Bugun...


Gürkan Aslan

facebook-paylas
Dostunu Kaybetmek İstemiyorsan Gücünü Kaybetme (!)
Tarih: 12-02-2021 00:01:00 Güncelleme: 12-02-2021 00:01:00


Dostluk kavramı çok özel bir kavramdır. Dostluk, en zor zamanda sana uzatılan kıymetli el demektir. Kimi zaman kan kardeşliğinden daha değerlidir.

Hepimizin hayatına yön veren dostluklar vardır. İnsan, doğası gereği yalnız başına yaşayamaz ve mutlaka başka insanlarla iletişim kurar. Kimi zaman kendi ailemize bile anlatmaktan imtina ettiğimiz sırları ve dertlerimizi paylaşabileceğimiz dostlarımız olmuştur.

Kimin gerçek dost, kimin sahte dost olduğunu anlamanın en iyi yolu makamdan sonra anlaşılır. Makamda olduğunuz zaman etrafınız “dostunum” diyenlerden geçilmez. Ancak makamdan düştükten sonra gerçekle yüzleşmiş olursunuz. İnsanların aslına size değil, güce sadık olduğunu anlarsınız. Güç nerede ise oraya yanaşıp sadakatlerini makamın gücüne gösterirler. Makamda kimin oturduğunun anlamı yoktur. Yığınla iyilik yaptığınız, destek ve kol kanat gerdiğiniz şahsiyetler de sizi yüzüstü bırakırlar. İnsana acı gelen de zaten budur.

Geçmiş dönemlerde milletvekili, bakanlık, belediye başkanlığı, il veya ilçe başkanlığı gibi önemli görevlerde bulunanların daha sonra maruz kaldıkları yalnızlık gibi. Çevremizde bununla ilgili o kadar acı ve ders verici örnek var ki. Basit bir örnek verelim. Makam sahibi iken taziye ve düğününüze gelenler ile makamı bırakmanızdan sonra taziye ve düğününüze gelenlerin sayısında ciddi bir fark oluyor. Daha da acı olan bu durumu hastalık ve darlık zamanlarında dahi hissedersiniz. Bir avuç sadık dosttan başka kimse sizi hatırlamaz. Yaşadıklarınızla baş başa kalırsınız. Bu yüzden biraz kinayeli olacak ama dostunuzu kaybetmek istemiyorsanız gücünüzü kaybetmeyin !. Tabi adı üstünde kinaye.

İşin doğrusu makam ve güç sahibi iken bir gün elinizdeki imtiyazları kaybettiğinizde etrafınızdaki kalabalıkların sahte bir gösteri ve menfaat beklentisinden ibaret olduğunu düşünerek hareket ederseniz, gücü kaybettiğinizde yalnız kalmanın şokunu ve üzüntüsünü yaşamazsınız.

Tarihin her döneminde dalkavuklar olmuş, insanlar gücün peşinde koşmuştur. Ancak hiçbir dönemde, bu dönem kadar dostluk kavramının içi boşaltılmamış ve menfaate kurban edilmemiştir. Giderek sıradanlaşan bu durumu kabullenemiyoruz. Bize göre çok değerli olan, insanın ekmeğini aşını sırlarını paylaşabileceği sağlam temelli dostluklar her zaman olmalıdır. Bizi biz yapan değerlerden olan dostluğu hayatımızda egemen kılmazsak çok şey kaybetmiş oluruz.

Makam, mevki ve gücü esas almayan, samimiyete dayanan gerçek dostluklarla buluşmak ve hiç kaybetmemek ümidi ile yazımızı Mevlana’nın günümüze ışık tutan veciz sözüyle bitirelim;

“Yılan sokması seni sadece canından eder. Ama kötü dost hem candan, hem de imandan eder!”



Bu yazı 8493 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI