Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinin “Sahte” Dezenfektan kullandığı haberini bir kaç gündür okuyorum.

Sanki Dezenfektan değil başka bir Kimyasal kullanılmış gibi sunuluyor.

Oysa “Sahte” denilen olay bir Firmanın Yasal patentli olan ürününün BENZERİNİN, MUADİLİNİN yapılması şeklindedir.

Burdaki sahtelik o MARKANIN İSMİNİN KULLANILMASIDIR.

Olayın Sahtekârlık olduğu çok açık. Bir Firmanın adına patentli olan bir markayı kullanmak doğru değildir, Yasal olarak SUÇ’tur. Burada firmanın yaptığı da budur.

Ancak olayı birde ters bakış açısından görmek gerekiyor.

Coronavirüs herkesi hazırlıksız yakaladı.

Kurumlar, Şirketler ve Şahıslar olarak bu olaya hepimiz hazırlıksız yakalandık.

Hepimiz gördük.

Basit bir Maske bile bulunamaz oldu.

Normal şartlarda 5 – 6 TL olan 50 Adetlik bir Paket Maske fiyatının 280 TL’ye kadar yükseldiğine şahit olduk.

En sonunda baktık ki Maske bulmak çok zor ve bulunamıyor, Karaborsa’ya düşmüş. Hepimiz kendi çözümümüzü kendimiz ürettik. Kimimiz kendi maskemizi evimizde kumaşlardan hazırladık, Kimimiz de Terzilere sipariş vererek daha güzel Maskeler hazırlattık. Kimi Kurumlarda asli görevleri olmamasına rağmen sırf Vatandaşa yardımcı olmak gayesi ile atölyelerde Maske yapımına giriştiler. Mesela Ceylanpınar Belediye Başkanı kendi evinde kendi imkanlarıyla kumaşlardan hazırladığı maskeleri Ceylanpınar halkına ücretsiz dağıttı.

En sonunda Devlet/Hükümet baktı ki kaos ortamı var, maske satışlarını tamamen yasaklayarak herkese ücretsiz dağıtılacağını açıkladı.

Dezenfektan olayına da böyle bakmamız lazım.

İlk başlarda Dezenfektan malzemesi bulmak neredeyse imkânsız hale gelmişti.

Her vatandaş, Şirket ve/veya Kamu Kurumu, Nerden, Nasıl ve hangi marka olursa olsun Dezenfektan alımına yöneldi.

Hatta MEB Bakanlığı PİYASADA Dezenfektan YOKLUĞUNDAN DOLAYI özellikle Okulların ve Kamu Kurumlarının ihtiyacının karşılanması amacıyla her şehirdeki Meslek Liselerinin Kimya Öğretmenleri öncülüğünde Dezenfektan ürünleri YAPIMINA YÖNELDİ. Diyarbakır’da Araştırma Hastanesi yanındaki Meslek Lisesi de bu amaçla MEB tarafından Dezenfektan üretimiyle görevlendirildi.

Belediyelerde böyle bir tablo ile karşı karşıya kaldı. Halka EN ACİL ve EN HIZLI bir şekilde dezenfektan sunulması gerekiyordu ve alımları bence çok aceleye getirerek hemen yapmak istediler. Bunu yaparken Markasına çok dikkat ettiklerini düşünmüyorum. Normal bir zamanda olsa çok dikkat edilecek bu durumu bence işin aciliyetinden dolayı göremediler.

Ortada suç işleyen bir FİRMA VAR. Belediye Yönetimi ise suç işlemiş değil, sadece işin aşırı çabuk olmasını gerektiren makul sebeplerden dolayı bir gözden kaçırma var denebilir…

Dolayısı ile bence “Belediye SAHTE Dezenfektan kullandı” haberi ART bir NİYET olarak görüyorum ben. Sahte olan Dezenfektan değil, sahte olan MARKA imiş. Bunun araştırılmasını da Coronavirüsten dolayı, ANORMAL bir durum olması hasebiyle o acele ile Belediyeden beklemek doğru değil…

Ben, Belediyeyi dezenfektanları acilen halka açık yerlerde Vatandaşın hizmetine sunmasından dolayı tebrik ediyorum.

Yani, bana göre ortada bir yolsuzluk yok, bir usulsüzlük var.

Yolsuzluk ile Usulsüzlük ise AYNI DEĞİLDİR.

Başkasına ait markayı kullanarak Belediye görevlilerini aldatan sahtekar Firma sahipleri ise başkalarının patenti olan bir markayı kullanmaktan dolayı Mahkemelere hesap vermeli…