Türkiye’de bir hafta içinde yaşanan üç olay İzmir ve Diyarbakır eksenli. Her üç olayın merkezî iki Siyasi parti, HDP ve Ak Parti. İzmir CHP’nin, Diyarbakır HDP’nin kalesi, olaylarının tesadüf olduğunu söylemek biraz saflık olur. Olayların kışkırtıcı eylem olup olmadığını anlamak ancak emniyetin araştırması sonunda ortaya çıkar.

Türkiye her geçen gün büyüyen sözü dinlenen ülke, dünyada ve bölgede Türkiye den habersiz ne anlaşma nede gelişme olmaz kurulacak masada Türkiyesiz olmaz.  Türkiye'yi içerde karıştırmak isteyen tüm provokasyonlara hazırlıklı olmayız. İçimizde birlik ve beraberliği sağlamak açık kapı bırakıp fitnenin ateşini yakmak isteyenlere fırsat vermemek gerekir.

İzmir'de HDP ye yönelik yaşanan saldırı apaçık ortada Büyük resimleri bir araya getirdiğimiz olay çok açık. Her ne kadar katil arkamda, önümde kimse yok, daha önce tasarlamamışım dese de pek inandırıcı değil. Kimse inanmıyor, Hrand dink olayında da hatırlarsınız katil ben tek başıma yaptım demişti fakat sonra olayın nerelere ve kimlere vardığını hepimiz gördük.

Katilin kafasını öyle programlamışlar ki içindeki kin ve nefret çok net ortaya saçılıyor.  Olay yeri olarak İzmir seçilmesi ayrı bir konu yukarda dediğiniz gibi İzmir CHP’nin kalesi olaya binaen teröre tepki amaçlı cumhuriyet sevdalılarının sokağa dökülerek bunu tüm Yurda yayma amacı güdülmüş olabilir mi bilinmez. Kafalar karışık. Hükümet bu olayın üzerine giderek olayın perde arkasında kimler var tümüyle ortay çıkarmalı. Aksi, malum olay iktidarın elinde kara bir leke olarak kalır sadece elinde mi? değil tabii.

Diyarbakır'da AK Parti’ye karşı yapılan saldırıların İzmir’de HDP İl Başkanlığına yapılan saldırı arasında bağ kurmak yanlış. Bu olayın arkasında HDP var diye söz etmek İzmir'deki olayın üzerini örtbas etmek amacı taşır!

Hani’deki olay ilçe yönetimindeki birilerinin kendi aralarındaki iç hesaplaşma olduğu yönünde gözüküyor. 

Olayın faili AK parti yöneticilerinden birinin öz yeğeni. Yani anlayacağınız dış güçlerin işi değil Hani’deki olay yeğen dayı güçlerinin işi.

Hazro’daki yaşanan olay ise tam bir mizansen!

Gece bir yarısında atlayıp arabayla ilçe çıkışına gideceksiniz ve orda tevafuk buya birileri uzun namlulu silahlarla bekliyor olacak ve yine tevafuk buya araba onlarca mermi ile taranacak, tevafuk buya kendinizi arabadan atacaksınız ve yine tevafuk buya arabadan atlarken sadece ayağınız burkulmuş olacak. Ve yine tevafuk buya arabanın önünde mermi isabet edilmemiş yer kalmamış ve normalde bir insanın o arabadan sağ çıkması mümkün değilken sadece ayağınız burkulmuş olacak…

Geçmiş olsun efendim hem de çok çok geçmişler olsun.

Bu iki olayın ilerde tüm detayları ile ortaya çıkacağından eminiz. Kime nasıl yansıyacağı, olayı neden, kimler yapmış emniyetin araştırması sonucunda netleşir diye düşünüyorum.

Olayda çıkan görüntülere pek te yabancı değiliz aslında, geçmişte aynı türden mizansenler bizlere bazı ipuçları veriyor aslında. Alışkınız bu tür şeylere hani daha önce seçime yakın zamanlarda mezarlıklarda patlayan basit bombaların ne hesapla patlatıldığını ve kimlerin o mezarlıklarda patlayan patlayıcılardan nemalandığını az çok her kes biliyor.

Yine de her iki olay içinde geçmiş olsun Diyarbakır geçmiş olsun Türkiye…