüz bir şekilde gerçekleştirilen,

 

  1. Eşyasına veya diğer malvarlığı değerlerine, koşulları oluşmadığı halde elkonulan veya korunması için gerekli tedbirler alınmayan ya da eşyası veya diğer malvarlığı değerleri amaç dışı kullanılan veya zamanında geri verilmeyen,

 

  1. Yakalama veya tutuklama işlemine karşı Kanunda öngörülen başvuru imkânlarından yararlandırılmayan,

 

Kişiler, maddî ve manevî her türlü zararlarını, Devletten isteyebilirler.

 

Bir suçun soruşturulması veya kovuşturulması esnasında, yukarıdaki madde metninde yer alan durumlardan biri ile karşılaşan bir kimse, Devlet(Maliye Hazinesi) aleyhine tazminat davası açarak, uğramış olduğu maddi ve manevi tüm zararının tazminini isteyebilir. Tazminat isteyebilmek için kanunda yer alan sürelere dikkat etmek gerekir.

 

Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davası açmak için kanunda yer alan yasal süreler 3 Ay ve 1 Yıllık sürelerdir. Tazminat davası açmak için, Karar veya hükümlerin kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren 3 ay içinde veya karar veya hükümlerin kesinleşme tarihinden itibaren 1 yıllık sürede dava açılmalıdır. Bu süreler içinde açılmayan davalar, bu süreler geçtikten sonra açılırsa, açılan dava Mahkemece reddedilecektir.

 

Açılacak davada yetkili ve görevli mahkeme, kişinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki Ağır Ceza Mahkemesidir. Yerleşim yeri dışındaki mahkemede dava açılırsa, mahkemece yetkisizlik kararı verilir.

 

 

Av. Vedat YÜCE

vedat_yuce@hotmail.com  



Bu yazı 2156 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI