Bugun...


Fesih Bozan

facebook-paylas
Akıl Tutulması
Tarih: 08-12-2022 00:02:00 Güncelleme: 08-12-2022 00:02:00


Birkaç gündür, yaşadığımız yüksek Enflasyonda, “zincir marketlerin sebep olduğu ve bunların fetö ile ilişkilerinin araştırılması gerektiği” iddiası üzerine, BİM CEO’su: “kendilerinin değil iktidarın sebep olduğu” anlamına gelen açıklama yapması üzerine, Cumhur ittifakı bileşenleri çok sert tepki gösterdi.

Öyle ki, "66 yıl hapisle yargılandığı sırada,  “Bahçeli’nin girişimleriyle cezasının kaldırıldığı" iddia edilen çete lideri Kürşat Yılmaz'ın,  Bim İcra Kurulu Üyesi ve Gıda Perakendecileri Derneği Başkanı Galip Aykaç’ı “Tuttuğunuz köşe başları mezarınız olur” şeklinde tehdit etmesi, bazı BİM şubelerinin taşlanması, camlarının üzerine Bahçelinin isminin yazılması, zabıtaların ceza yağdırmaları, Ağrı’da AKP’li Belediye Başkanı şov yaparak, “üç şubeyi kapattığını ve şehri terk etmelerini istemesi” tüm Türkiye’de boykot çağrılarının yapılması üzerine, Galip Aykaç, Dernek Başkanlığından istifa edip Bahçeli’den özür diledi.

Hatırlanacağı gibi daha önce de, yine Bahçeli'nin kanatları altında olan ve dava adamı dediği mafya lideri Alaattin Çakıcı'nın Kılıçdaroğlunu tehdit etmiş, Cumhur ittifakı adına seçim çalışması yapan, mafya lideri Sedat Peker’de "oluk oluk kan akacak" demişti.

Zincir marketler konusunda gelişmelere bakınca yaşananlara insanların inanası gelmiyor.

Tehditler, suçlamalar, boykot çağrıları, şubelerin taşlanması camların indirilmesi, cezalar, şube kapatmaları... Gelişmeler bize tam bir akıl tutulmasının yaşandığını gösteriyor.

Enflasyondan kendileri değil de, başkalarının sorumlu gösterilmesinden dolayı iktidar sakinleri gayet memnun görünüyor ve gelişmeleri büyük bir keyifle seyrediyor gibi. MHP’nin tahrik ve hedef göstermelerinin,  cam taşlama ve camekan indirmelerin nerelere evrilebileceğini düşünemiyorlar. Sadece günü kurtarma derdinde oldukları görünüyor.

Tabi biz burada zincir marketleri savunuyor değiliz. Elbette fahiş fiyat ve haksız kazanç varsa kanunlar çerçevesinde gerekli denetlemeler her zaman yapılmalıdır.

Burada mesele, vatandaşın yaşadığı hayat pahalılığının esas sorumlusu olan iktidardan hedef saptırmak, gündem değiştirmek ve şimşekleri başka yere çekmekten başka bir şey değildir. Biz bunu nereden biliyoruz? Elbette daha önce suçlu ilan edilenlerden.

Çünkü iktidar, her dönemde, suçlu ve sorumlu birilerini buluyor...

Soğancılar, Patatesciler, Manavcılar, Marketçiler, Eczacılar, Muhalefet, Kebapçılar ve her türlü başarısızlıklarının üzerini kapatmak için kullandıkları Dış Güçler...  Evet hep suçlu olanlar diğerleri....

 

Ama ne hikmetse 20 yıldır tek başına iktidar olan Erdoğan ve AKP’nin hiç bir suçu ve sorumluluğu yok. Peki; Elektrik, Doğalgaz, Gübre, Benzin, Mazota, bugüne kadar yaklaşık %300-400’e varan oranlarda fahiş zam yapmış ve 1 Ocak itibarıyla %123 vergi ve harçlara fahiş zam yapacak olan Erdoğan ve Cumhur ittifakı iktidarı değil mi?

 

Başta iktidar olmak üzere herkes biliyor ki, imalattan tüketiciye gelinceye kadar, bir malın maliyetini girdiler etkiler... Yani hayat pahalılığı, zamlar ve fahiş fiyatlar sebep değil sonuçtur. iktidarın ekonomik icraatlarının neticesidir.

Türkiye'de iğneden ipliğe her şeyin fiyatı yüzde 300-400 arttığına göre demek mesele bir kaç kalem bir kaç market işi değildir. Sorun yönetimdedir. Çözüm sebep olanları görmek ve değiştirmektir.

Kaldı ki Erdoğan, 2010 yılında Başbakan iken,  212 Power Outlet’in açılışında yaptığı konuşmayla Avm ve Büyük Marketlere karşı esnafı korumasız bıraktığını ve tercihini marketlerden yana ortaya koyduğunu görüyoruz. Ne demişti:

“Bakkal dükkanı olayı bitti. Ne yapacaklar? Belki marketler, belki süpermarketler halinde bunu aşmanın gayreti içinde olacaklar.” Demişti.

Bu konuşmasıyla küçük esnafın ne hali varsa görsün dercesine, 20 yıldır çözüm üretmek yerine, sorun ve laf ürettiler ve herhangi bir tedbir almadan seyrettiler. Şimdi süt ve et ürünlerinde yaptıkları gibi. Yüksek girdilerden çiftçilerimiz dişi keçi, koyun ve inekleri kesime gönderdikleri için önümüzdeki yakın zamanda süt ve et sıkıntısı çekeceğimiz kaçınılmaz görünüyor.

Yaşadığımız sorunlar çok olmakla beraber konuyla alakalı olan dört büyük soruna dikkat çekmek isterim.

•Hangi konuda olursa olsun, her muhalif sesin ve eleştiri yapan kişi veya kurumların hemen terörle irtibatlı ilan edilmesi ve hedef gösterilmesi,

•Mafya liderlerinin Cumhur ittifakından himaye ve destek alması, sağa sola tehditler savurmaları, bunlar hakkında bir işlem yapılmaması sonucu vatandaşın devlete olan güvenlerinin azalması,

•AKP iktidarıyla “Başbakanlık ve Planlama’nın lağvedilmesiyle” aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin bürokratik, ekonomik, kalkınma hafızası lağvedilmiş oldu. Bunun sonucu olarak Devlet, bütün kurumlarıyla, plansız programsız ve ehil olmayanların idaresinde çalışır hale gelmiş olması. (“Süt ve et mi azaldı, buğday ve mercimek mi azaldı” hemen sıfır gümrük ithalat yapalım şeklinde günü birlik kararlar alınması.

•Sorumluluk almayan bir iktidarla karşı karşıyayız.

Daha kötü günlerin gelmemesi için bir an önce bu sıkıntıların giderilmesi gerekiyor.

Ülkemize, vatandaşa karşı sorumluluğunu kabul eden ve hesap veren iktidarın gelmesi dileğiyle...

Vesselam.



Bu yazı 1736 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI