Bugun...


Zeki Özer

facebook-paylas
NE OLACAK ULAŞIM ve TAZİYE MESELESİ?
Tarih: 28-01-2023 00:03:00 Güncelleme: 28-01-2023 00:03:00


Bu gün şehrimizde ulaşıma dair notlarımızla bir mesele haline gelmiş taziye adabının aslının dışına çıkarılmış haline dair notları sunuyoruz.

ULAŞIM

 Diyarbakır’da ulaşım sorununu hep dile getiriyoruz.

 Biraz da ulaşım araçlarının kullanımından söz etmek gerektiğinden bahsedelim.

Her insanın, ulaşım  araçlarına binişlerinde, inişlerinde bir kural olmalı.

Diyarbakır’da hala  vatandaş,  tam bilinçlenmemiş.

Ön tarafta binilir, ücret verilir ya da kart işlemi yapılır.

Otobüsün arka kapısından inişleler olur.

Bir çok kişi arka  kapıyı kullanarak, ücret vermeden araçlarda faydalınır.

Bu bir kul hakkıdır, ücret vermeden yaptığınız yolculuk.

Hırsızlıkla eş değerdir, yapılan.

Eğer paran yoksa ön kapıdan bindiğinde belediye araçlarının hiçbir zorluk çıkaramadığını görmekteyiz.

Bu araçlar, tüm Diyarbakırlıların ortak malı.

Ona göre herkes faydalanmalı.

TAZİYE

Taziyeler,  İslami bir gelenek.

Taziyelerimizi İslami adetlerin dışına çıkarmamalıyız.

Başta Diyarbakır olmak üzere bölgemizde bulunan illerde taziye evleri var.

Onların yanında kadınların yeri ayrı var.

Son zamanlar bir gelenek halini almış,  kadınlar da erkeklerle iç içe.

Yemek ayrı problem, bu kadın ve erkek karışımı ayrı dert.

Taziyelerin sevap kazanma,  teselli etmek, acıyı paylaşma,   taziye sahibinin acısını dindirmek esasĺı olduğunu biliyoruz.

Vefatlardan sonra kurulan taziye çadırlarında yemek dağıtılması caiz değildir.

Ölünün ailesinin yemek hazırlayıp gelenlere ikram etmesinin dinimizde yeri yoktur.

 İslam’ın böyle bir emri de yoktur.

İslam, böyle zamanlarda acılı aileye yük üstüne yük yüklemek yerine, onlara ikram etmeyi emreder.

Ellerinin, ayaklarının tutmaz bir durumda olduğu aileye yardımcı olmayı emreder.

İkramlar sadece sevinçli günlerde yapılır.

Böyle üzüntülü zamanlarda yanlış bir davranıştır.

Ölen kişinin komşularına ve uzakta da olsa akrabalarına düşen, yemek tertip edip cenaze sahibine götürüp beraberce yemeleridir.

İslam’dan önce ve İslam’dan çok sonraki  gelenekler zamanla sanki dinmiş gibi algılanmış.

 Cenaze evinde yeme- içme durumuna son verilmelidir.

 İslam, mantığın kabul etmediği hiçbir şeyi kabul etmez.

Cenaze evine bir defadan fazla gitmek de haramdır.

Her gidişinde, ölüyü hatırlatıp yarayı tazeliyorsun!

Cenaze evinde dünyevi meselelerden bahsetmekte mekruhtur.

Günümüzde taziye çadırlarının siyaset meydanına dönüştüğüne şahit oluyoruz maalesef.

İslâm'da olmayan, ölünün üçü, yedisi, kırkı, elli ikinci gecelerinde mevlid okunması İslam ile ilgisi olmayan bir merasim ve ibadet şekli ile icra edilmesi de haramdır.

Yakınını kaybeden kişiye sarılıp mevtanın bahtsızlığını anlatmak taziyenin amacına terstir.

Taziye evi; sanat, spor, siyaset ve felsefi düşüncelerin tartışma/paylaşma yeri değildir.

 Taziye evinde uzun süre oturmak, espri yapmak hem mevtaya hem de yakınlarına saygısızlıktır.

Dost ve akrabalarını görmüşken muhabbeti koyulaştırmanın yeri değildir taziye evi.

Sabahın erken vakitlerinde veya geceleyin geç saatlerde taziye evine gitmekten kaçınmak gerekir.

Mümkün mertebe taziye evinde yiyip içmemek en doğrusu olacaktır.

Komşu ve akrabalar tarafından yapılmış olsa dahi ikramların “Taziye evi mi, düğün evi mi?” dedirtecek kadar abartılmaması gerekir.

Bilmiyoruz, artık.

Çadırların yerini taziye evleri aldı.

Taziye evlerinde olanı ve biteni anlamak mümkün değil.

Haksız mıyız?



Bu yazı 1771 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
  • HABERLER
  • VİDEOLAR
HABER ARŞİVİ
nöbetçi eczaneler
HABER ARA
YUKARI