Bugun...


Mehmet Emin Özer

facebook-paylas
Çocukları Üç Dört Şık Arasında Hapsetmek
Tarih: 20-09-2021 00:01:00 Güncelleme: 20-09-2021 00:08:00


Okullarımızda öğrencilere kazandırılacak amaçlar, hedefler, kazanımlar ile uygulanabilecek yöntem, teknik ve araçlar müfredatta belirtilmiştir. Uygulanan bir eğitim programının başarılı olup olamadığı, başarılı ise ne derece başarılı olduğu, başarısız ise bunun nedenini öğrenmek ve ileride uygulanacak eğitim müfredatının daha verimli ve etkili gerçekleşmesine olanak sağlamak için ölçme ve değerlendirme yapılır.

Bu ölçme ve değerlendirme; gözlem, proje ödevi, çoktan seçmeli sorular, doğru-yanlış soruları, açık uçlu soru, kavram haritası, deney, eşleştirme, boşluk doldurma teknikleri kullanılarak veriler elde edilir.

Amaçlarımız, hedeflerimiz, yöntem ve tekniklerimiz müfredatta belirtilmiş olsa da, iş uygulamaya geçince bazı endişelerden dolayı  ölçme araçları olarak kullandığımız yöntem ve teknikler  amaçlarımız halini geliyor.

Her doğan çocuk farklı özellik ve farklı yeteneklere sahip olarak doğar. Gelişmeye açık, duyuşsal ve bilişsel olarak değişkendir.  Bizler bu değişkenliği durağanlaştırırcasına belli uygulamalarla çocuklarımızı sabit, belirlenmiş kalıplar içerisine hapsederek, gelişimini ve düşünme gücünü sınırlandırıyoruz.

Okul çağına gelen çocuklarımızın teoride mutlu, öz güveni tam, sorunlar karşısında çözüm üretebilen, farklı düşünebilen milli ve manevi değerlere sahip, akademik olarak başarılı olabilen bireyler olmasını istesek de pratik uygulama da sadece çocuğun akademik başarısına endeksleniyor ve çocuğumuzun sınavlarda ne kadar fazla soruya cevap verip vermediği  ile girdiği sınavı  kazanıp kazanmadığını yaşamın anlamı olarak görüyoruz.

Bu hedefe ulaşmak için de kaçınılmaz olarak bir ölçme aracı olan çoktan seçmeli soruları amaç haline getirip çocuklarımıza fazla düşünme fırsatı vermeden verilen dört seçenekten bir tanesini seçmeye mecbur bırakıyoruz.

Farkında olmadan okullarımızda 1.sınıftan başlayarak çocuklarımızı bu çoktan seçmeli sorularla A mı?, B mi?, C mi? veya D mi? diye üç dört şık arasında mahkum edip farklı düşünme becerisini engellemiş oluyoruz. Bu yol kısa zamanda akademik olarak bir başarı getirse de çocuğun kişiliğinde olmasını istediğimiz birçok özelliği de baştan kaybetmesine sebep olmuş oluruz.

Ebeveynler bir noktadan sonra Çocuğun mutluluğuymuş, farklı düşünme ve sorun çözme becerisiymiş hepsini unutuveriyor.

Evet, Sınavı kazanan çocuk doktor, mühendis, mimar v.b. olabilir. Ama bir sorunu çözmekte zorlanan, bir tasarımı ortaya koymaktan yoksun ve bilimsel bir buluşa imza atmaktan uzak bir birey olur.

Üreten bir birey yerine sadece var olanla yetinen birey haline gelir. Bu duruma bizi iten sebeplere baktığımızda ise çocuğumuzun geleceğiyle ilgili duyduğumuz aşırı kaygı, ebeveyn olarak gerçekleştiremediğimiz hayallerimiz, sınav sistemi ve çevresel baskılar olarak sıralayabiliriz.

Diğer taraftan farklı düşünme becerisi sağlayan, sınırlandırma yapmayan ve sorunlar karşısında çözüm üretebilme yeteneği kazandıran açık uçlu sorular, anlama ve anlatmaya yönelik tekniklerle öğrenen çocuk ilk zamanlarda sınavlarda arkadaşlarına nazaran başarısız olsa da daha sonraki süreçte akranlarına göre akademik olarak daha başarılı olurlar. Aynı zamanda hayatta mutlu, yeni buluşlar ortaya koyan, var olan sorunlara karşı farklı çözümler bulan ve toplumun gelişimine ön ayak olan bireyler olurlar.

Bizler çocuğumuzun gelişimine uygun bilimsel süreçleri takip etmek ve sabırlı olmak zorundayız. sınav odaklı eğitim konusunda ısrarcı olunmamalıdır.

Çocuklarımızı mahkum ettiğimiz test çözme furyasından kurtarmalıyız artık.

Amacımız sadece akademik olarak başarılı olan çocuklar yetiştirmek yerine üretebilen var olanla yetinmeyip yeni şeyler ortaya koyan ve mutlu olan çocuklar yetiştirmek olmalıdır. Bunun yolu da çocuklarımıza düşünme fırsatı ve muhakeme yapabilme olanağı sunan yöntem ve teknikleri kullanmaktan geçmektedir.

Selametle kalın.

 



Bu yazı 3237 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
HAVA DURUMU
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
NAMAZ VAKİTLERİ
HABER ARA
YUKARI