Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
Diyarbakır’ın Kayıp Zamanı Yok!..
Tarih: 21-05-2024 00:02:00 Güncelleme: 21-05-2024 00:02:00


 

Diyarbakır, tarihi boyunca birçok zorlukla karşılaşmış, medeniyetlerin beşiği olmuş kadim bir şehir.

Bugün ise, karşılaştığı sorunlarla mücadele ederken, basın, siyaset, sivil toplum kuruluşları (STK’lar), kanaat önderleri, din adamları, eğitim camiası ve ekonomi alanında temsiliyet sahibi kişilerin bu mücadelede sınıfta kaldığını görüyoruz.

Diyarbakır’ın sorunları, Cumhuriyet’in kuruluşundan bu yana sessiz kalınarak büyüdü ve şimdi çözülmesi daha da zor bir hale geldi.

Değerlerimize Sahip Çıkmak

Diyarbakır’ı önemli kılan değerlerimize sahip çıkmamak, sağlık, eğitim, kalkınma ve sporda geri kalmamızın temel nedenlerinden biridir.

Kendi çıkarlarımızı ön planda tutmak, kenti geri bırakmıştır. Bu kentte yaygın bir hastalık haline gelen “bana ne” anlayışı, bugün bize dokunmayan yılanın bin yılı yaşasın mantığı hakim olan yarın bize dokunacağının farkında olmadan, toplumsal duyarsızlığı beslemektedir.

 Toplum olarak bu duyarsızlıktan kurtulup, ortak değerlerimize sahip çıkmamız gerekiyor.

 Siyasetin Sorumluluğu

Siyasi parti temsilcileri, üzerlerine düşen görevleri yerine getirmeyerek Diyarbakır’ın umutsuz bir tabloya sürüklenmesine neden oldu.

Diyarbakır’da bulunan basın, asıl sorunlarla ilgilenmek yerine suni gündemleri halkın önüne getirerek, toplumu hipnoz etmektedir.

Bu durum, halkın gerçek sorunlardan uzaklaşmasına ve çözüm üretme kapasitesinin azalmasına neden oluyor.

 Siyasetçiler, kentin geleceği için sorumluluk almalı ve halkın yararına politikalar üretmelidir.

 Basının Rolü

Basın, toplumun aynasıdır. Ancak Diyarbakır’da basının, asıl sorunlarla ilgilenmek yerine suni gündemleri halkın önüne getirerek, toplumu hipnoz etmekte başka bir şey yapmadığı açıkça görülmektedir.

Basın, gerçek sorunları dile getirerek kamuoyu oluşturmalı ve çözüm yolları için baskı unsuru olmalıdır.

Halkın bilgilendirilmesi ve bilinçlendirilmesi, basının en önemli görevlerinden biridir.

 STK’ların Görevi

STK’lar ise asli görevlerini bırakıp kendi çıkarlarını ön plana koyarak, Diyarbakır’a değil, kendi hizmetlerine yönelmiş durumdalar.

Oysa, STK’ların görevi, toplumun yararına olan işleri desteklemek ve bu yönde çalışmaktır.

STK’lar, toplumsal sorunlara çözüm üretmek, kamuoyu oluşturmak ve halkın sesi olmak için var olmalıdır.

Diyarbakır’ın kalkınması ve gelişmesi için STK’ların aktif rol alması, projeler üretmesi ve toplumu bilinçlendirmesi gerekiyor.

 Geçmiş Dönemlerin Hesabı Sorulmalı

Diyarbakır’da belediyelerin geçmiş dönemlerde yaptıkları tahribatları gündeme getirmek ve bu konuda basın, siyasi partiler ve STK’lar birlikte hareket ederek hesap sormak zorundadır.

Geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması için hesap sorulması ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.

Bu, hem adaletin sağlanması hem de gelecekte benzer hataların yapılmaması için önemlidir.

 Vekillerin Birlikte Hareket Etmesi

Diyarbakır’ın seçilmiş vekilleri, iktidar ve muhalefet olarak birlikte hareket ederek, Diyarbakır’ın geleceği için harekete geçmelidirler.

Kentin sorunlarına çözüm bulmak için ortak akıl ve iş birliği şarttır. Vekiller, siyasi farklılıkları bir kenara bırakarak, Diyarbakır’ın menfaatleri doğrultusunda çalışmalıdır. Bu, kentin kalkınması ve halkın refahı için elzemdir.

Diyarbakır’ın kaybedecek zamanı yok. Herkes elini taşın altına koymalı ve bu kadim şehri hak ettiği yere taşımak için birlikte çalışmalıdır. Kendi çıkarlarımızı değil,

Diyarbakır’ın geleceğini düşünmenin vakti çoktan gelmiştir. Diyarbakır’ı ileriye taşıyacak adımlar atılmalı, toplumun her kesimi bu sürece dahil edilmelidir.

Birlikte hareket ederek, ortak değerlerimize sahip çıkarak ve sorumluluk bilinciyle hareket ederek, Diyarbakır’ın aydınlık yarınlarına ulaşabiliriz.



Bu yazı 5057 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
HABER ARA
YUKARI