Muharrem ayının 10’u Aşure günü münasebetiyle, yardımcısı ve Büyük Şehir Belediyesi Genel Sekreteri Abdullah Çiftçi ile birlikte güler yüzleri ve buyur sözleriyle Aşure yemeğini vatandaşa dağıtıktan sonra Ulu Cami önündeki meydanda yer alan Yatkın Turizmin önünde oturup, halkı dinlemeye başladılar.

Bazı vasıflar bazı kimselere daha iyi yakışıyor. Şu klasik ‘Sayın’ sözcüğünü zaten hiç kimse için kullanmıyorum yazılarımda, ama layık olduğuna inandığım kimselere de muhterem diyorum, muhterem valimiz Ali İhsan Su münevver vasfına uyumlu bir hali var, bu hali hayra vesile olsun inşallah.

Valimiz yanında oturduğu Mehmet adındaki amcayla şakalaşarak dedi ki; “Mehmet amca diyorlar bu şehre yeni bir vali gelmiş, tanıştınız mı? Nasıl bir adam acaba?”

Mehmet amca; “vala ben Valiyi hiç görmedim, iyi insan olduğunu söylüyorlar”,

vatandaşlardan biri konuşmaya müdahale ederek yanındaki validir amca deyince Mehmet amca Vali beye sarılıp gülüştüler.

15-20 kişiyi dinleyip anında müdahaleyle sorunun çözümü için talimat verdiğine bizzat şahit oldum, örneğin birkaç diyaloğu paylaşmak istiyorum.

Vali bey, “buyurun abiciğim sizi tanıyalım” diyerek sohbet için kapıyı araladı.

Vatandaşın biri,

-Ben Ergani’nin şu köyündenim, köyümüzün yolu bir taraftan tamamlanmış bir tarafı eksiktir, çok uğraştık hala yapamadık, sayın valim.

Vali bey, hemen Fen İşleri Daire Başkanı Kendal beyi aratarak gerekli talimatı verdirdi,

Başka bir vatandaş,

-Sayın Valim, çocuğum hasta,  ani krizler geçiriyor, ama uzman doktora gitmek için randevu isteniyor, bu hastalık öyle zor bir hastalık ki geç kalmak vücutta  ciddi tahribatlara sebebiyet verebiliyor,  yardımınıza ihtiyacımız var.

Vali bey, İl Sağlık müdürünü bizzat arayarak, vatandaşın isim ve telefonunu kendisine verip, kendisine yardımcı olmaları talimatını verdi.

Başka bir vatandaş

-Sayın Valim Çınar’ın falan köyünde taziye evi için oturma grubu lazım, Alaattin Parlak beye de söylemiştik,

Vali bey -haberim var, Alaattin beye de söyleyin takip etsin,

Yürümekten aciz bir vatandaş

–Ulucami'ye gitmek için engelli yolu yok, sayın valim,

Vali bey,

 -Geçende gündeme gelmişti, demek hala yapılmadı, Belediyenin Genel Sekreterine dönerek Abdullah bey bu engelli yolu bir an evvel yapılsın, vatandaşımız haklı.

Başak bir vatandaş,

-Bağların falan köyünde ikamet ediyorum, Köyümüzün cami avlusuna parke ve oturmak için bank lazım dedi,

Vali bey, Bağlar Belediye Başkanı Hüseyin Beyoğlu’nu arayarak;

-Nasılsın Başkanım, bak sana hep hayırlı işler gönderiyorum, filan köyün camisinin bahçesinde parke düşeme ve oturmak için bank ihtiyacı var, vatandaşın adı, soyadı şu, telefonu da bu, ilginizi bekliyorum.

Bunun dışında da bir çok sorunlar dile geldi, işsizlikten şikayet edildi,

Vali beyin dediği şu; eğer iş ayırımı yapmıyorsanız tekstile isimlerinizi aldıralım, İş-Kur’a yönlendirim, bu vesileyle çalışma imkanınız olur.

Bu kadarı dahi bir vatandaş olarak “vali su halk adamıdır” başlığıyla yazı yazmam için yetti bile.

Valimiz her hafta bir yerde böyle halk ile hemhal olsun, eminin ehli vicdan kimseler  tarafından hayırla yad edilecek, yaptığı çalışmalar bereketlenecek, şehrimizin huzuruna katkı verecek.

Haydi hayırlısı olsun, başarısının devamını dilerim.

Selam ve selametle