Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
Dicle Üniversitesi'nde Karanlık Günler: Sorunlar ve Beklentiler
Tarih: 23-09-2023 00:03:00 Güncelleme: 23-09-2023 00:03:00


Dicle Üniversitesi, son dönemlerde yaşadığı sıkıntılarla gündemden düşmüyor. Bu sıkıntılar, üniversitenin ve hastanesinin içinde bulunduğu karmaşık ve sorunlu bir dönemi yansıtıyor gibi görünüyor. 

Bu yazıda, bu sorunlardan bazılarını ele alarak üniversitenin ne tür zorluklarla karşı karşıya olduğunu anlamaya çalışacağız.

Öncelikle, üniversite topluluğunu derinden sarsan bir kayıpla başlamak gerekiyor. Hiç alışık olmadığımız olayların peşi sıra ceyran etmesi Üniversitenin pekte alışık olmadığı bir konu olan Başhekimin istifa etmesi ve böylesi önemli bir konunun her iki taraftan tek bir açıklama yapmadan yerine istifa gibi ani bir şekilde başka birin atanması akıllardaki soruları derinleştirdi. Üzerine Prof. Dr. Sadullah Girgin'in kaybının bilgisi, Türkiye'nin tanınmış doktorlarından birini kaybetmenin üzüntüsünü yarattı. Bu kayıp, üniversite camiasınıı etkisi altına aldı.

Vesselam...

Dicle Üniversitesi Hastanesi'nde yaşanan bakım eksiklikleri ve doktorların yüksek bıçak parası ücret talepleri gibi konular, halk arasında büyük bir tepki ve eleştiri topladığı bilinsede. Hastane yönetimi, bu sorunların çözümünde başarısız görünüyor ve Prof. Dr. Mehmet Karakoç'un göreve başlamasından bu yana daha artan sorunlar ve sorunların devam etmesi eleştirilere neden oluyor. 

Hastane, sağlık hizmeti sunan bir kurum olarak büyük bir öneme sahip ve bu tür sorunların çözülmesi hayati bir önem taşıyor.

Üniversite içindeki keyfi görevlendirmelerin ve mobbing vakalarının artması, sağlık kolu sendikalarının eylemlerine yol açıyor ve üniversite bölümünde taciz, Dekan yardımcılarının odalarında bıçaklanması da sürekli olayların yaşanmasına sebep oluyor. 

Bu tür olaylar, akademik kadroda bulunan öğretim elemanlarının can güvenliğini tehdit ediyor ve çalışma şevkini düşürüyor. 

Üniversite, öğrencilere ve öğretim elemanlarına adil bir çalışma ortamı sunmalıdır.

İşçi kadroları ile akademik kadrolar arasındaki dengesizlik ve iddialar, üniversitenin içinde kaos ortamının oluşmasına yol açıyor gibi görünüyor. İşçi kadrolarının atanmasında yetersizlikler olduğu iddia edilirken, akademik kadroların ise yönetime yakın kişilerin isteğine göre verildiği öne sürülüyor. 

Bu tür iddialar, üniversitedeki kutuplaşmanın ve güven eksikliğinin artmasına neden olabilir.

Lens suyu da önemli..

Rektör Karakoç'un göreve geldiği günden bu yana her yıl servis edilen lens suyu haberi ile dünyaya açılması tabiki önemli.

Fakat iç dengelerin sağlanması huzur ve güvenin tahsis edilmesi, personel ve hasta ve hasta yakınlarıyla öğrencilerin çalışma ve güven sorunu da çözülmeli.

Hasta yakınları demişken sahi ne oldu proje ile yapılan daha sonra kantincilere ihale edilen hasta bekleme salonu? 

Önümüz kış.. Şu anki durumda hasta yakınları dışında herkesin keyfi yerinde gibi görünüyor.

Ayrıca üniversitede yaşanan ihale sorunları, kantinlerin işgali ve hasta bekleme alanlarının yönetimle ilişkilendirilmiş kişilere verilmesi gibi olaylar da endişe verici. 

Bu tür uygulamalar, üniversitenin itibarını ve çalışma ortamını olumsuz etkiliyor. Üniversite yönetimi, bu konuları titizlikle ele almalı ve şefaf bir şekilde çözüme kavuşturmalıdır.

Son olarak, üniversitenin satılan arazileri ve harcanan ödemeler hakkında şefaf olunmaması ve basın mensuplarına kaçamak cevaplar verilmesi de eleştiriliyor. 

Kamuoyu, üniversitenin finansal işlerine dair daha fazla şeffaflık bekliyor ve bu konuda açıklık getirilmesini talep ediyor. 

Prof. Dr. Mehmet Karakoç'un bu konuda bir açıklama yapması ve durumu açıklığa kavuşturması, kamuoyunun bu konuda bilinçlenmesine yardımcı olabilir.

Dicle Üniversitesi'nin yaşadığı bunlar gibi daha bir çok belirlediğimiz sorunların çözülmesi ve düzeltilmesi, hem üniversite personeli hem de toplum için önemlidir. Aksi halde, üniversitenin itibarının daha da zedelenebileceği ve eğitim kalitesinin olumsuz etkilenebileceği bir döneme girilmiş gibi görünüyor. Sorunların çözümü için ciddi adımların atılması gerektiği aşikar. 

Teknolojik aletleri KDV siz alabilmek için başvuru yapılanların sayısı mı yoksa gerçekten okumak isteyenlerin sayısı mı daha fazla olacağını süreç belli edecek? Ama biz yazar olarak Üniversitemizin geleceği için umutlu olmak istiyoruz, ancak bu sorunların çözülmesi gerekmektedir.



Bu yazı 6012 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI