Günümüzde kültür emperyalizmi kendisini genellikle medya ve kitle iletişim araçları ile gösterir internet, televizyon, film ve müzik aracılığıyla kendi kültürlerini ihraç eder. Kültür ihracatı mı olur? Filmlerin etkisinde kalınarak kültürümüzde var olan bir tıraş şekli, Amerikan tıraşı olmuşsa ve hala ülkemizde en çok bilinen tıraşlar arasında yerini almışsa, öyle bir ihracat yok demek ahmaklıktan başka bir şey olamaz.
Amerikan tıraşı denilen tıraş aslında geçmişte Güneydoğu Anadolu’da aşırı sıcaklıklardan korunmak için kafaya uygun bir tas konularak, tasın dışında kalan saçın inceltilmesi ile yapılan tıraştır. Bin yıllık tas tıraşımız filmlerin etkisinde kalınarak, Amerikan tıraşı oldu. İşin garibi ise Amerikan tıraşı adını almadan pek tercih edilmeyen bu tıraş tarzı isim değiştirince ülkenin en çok bilinen tıraş modelleri arasına girdi. Yine bir Haydut olan Robin Hood bize bir halk kahramanı olarak tanıtıldı. Filmlerle bu haydutu öyle içimize işlediler ki ne zaman birimiz bir iyilik yapsa Robin Hood’a benzetilir. Öyle içimize işlemeyi başardılar ki geçmişte bakanımız bile çıkıp “Robin Hood gibi zenginden alıp fakire vergi veriyoruz.” Demişti. Yine başka bir bakanımız da “bizim Robin Hood stilinde bir vergi sistemimiz var.” demişti. Bakanlarımız dahi bu kültür emperyalizminden etkilenmişse vay halimize…
Tabi ki medya ve kitle iletişim araçlarının varlığını inkâr edip sırtımızı dönmemiz de doğru olmaz. varlıklarını intihar edemeyiz ama kültürümüz ve manevi değerlerimize göre dizayn edebiliriz. Değerlerimizi çalıp kültürlerine göre dizayn edip kültürlerini bize empoze etmelerine müsaade etmemeliyiz.
Düşünün kültürümüze ait bir kahramanın hikayesini çalıp kendi kültürlerine uyarlayarak kültürlerini bize empoze edebiliyorlar. Bunu nasıl mı yapıyorlar? Karayip Korsanları film serisini bilmeyenimiz belki de izlemeyenimiz yoktur. Peki bu film serisinin Hızır Reis’in kaptanlarından Yusuf Reisten ilham aldığını bilenimiz var mı? Rivayet edilir ki İtalyan Denizciler Hızır Reis’in kaptanlarından Yusuf reisi öldürüp, gemisini yakıyor. Aradan bir hafta geçiyor. İtalyanlar Yusuf Reis’i yine görüyor. Yusuf reisi bir daha öldürüp denize atıyorlar. Öldürmeyen Allah öldürmüyor. Üçüncü kez Yusuf reisi görünce bu lanetli bu yarı ölü diyorlar. İşte Karayip Korsanları filmi ilhamımı buradan alır. Karayip Korsanları filminin kaptanı Jack Sparrow aslında bizim Yusuf Reis. Değerlerimize sahip çıkmazsak bu şekilde değerlerimizi kendi kültürlerine uydurup bize karşı kullanırlar. Sonra bizim Yusuf Reis olur sana Jack Sparrow. Şapkamızı önümüze koyup bir daha düşünmeliyiz bize bu kadar zarar veren medya ve kitle iletişim araçlarını hayatımızın baş köşesine koymamızı izahı olmasa gerek. Çocuklarımızın ve gençlerimizin olmasını istemediğimiz yaşayış biçimlerine şahit olmalarının oluşturacağı tahribatı bir daha düşünmek lazım. Özellikle de harf devrimiyle geçmişiyle bağı kopan, alzheimer olan toplumlar çok daha derin düşünmelidir.
“ Milli kültür kaynaklarıyla teması kesilen nesiller, yabancı kültürlerin baskısı altında şahsiyetlerini, yaratma ve icat etme kabiliyetlerini, kendilerine güvenlerini kaybetmek, yabancı kültür tabiiyetine girmek tehlikesi ile karşılaşacaklardır.” Evvela gençliği milli kültür hazinelerimizle doğrudan doğruya temasa gelecek surette lüzumlu bilgilerle cihazlandırmak lazımdır….” (Peyami Safa, Milliyet, 22 Ocak 1959)
başakşehir escort ,ikitelli escort ,güneşli escort ,kayaşehir escort ,bağcılar escort ,esenler escort ,eyüp escort ,güneşli escort ,kumburgaz escort ,topkapı escort