Diyarbakır, 6 Şubat'ta meydana gelen büyük depremin ardından, kentin dört bir yanında ağır ve orta düzeyde hasar almış yüzlerce bina yıkılmayı bekliyor. Bu binaların boşaltılması ile birlikte ortaya çıkan güvenlik sorunları, Diyarbakır halkını derinden tedirgin ediyor. Madde bağımlılarının mesken tuttuğu bu yapılar, vatandaşlar için büyük bir güvenlik tehdidi oluşturuyor. Yıkım çalışmalarının durduğu mart ayından itibaren, hasarlı binaların içi adeta çöplüğe dönmüş durumda. Bu durum, kent genelinde büyük bir rahatsızlık yaratıyor.

Yıkım Çalışmalarının Durması: Çevresel ve Güvenlik Sorunları Büyüyor

Hasarlı binaların yıkımı için gerekli çalışmaların durması, beraberinde birçok sorunu getirdi. Kentin dört bir yanındaki bu binalar, içlerinde biriken çöpler nedeniyle çevreye kötü kokular yayıyor ve ciddi bir sağlık tehdidi oluşturuyor. Daha da önemlisi, bu metruk yapılar, madde bağımlıları ve suçlular için sığınak haline gelmiş durumda. Vatandaşlar, bu durumu büyük bir endişe ve korku ile karşılıyor. Ağır hasarlı yapıların hemen yanındaki binalarda yaşayan insanlar, her gün güvenlik endişesi taşıyor. Yıkılma riski olan bu binalar, çevresinde yaşayanlar için sürekli bir tehdit oluşturuyor.

Halkın Endişeleri ve Güvenlik Korkusu: "İllaki Deprem Olduktan Sonra mı Müdahale Edilecek?"

Orta hasarlı binalarda hala yaşamını sürdüren insanlar var. Bu durum, halkın yetkililere olan güvenini sarsıyor. Vatandaşlar, yetkililerin harekete geçmesini ve bu soruna bir an önce çözüm bulmasını talep ediyor. "İllaki deprem olduktan sonra mı müdahale edilecek?" sorusu, halkın dilinden düşmüyor. Önlemler alınmazsa, olası bir felaketin sonuçları çok ağır olabilir. Mahalle sakinleri, metruk binalarda biriken çöp ve kötü durumlar nedeniyle evlerini terk etme noktasına gelmiş durumda. Bu binalar, uyuşturucu bağımlıları, fuhuş yapanlar ve hırsızlar için adeta bir sığınak haline gelmiş durumda. Vatandaşlar her gün şikâyet ediyor, yetkililere seslerini duyurmaya çalışıyor. Diyarbakır halkı isyan noktasına gelmiş durumda.

Mahalle Sakinlerinin İsyanı: "Artık Dayanacak Gücümüz Kalmadı"

Mahalle sakinleri, güvenlik korkusu ve çevresel tehditler nedeniyle artık dayanacak gücü kalmadığını belirtiyor. Her gün madde bağımlıları ve suçlularla karşılaşmak, onların yaşamını olumsuz etkiliyor. Ağır hasarlı yapıların hemen yanındaki binalarda yaşayanlar, her gün yıkılma tehlikesi ile burun buruna yaşıyor. Orta hasarlı binalarda kalanlar bile, olası bir depremin yol açacağı felaketi düşünerek tedirginlik içinde yaşamını sürdürüyor. Halk, bu binaların bir an önce yıkılmasını ve güvenlik önlemlerinin artırılmasını istiyor. Bu durumun daha fazla devam edemeyeceği ve acil müdahale gerektiği açıkça ortada.

Yetkililere Çağrı: "Bu Soruna Çözüm Bulun"

Bu sorunun çözümü için tüm kurum yetkililerine sesleniyoruz. Ağır hasarlı yapıların bitişiğindeki binalarda insanlar yaşıyor ve her an bir felaketle karşı karşıya kalabilirler. Orta hasarlı binalarda kalanlar dahi var. Bu soruna acilen müdahale edilmeli, önlemler alınmalı. Diyarbakır milletvekilleri, halkın sorunlarına kulak verin. Diyarbakır halkı şikâyetçi, mağdur durumda. Yetkililerin, bu duruma daha fazla kayıtsız kalmaması gerekiyor.

Yeni Vali ve Belediye Yetkililerine Görev Düşüyor: "Sokaklarda Dolaşmak Yetmez, Halkın Sorunlarına Kulak Verin"

Yeni atanan Diyarbakır valisi, bu sorunu çözmek için adımlar atmalı. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eş başkanları, sokaklarda dolaşarak değil, halkın sorunlarına kulak vererek çözüm üretebilir. Diyarbakır'da bulunan tüm siyasi parti temsilcilerine sesleniyoruz: Bu sese kulak verin. Halkın isyanına duyarsız kalmayın. Diyarbakır halkı, güvenli bir yaşam ve temiz bir çevre istiyor. Bu sorunların çözümü için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Diyarbakır, daha güzel ve güvenli günler görmek istiyor.

Çözüm Bekleyen Acil Sorunlar: "Halkın Güvenliği ve Sağlığı Öncelikli"

Halkın güvenliği ve sağlığı, öncelikli olarak ele alınması gereken konuların başında geliyor. Yıkılmayı bekleyen binaların bir an önce yıkılması ve bu alanların güvenli hale getirilmesi gerekiyor. Madde bağımlılarının ve suçluların barınma alanı haline gelen bu yapılar, kentteki güvenlik sorunlarını daha da artırıyor. Bu durum, sadece fiziksel bir tehdit oluşturmakla kalmıyor, aynı zamanda psikolojik olarak da halkı olumsuz etkiliyor. İnsanlar, her gün korku ve endişe içinde yaşamak istemiyor. Yetkililerin, bu sorunlara duyarlı olması ve halkın sesine kulak vererek acil çözüm üretmesi gerekiyor.

Sonuç: "Diyarbakır'ın Daha Güvenli ve Temiz Bir Geleceğe İhtiyacı Var"

Diyarbakır halkı, güvenli bir yaşam ve temiz bir çevre istiyor. Bu sorunların çözümü için yetkililerin bir an önce harekete geçmesi gerekiyor. Halkın güvenliği ve sağlığı için, yıkılmayı bekleyen binaların bir an önce yıkılması ve bu alanların temizlenmesi gerekiyor. Yetkililerin, halkın sesine kulak vererek, onların yaşam kalitesini artıracak adımlar atması şart. Diyarbakır, daha güzel ve güvenli günler görmek istiyor. Halkın isyanı ve mağduriyeti, yetkililerin bu soruna kayıtsız kalmaması gerektiğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Diyarbakır, çözüm bekleyen acil sorunlarına bir an önce çözüm bulmak ve daha güvenli bir geleceğe adım atmak istiyor.